Masada sessizlik hakimdi. Kimse konuşmuyordu. Herkes bir haber bekliyordu. Evinde intihar eden ve ailesini de katleden mühendis Muhsin Taş ile birlikte çalışan diğer iki mühendisten de haber sonunda gelmişti. Kırmızı odaya yüzbaşı Onuralp girmiş ve genel kurmay başkanı Işık paşanın kulağına bir şeyler söylemişti. Işık paşa hayretle yüzbaşının yüzüne bakmıştı.-Ne diyorsun sen?Genç yüzbaşının tedirginliği her halinden belliydi. Bir adım geri çekilerek Işık paşanın kendisine vereceği emirleri beklemeye başladı. Işık paşa, başbakana ve masada bulunan diğer kişilere dönerek yüzbaşının kendisine söylediği bilgileri aktardı.-Beklediğimiz diğer iki mühendiste maalesef ölü bulunmuş. Aydın Uslu evinde intihar etmiş, Diğer mühendisin ise arabası kaza yapmış.Basbakan Tâlât Özügüzel aldığı haber karşısında şok olmuştu. Ellerinde kendilerini bu durumdan kurtarıcak bir teknoloji vardı ama bunu kullanamıyorlardı. Bu durum başbakanı çileden çıkarıyordu. Masada ve odada bulunanlara hitab ederek;-Bir fikri olan varmı. Her ne olursa olsun duymak istiyorum.Yüzbaşı Mustafa Onuralp söz istedi. Başbakan başıyla onay işareti verdi.-Efendim, mühendis arkadaşlar burada çalışırlarken ben de onlara bazı konularda yardım etmiştim. Bu arkadaşlarla birlikte çalışan asistanlar vardı. Onlardan yardım alabiliriz.Başbakanın yüzü gülmeye başlamıştı. Bir çıkış yolu bulunmuştu nihayet.-Hemen bana bu çocukları bulun. Derhal buraya getirilsinler.Yüzbaşı Onuralp eliyle asker selamı verdikten sonra hemen odadan dışarı çıkmıştı. Telefonu kullanmak istemiyordu. Sivil bir arabayla, Aydın uslu nun asistanlığını yapan Emre Çakmak ın evine doğru yola çıkmıştı. Yola çıkmadan önce de kendi adamlarından ikisine, asistanlardan üçünün adını vermiş ve onları nerelerden alabileceklerini söylemişti.Emre, kapıyı açınca karşısında yüzbaşı Onuralp i görünce şaşırmıştı.-Yüzbaşım ne oluyor? diye yüzbaşıya sordu.-Hemen benimle geliyorsun. Sakın soru sorma. Gidecegimiz yere varana kadar sana hiç bir şey anlatamam.Emre Yüzbaşıya güvenirdi. Ondan müsade isteyip ailesine gitmesi gerektiğini söylemiş ve yüzbaşıyla birlikte arabaya binmişti.Emre, başbakanlık binasının altındaki kırmızı odaya girince, diğer asistanların da oraya getirilmiş olduklarını gördü. Odada sadece arkadaşları değil, devletin başındaki kişiler de bulunmaktaydı. Başbakan çocukların yanına geldi.Onlara durumu anlatmaya başladı.- Mehdinin kalkanı adını verdiğiniz projeyi birlikte yaptığınız mühendisler ölü olarak bulundular. Bu projenin başında bulunan Muhsin Taş, Mavi ışık projesi düşman güçleri tarafından hayata geçirilince,mehdinin kalkanını devre dışı bırakıcak şekilde sisteme virüs eklemiş. Şu anda kalkanı çalıştıramıyoruz. Bu projede onlarla birlikte çalıştığınız için, sizin bunu başarabileceğinizi düşünüyoruz.Gençler sabah beri olanlar yüzünden zaten şaşkınlık içersindeydiler. Şimdi de kendilerinden böyle bir şey istenmesi onları korkutmuştu. Gurubun başı olan Emre söz istedi.-Efendim, Hocamız muhsin bey böyle bir şeyi yapabilecek karakterde değildir. O hain olamaz.Işik paşa söze karıştı.-Değil zaten. Güvenlik kameralarından onun görüntülerine baktık. Her gün düzenli olarak aldığı ilacı tespit ettik. İlacı aldıktan sonra ki hareketleri belirgin şekilde farklılık gösteriyor.Elinde ki ilaç şişesini gençlere gösterdi.-Gördüğünüz bu ilaç, günlük olarak alınan şeker ilacıdır. Onu test ettik. Bu ilacın şeker ilacıyla yakından uzaktan bir ilgisinin olmadığını anladık.Bu ilaç beyin dalgalarını bloke eden, psikiyatrinin ender olarak kullandığı bir ilaçtır. Birisi şeker ilacıyla, şişenin içindeki ilacı değiştirmiş. Aynı zamanda Muhsin bey in evinin yanında ki binada, beyin dalgalarını etkilemek için pek çok cihaz bulunan bir daireyi tespit ettik. Şu anda adamlarımız orada araştırma yapıyor.Aylin, gurubun tek bayan elemanıydı. Matematik üzerinde bir deha sayılabilirdi. Aydın Uslu nun asistanlığını yapıyordu. Gençlerin sormak istedikleri soruyu o sormuştu.-Hocalarımızın beyinlerinin yıkandığını mı söylemek istiyorsunuz ?-Sadece beyinleri yıkanmamış, aynı zamanda etki altına alınıp, onlara istedikleri her şeyi yaptırmışlar. Durum düşündüğünüzden daha vahim. Sizler bu projede çalışmaya başladığınızda sizleri korumak için sadece parapsikolojik alanda koruma yapmıyacağız. Çalışmalarımıza göre metafizik alem de işin içine girmiş.Sizleri bunlardan korumak için Osmanlı padişahlarının kullandıkları tılsımı gömleklerden giyeceksiniz. Şu anda Topkapı sarayından dört tane tılsımlı gömlek getiriliyor. Onlar gelene kadar sizler de hazırlanın.

<