bildirgec.org

savaş

admin | 13 March 2011 17:55

Yaşamak için en temel gereksinimlerimiz yemek su ve havadır. Vücudumuzun sağlıklı bir şekilde yaşamını sürdürebilmesi için bir de zararlı dış etkenlerden korunması gerekiyor. Soğuk, sıcak, zararlı güneş ışınları vs. Bir de bunlara ek olarak mikrop ve virüs gibi sağlığımızı bozabilecek, hayatımıza son verebilecek canlılardan korunmalıyız.Peki, kendi vücudumuzun korunması gereken düşmanları eksik olmazken; toplumların ve devletlerin sağlığını tehdit eden mikropların varlığını yadsıyabilir miyiz?Terörden soğuk savaşa, milliyetçilikten faşizme, casusluktan çetelere kadar birçok mikrop ve virüs çeşidi SAĞLIĞI BOZMAK – BEDENİ ELE GEÇİRMEK veya TAHRİP ETMEK için fırsat kollamaktadır.Bu tür tehditlerin tamamen ortadan kalkması eşyanın tabiatına aykırıdır. Hayat devam ettikçe bu tür tehlikeler de tetikte bekleyecektir. Karanlığı yok etmek, soğuğu yok etmek nasıl mümkün değilse toplumların ve devletlerin sağlığını bozacak tehditleri de tamamen yok etmek mümkün değildir.İşte, nasıl vücudun sağlığı için gelişmiş bir savunma sistemine ihtiyacı varsa toplumun ve devletin korunması için de gelişmiş bir savunma sistemine ihtiyaç vardır. Zaten tarihe baktığımızda hemen hiçbir yerde tehditlerin tamamen son bulduğu görülmemiştir. Sıcak savaş bitse de soğuk savaş ve farklı alanlarda mücadele hep süregelmiştir.İnsanlar arasındaki savaşın bir farklı yönü de kimin mikrop – kimin insan olduğunun muallakta kalmasıdır. Çünkü herkes kendinin haklı olduğunu düşünür. Şu açıdan baktığımızda durum daha bir netlik kazanır. Güçlü olanın zayıf olanı ezmesi. İşte buna haksızlık diyoruz.Birçok savaşın özünde bu GÜÇ DENGELERİ kanununu görürüz.Güçlü olanın zayıf olan üzerinde haksız tahakküm kurmasına engel olmak için savunma ve savaş hazırlığı şarttır.Bir Kur’an ayetinde şöyle buyrulur:Bakara (216) “savaş, hoşunuza gitmediği halde, size farz kılındı. Olur ki, bir şey sizin için hayırlı iken, siz onu hoş görmezsiniz. Yine olur ki, bir şey sizin için kötü iken, siz onu seversiniz. Allah bilir, siz bilmezsiniz.”Bugün birçok insan savaş karşıtlığı fikrini savunur. İnsanların ölmesinden duydukları hassasiyet nedeniyle savaş düşüncesine karşı dururlar. Bunu farklı ortamlarda farklı biçimlerde dile getirirler. Konuya sadece duygusal yaklaşıp bütünü göremediğimizde savaş karşıtlığı daha makul görünüyor. Ama dünya gerçekleri ise bunun aksini tarihi olaylarla ortaya koyuyor.

Yorum yapabilmek için giriş yapmış olmalısınız.

savaş

arthur_dent | 24 February 2005 00:13

savaşıyorsun…bomba patlıyor tam kulağının dibinde!!bembeyaz oluyor etrafın…acı bir çınlama beynine kadar giren iğne gibi…sessiz ama çok sessiz…ölü!sonra yavaş yavaş görüntü belirirsesler tekrar dile gelirsavaştaymışsın…hatırlarsın…sende savaşırsın,bir bomba daha patlasın die dua ederek..

Yorum yapabilmek için giriş yapmış olmalısınız.