Aylar önce bir gün seninle konuşurken konuşma sırasında ebedi aşk ucunda ölüm varsa o en hararetli anında öleceksen var demiştin Sanki benim tepkimi öğrenmek içindi. Kim bilir.. Sen bana açıkça sormamıştın ama ben sormanı beklemeden kısa bir sessizlikten sonra gözlerine bakarak, ben senin yanında olduğum her saniye her an ölüme varım demiştim,hatırlıyor musun?.. Seni bilmem ama ben bu cümleyle ebedi aşkı sende bulduğumu haykırıyordum, yüreğimin atışlarına karışan sessiz bir çığlıkla. Neden bilmem ama bu ebedi aşkı gözlerimle bakışlarımla davranışlarımla sevgimle anlatmaya çalışıyorken kelimelere dökemedim bir türlü.. Büyünün bozulmasından korktum belki de. Ya sen?.. ya sen… Ebedi aşkı buldun mu? Bende yada benden öncekilerde? Yanlş anlama sakin sorgulayıp yargılamıyorum seni. Bir hesaplaşmada değil bu, bu sorunun cevabini verip vermemekte özgürsün. Karar senin. Paylaşmak istersen ben buradayım.. Simdi; aramıza giren çaresiz ayrılıktan beri her düşüncemde bu cümlenin yer aldığını beynime kazındığını bilmeni isterim. Neden mi?Ebedi aşk ucunda ölüm varsa vardır. Ama ben bu ebedi aşkı sende bulamadım dersen başka bir insana incinip kırılacaktır bir gül gibi. Arkasına bakmadan çekip gidecektir belki de,hakli olarak.Kim bilir.. Ama bu sözü olduğu gibi bana söylersen sen beni terketmedikçe bil ki ben seni bırakmam. Çünkü; aşk ne gurur dinler nede şuur.Bir hercai olarak iyi bilirsin bu duyguyu yüreğinin kapılarını sonuna kadar açabiliyorsan ebedi aşkı hissedebiliyorsan iste o zaman varsın demektir. Su anda her ne kadar savaşsam da yokluğunla, kalbimin kapılarını sana sadece sana sonuna kadar açtım usulca korkusuzca.. Kendimi sana verdim sınırsızca.. aşkın büyülü atmosferinde sana olan sevgimi düşlerle bıraktım kollarına.. Kimseler ama kimseler sevemez seni benim sevdiğim kadar.Ne kadar mı seviyorum seni? Duymak bilmek ister misin; tüm okyanusların büyüklüğü, dünyalar kadar desem. Evet yanlış duymadın bu ne ki? En yüksek dağlar bile tepe kalır sevgimin yanında. Gökyüzündeki en parlak yıldızın sana olan sevgimin simgesi olduğunu düşündün mü hiç? Sen öyle bir şeysin ki askımsın, fırtınamsın özlemim, çaresizliğim, yıldızımsın. En önemlisi sensin.Bir ressamım düşüncelerini tuvale gölgelemesi,bir müzisyenin yüreğinden aldığı güçle hissettiklerini notalara melodilere dökebilmesi gibi bir şey seni kalbimde taşımak. Seni sevmek, seni ölesiye sevmek… Bir gün geleceksin değil mi? Düşlerimde büyüttüğüm essiz sevdamın sahibi… Bir gün geleceksin değil mi?…SENİ SEVİYORUM
yorumlar
öncelikle merhaba demeliyim biliyorum… merhaba :/ daha dakka:1 gol:1 siteye adım atara atmaz bu yazıyla karşılaşmam tesadüf olmasa gerek.. hayırdır inşallah deyip yorumuma devam edicem müsaadenizle..AŞK… iyi, hoş, güzel.. hem de ebedi aşk.. vaaay ki vaaay.. ama bu denli romantik cümleler sihri kaçırıyo bendeki aşkta.. yaani aşkı cümlelere döktükçe tarifi garip bi eksiklik hissi beliriyo içimde.. aşk çok fazla söylenesi bi duygu değil bana göre.. yanlış yaani.. üzgünsen, mutsuzsan, kızgınsan, bağır çağır küfret haykıır.. ama aşıksan daha alçak sesle konuş, içine söyle yaşadıklarını.. bunaltma duygularını, bu kadar hoyrat davranma deyiveresim geliyo.. hele hele zor aşksa yaşanılan, asla karşıdan medet umma sana yardım eder, ya da sana döner diye.. ütopik bir hayalden öte geçemezsin.. hayl kırıklığı, mutsuzluk, papatlayana kadar gözyaşı :/ hiç gereği yok… acı senin, aşk senin, duygu senin , his senin.. ne demiş şair: ben seviyorsam sen bahanesin!!! ayakta alkışlarım bu lafı.. ama yaşasığın aşka da şapka çıkarırım arkadaş 🙂 bu zamanda böylesi.. hoşşşş!!!
