Sanatçı dediğin muhalif olmalı, cesur olmalı antiemperyalist olmalı ve en önemlisi bunu açıklıkla dile getirebilmeli, mihmandarlıktan sıkılmamalı…Medyaya teslim, popülist işlerden para kazanmaya bakarak, ben sanatçıyım masturbasyoncularına ben gülüyorum. Kendileri deve kuşlarının önde gidenleri oluyorlar efendim…Ama Fazıl say; evrensel anlamda kabul gördüğü ve hiç bir reklama ve benzeri tanıtım çabalarına (!) ihtiyacı olmayan bir dev sanatçı iken muhalif duruşunu ortaya koyabiliyor, fikirlerini paylaşmayı bir ukalalalık yörüngesinde değil, sadece vatandaş duyarlılığı ile yapabiliyor.Daha önce de dürüstçe hissettiklerini belirtmişti, şimdi de devam ediyor!!!Bu arada; yıllardır kendi içimde dövündüğüm, yahu nasıl olur dediğim bir konuyu da mucizevi bir şekilde gündeme getirip, benimle aynı fikirde olduğunu gördüğüm anda umut var diye heyecanlandığım bir olay da var… Hep düşünürdüm; Sezen Aksu, Türkiye ona tapıyor, çevresinde hep enteller, yazarlar, cumhuriyetçiler. E çok da duygusal bir kadın, bari bu kadın politik görüşünü, duruşunu izah etsin, bari o bu konulara girmeyeliiiiim tarzında olmasın derdim, dikkatimi çekerdi… Mevzu Fazıl Bey için de aynıymış, çok şükür….Genç, apolitik olmamış, smokinler giyip o açılış senin bu prömiyer benim yanında devlet erkanıyla gezmenin tatlı sarhoşluğuna sığınmadan ”kendi” olabilmiş, bu arada çok da zor bir sanat dalını başarı ile icra dip, dünyada konser biletleri aylar öncesinden biten evrensel sanatçı olabilmiş bir cevherdir Fazıl Say.Gurur duyuyorum…