Dil, ilk bakışta insanların birbirleriyle ve çevreleri ile olan iletişimini sağlayan bir organ olarak algılansa da, dili esas önemli kılan unsur en temel bağımsızlık öğelerinden biri olmasıdır. Her milletin, devletin kendine özgü bir ana dili vardır ki bizim ana dilimiz de Güzel Türkçemizdir.Dil sadece bir konuşma aracı değil aynı zamanda kültür, anane, örf, adet unsuru ve bunların nesilden nesile aktarılmasını sağlayan önemli bir araçtır. Kültürümüz, gelenek ve göreneklerimiz dil sayesinde gelecek nesillere aktarılır ve devamlılığı sağlanır ki, bu döngü bir milletin asimile olmasını engeller.Osmanlı Devleti, 600 yılı aşkın süre dünyaya hükmetmiş yüce bir imparatorluktur. Üç kıtaya hükmeden şanlı ecdadımız gittiği hiçbir yerde ne din ne de dil baskısı yapmıştır. Eğer Osmanlı Hükümdarlığı hükmettiği üç kıtada din ve dil zorunluluğu getirmiş olsaydı bugün hala üç kıtada Osmanlı dili konuşuluyor Osmanlı kültürü ağır basıyor olurdu ve o milletler zamanla asimile olurdu. Şüphesiz yüce ecdadımızın dil ve din baskısı yapmaması da İslam Dininin bir hoşgörü dini olmasından kaynaklanmaktadır.Bugün Afrika coğrafyasında bulunan devletlere baktığımızda İngilizce, Fransızca dilleri yaygın olarak kullanılmaktadır. Bunun sebebi zamanında bu devletlerin o milletleri sömürge altına alıp kendi dillerini, dinlerini ve kültürlerini sömürge ettikleri devletlere aşılamış olmalarından kaynaklı bir asimile olayından başka bir şey değildir. Günümüzde dahi o ülkelerde kendi kültürleri dilleri hâkimdir.Diline sahip çıkamayan bir millet, önce kültürünü, gelenek ve göreneklerini, kendi benliğini kaybeder ki zamanla asimile olur. Daha sonra ise bu kayıp daha vahim bir boyuta ulaşıp doğrudan doğruya bağımsızlığı tehdit altına alır.Görüldüğü üzere dilini kaybeden bir millet bağımsızlığını, benliğini kaybetmeye mahkûmdur. Dil en temel bağımsızlık unsurudur ki bu konuda vatanını, milletini, bayrağını kayıtsız şartsız seven herkese düşen görev bağımsızlığımız için benliğimiz için Güzel Türkçemizi çok iyi korumaktır.Unutmamalıyız ki dil en temel bağımsızlık koruyucusudur.