Gelmiyor ne yazıkki bende yeni bir ayrılıktan çıktım. en kötüsüde karşındakinin sevgisinin bitmiş olduğunu görmek. Ama sen hala onu sevdiğin hali ile düşlüyorsun ama öyle biri yok işte. ağlamak istiyorum 🙁
her hayata bir platonik bir de gerçek(senin ölümle sınırsızlaştırdığın) aşk düşüyor. ikisini de aynı kişiyle yaşarsan çok fena. yani daha tam olarak cevap bile alamadığın birine gerçek aşkı yapıştırmak gereksiz bir acı kaynağıdır. sözün kısası gerçek aşkı hissederek değil yaşayarak bulabilirsin.(zaten yazında aşk değil aşka duyduğun bir tür fanatizm var. gerçek aşk suskundur. bu kadar çok yazı yazdırmaz)
gerçekten aşık olmak nasıl oluyor, bilmek, aslında belki aşkı sevdiren şey, yeniden aşık olmaya heveslendiren ,yeniden aşık olmak demek değil aslında, aşk bir tane olabildiysen bile bir kere, sonrası yine o aşk, içinde yaşayan bir kitle, bir öncekinden çok sevmeyi becerebliyosan ikincisi elbet aşk olacak bu içindeki ile… bu çok güzel bir şey , hey aşık olamayanlar yada olduğunu sananlar, size bir lafım var ben aşkın ne olduğunu biliyorum ama o kadar güzelki tanımlayamıyorum, aşkı benim bildiğim gibi bilmeyenlere ve yaşamayanlara acıyorum, aslında bende acınacak durumdayım biliyorum, ama ben bu duyguyu kadınladan bile çok seviyorum…
ebedi aşk, aşk değildir. tasavvuf dışında konuşuyoruz tabi. ebedi aşk yoktur. bu zaman zaman hissedilen hissedildiğinde başka olup hissedilmediğinde başkalaşan açıklamalarla öyle alttan gelen endorfin veya coğu zaman adrenalin pompalamalarının etkilerinin tavan yaptığı çıkarımlardır. aşk yoktur demiyorum ebedi aşk yoktur. aşk ve ebedi hiç bir zaman yanyana gelemeyecek iki apayrı kavramdır. birbirlerinin varlıklarını imkansız kılan iki yargıdır. her beraberlikte maksimum kusulan bu aşk ya zamanla yada bazen nefret ve hatta hatta nasıl öyle düşünebildim diye sonlanan anlam yüklemelerinden ibarettir. bazen anlam yüklemekten başka şansın yoktur istediğin kadar düşün tart herşeyin konrolunde olduğunu san ama ss kurallarıyla o anlamlar yüklenir her seferinde de bunu tekrarlayabilmesi için insan oğluna aşkın bu ifade edilmez yüceliği anlatılır durulur. aslında ben hala yüceliğin aksini söylemiyorum. ebedi süren bir şey insansal bir aşk olamaz. bazıları gibi ona sevgi denir yada 40 yıllık çiftler gibi biz artık birbirimizi kardeş gibi seviyoruz yorumları çaresizce dönüp dolaşmaya başlar.
“Ebedi Aşk vardır” İnsanın insan olmaya karar verdiği yerde. İnsan ulaşılmazda olandan asla vazgeçmez ve hep peşinden koşar. Hele ki böylesi bir sevgili ise…Aşk bitti diyorlar: Ne garip, aşkın bitmesi için paylaşılacak hiç birşey kalmamış olması gerekiyor oysa kim bu dünyanın bütün bilgilerini sırtlamışta ayrılmış. Paylaşımların bitme ihtimali yok öyleyse sorun ne ? Sorun aşkın maddeleşmesinde. Birgün sevgilimi arabama,oturduğum koltuğa yada bir maça tercih ediyorsam artık onunda sahip olduğum diğer mallardan bir farkı kalmamıştır. Tabi aynı zamanda o’da beni öyle görüyorsa bende onun malzemesi olmuşumdur. Artık menekşeler yoktur. Nergisler ölmüştür.Aşk bahçe kapısında vurmuştur kendini malzeme olmuştur, paparazzilere…Sevgilini asla sahibiymişsin gibi görme ve aşk’a aşktan başka hiçbirşey iliştirme(işini,parayı,çıkarlarını,hırslarını asla ekleme ona) İşte o zaman görelim bakalım aşkı bitirebilen var mı ?Ölünce Nolcek ? Diyen varsa Nazım şöyle diyor…Ben ölünce yakın beni küllerimi bir kavanoza doldurunSevgilim sen ölünce senin de küllerini o kavanoza koysunlar, küllerimiz öyle karışsın ki zerrelere kadar bölünsede bir parçamız hep birlikte kalsın… (Herşey yürekte)
aşk ile sevgi yada başka başka şeylerin hepsine aynı adı verip öyle yaşarsanız dedikleriniz gerçek olabilir. ama ben bunların ayrımını göz önünde bulundurup ona göre neyin ne olduğunu düşündüğümden tasavvuf dışında ebedi ve aşk yanyana olamaz zaten aşkın tanımı buna izin vermez. ebedi bişey dediğim gibi belki başka kelimelerle ifade edilebilir. hastalık derecesinde takıntılı olmak bunlara bir örnek olabilir. ebedi aşk diyerek kanımca aşkı olduğu yücelikten daha aşşağılara çektiğinizi düşündüğümden lütfen karşıma çıkıp sen aşktan ne anlarsınki gibisinden cümleler sarfetmeyiniz. hep söylüyorum tasavvuf şu an konu dışıdır. yukarıda verdiğiniz örnek bir şairin dizeleridir. tabi ki o isim çok yüksek standartlara sahip bir sanatsal değerdir. ve tekrarlıyorum o dizeler bir sanatçının dizeleridir. sanatsal olarak değerli olup herhangi bir gerçekliğin ispatı olamaz. elmalar ve armutlar ilkokulda bile üstünde durulan bir konudur. o zaman sizin aşkınız o kadar ebedi ve öyle de olmaya devam etsin istiyorsanız söylediklerine göre bunun da bir çözümü mevcut ikiniz bedenlerinizi yaktırınız ve aynı kavanoza koyunuz alın size ebedi aşk.
