1973 yapımı “Scener ur ett äktenskap“ın devamı olan, 2003 yapımı “Saraband“, 2007 yılında hayatını kaybeden değerli yönetmen Ingmar Bergman‘ın son TV filmi.Boşanmalarının üzerinden yıllar geçmesine rağmen görüşmeye devam eden Marianne ve Johan, genç sevgilisi Paulina ile evlenen Johan’ın, ‘Henrik’ adında bir oğlu olmasından sonra bir daha görüşmemeişlerdir. Şehirdışında, orman içinde, tek katlı bir evde yalnız başına yaşayan Johan, kendisini ziyarete gelen Marianne’yi görünce mutlu olur.Marianne, Johan’la olan kızlarından birinin yurdışında, birinin de akıl hastanesinde olduğunu, yalnız yaşadığını ve hala avukatlı yaptığını anlatır. Johan ise, biraz ilerde, oğlu Henrik’le, torunu Karin’in yaşadığını ve torunu Karin’le araları iyiyken, Henrik’e karşı nefret ettiğini; Henrik’in karısı ölünce, kızı Karin’e duygu sömürüsü yaparak, terkedilmekle yüzleşmek istemediğini ve onun, kaba ve tamemen amaçsız bir adam olduğunu anlatır.Aradan bir hafta geçer, Johan’la kalmaya devam eden Marianne, sonunda Karin’le tanışır. Karin’le aralarında ‘büyükanne – torun’ olarak, güzel bir arkadaşlık ilişkisi oluşmasını sağlayan Marianne, Karin’in babasıyla olan sorunlarını dinlemeye başlar.Karısına aşık olan Henrik, o öldükten sonra, küçük Karin’le başbaşa kalmıştır. Büyüdükçe, annesine benzeyen Karin, babasından aldığı çello dersleri sayesinde, başarılı bir müzisyen olmuş, geleceğini bu yönde şekillendirmeyi düşünmektedir. Karin, kendi yoluna gitmeyi düşünecek yaşa geldiğinde, Henrik, genç kızla aralarında ilişkiyi ‘baba – kız ilişkisi’nden fazlası haline getirerek, yalnızlıktan köşe bucak kaçmaktadır. Babası için ‘annesiz bir kı çocuğu’ değil, ‘annesinin yerini almak zorunda kalan kız’ olan Karin, zamanla, hem vicdani baskıya, hem de babası tarafından kendisi için verilen kararlardan sıkıntı duymaya başlar.
Ancak, babasını, tekettiği anda intihara sürükleyeceğini bilen Karin, cesaretini toplayıp, kararının arkasında durmak yerine, hayatını, babasının verdiği kararlara feda etmeye razıdır.Zamanla, Henrik’in küstah tavırlarına şahit olan Marianne, Karin’in içinde bulunduğu güç durum ve derin yalnızlığını; Johan’ın, Henrik’e olan nefretiyle harmanlayarak, eski kocasını ziyaret etmek için geldiği çiftlik evinde, bir anda geçmişe dönerek, kendiyle yüzleşir.Liv Ullmann ve Erland Josephson‘un başrollerinde yer aldığı filmde, Börje Ahlstedt ve Julia Dufvenius da rol alıyor.
Liv Ullman, Julia Dufvenius ve Ingmar Bergman
Liv Ullman ve Ingmar Bergman