aşki yaşamak lazim sadece.. ebedi olduğunu hissediyorsan öyle olmayacak olsa bile öyle yaşa bildiğin gibi istediğin gibi sun kendini ona..kendin gibi sev onu ki sen onda sen olarak kal..sapkinca sev umarsizca sev sahiplenerek sev umursamazca sev.. kime ne ki bu senin aşkin eğer bildiğin gibi seversen haklisin kimse senin gibi sevemez! ve bu kadar çekiyorsa canin bi gün döner yada dönmez diye bekle ta ki ilahlaştirincaya kadar yerini kimse hiçbişey dolduramayincaya kadar ama aşklar gelip geçer gibi düşünürsen bazen senin aşkini kabullenmeyen sevgili bi hiçe dönüşüverir belki.. sonra öyle bi kasirga oluşur ki yüreğinde feleğini şaşirtir.. kim bilebilir..
kopye efendim bu yazı <a href=”http://www.google.com/search?lr=&ie=UTF-8&oe=UTF-8&q=Bir%20ressam%C4%B1m%20d%C3%BC%C5%9F%C3%BCncelerini%20tuvale%20g%C3%B6lgelemesi”>kopye</a>.
peki,kimin kimden kopye ettiğini nerden bilcez,belkide ikisi aynı sahs ı muhteremdir.
kopya mı? 🙁
Arkadaşlar ben bu yazıyı şimdi tuttum, kimin yazdığının ne önemi var önemli olan bu yazının duygularımızı okşaması değilmi.Yok buradada telif hakları konuşur diyorsanız ve bu yazıların sanatsal değeri var diyorsanız bilemem…Ruhu okşayan her yazı bence yaıldığı anda yazarından çıkar ve o hepimizin olur zaten, simya yada bir başkası yazmış benim umrumda değil…Kendi yazdıklarımda öyle(Hoşunuza gitmemişse okuduğunuzda hiçbir değeri yoktur…)
Bence he ne şekilde olursa olsun adına ne koyarsanız koyun aşkı bulduğunuz ve hissettiğiniz an yaşamaya bakın karşılığı olsun ya da olmasın…Çünkü gün geliyor insan beyni öyle bir irade ile kalbe hükmet meye başlıyor ki artık aşık olamıyorsunuz….Ve işte o an en karanlık karasevdaları bile arar oluyorsunuz her türlü hasretine ve acısına rağmen
hmm aslında ben de en son yaptığım yorumdan sonra bir sairin dizelerinin herhangi bir gercegin ispatı olarak kullanılamaz dedigimi dusunurken aklıma geldi aşk lan bu ne gerçekliği be b. deyip yapıştırıverseydi @ işaretini olur mu olur valla sonra iyice uyuz oldum bakmicam len bu aşk mış ıvırmış zıvırmış peeh bananee tribine girdim baya bi dayandım eh buraya kadarmış. evet denildiği gibi aslında aşk konusunda herhangi bir gerçeklik noktasına varılabilmiş olsaydı insanlar diimi ya yok ki oyle bisey işte benim muhalefet yapmamın en buyuk sebebi sanki ebedi diyince aşk biraz küçümseniyor gibi geliyor bana ulan bi ebedi bir şey nasıl küçümsenebilir taşak oğlanı oldun ne dediğini bilmiyosun sen de deseniz yeridir. ama sanırım aşkın başına herhangi bir sifat getirilmesinden rahatsızım ben nasıl istenirse öyle yaşanmasından değil. aşkı tanımlamaya çalışmak bile densizlik galiba ama sonucta bir kelimenin baska baska insanlarda baska anlamlara varabilecegi gercegini atlamamalıyız ya tamam ya denyoyum ben ama aşığım en azından
İroni mi Rastlantımı ?alttaki mini cooper . way be .