hızla akıp giden bu hayatta, görsel işitsel verilerin bolluğunda rüya körleşmesi kaçınılmaz gibi… rüyalarımızı izlediğimiz filmlerde, dizilerde, tv başında geçirdiğimiz saatlerde mi görüyoruz ne? Yavaş yavaş kaybediyoruz onları sanırım… çoğu gecem karanlık geçiyor, bomboş.. eskisi kadar sık rüya görmüyorum galiba. gerçi rem uykusunda mutlaka rüya görürmüş insan. o zaman “eskisi gibi hatırlamıyorum rüyalarımı” desem daha mı doğru olur acaba? Bilemiyorum… Uzun zamandır böyle etkilendiğim bir rüya görmemiştim. Pegasus, hani şu mitolojideki kanatlı at… işte onlardan gördüm rüyamda…Pegasuslara binmiş uçan şövalyelere dönüşen kara kara bulutlar, önüne gelen herşeyi silip süpüren azgın hortumlar, ardından açan günlük güneşlik bir hava ve gözümü ayıramadığım parlak mavi bir deniz… yanımda bir daha asla o kadar yakın olamayacağımı bildiğim çok ama çok sevdiğim insanlardan biri… rüya görürken ayrı uyandıktan sonra düşünürken ayrı ürperdim… hayırdır inşaallah!!!
yorumlar
bahsi geçen fikirlerden rüyalarımızın kısırlaştığı genellemesi yapılabilir. fakat zaten rüyalar hakkında ne kadar bilim adına kanıtlanmış bir şey var ki? yani bu bahsedilen sebepler bu dünyaya ait sebepler bu dünyada olanların ona etkilerini yine bu dünyadan konuşmaya çalışıyoruz gibi geldi.benim rüyalarda bir azalma ve yok. hatta gittikçe daha da uzun, uzun bir kısmını seyredip kalkıp sonra devamını gördüğüm oluyor. iki ayrı dünya durumundan dolayı bir yerlerde rüyalarınızı yazarsanız birbirlerine bağlamaya çalışmadan ne görünüyorsa o şeklinde notlar alırsanız sonradan çoğunun birbirileri ile alakalarını anlayabilmeniz mümkün oluyor. çünkü uyandığınızda zaten rüyalarınızın çoğunu unutuyorsunuz bazılarını hatırlıyorsunuz bazıları sizi daha fazla etkilediği için daha çok hatırlıyorsunuz ama bu güne kadar uyandığımızda hatırlayabildiğimiz bir sürü rüyayı simdi unutmuş durumdayız. rüyalardaki bilgilerin bilinç altından üste geçtiğinden bir süre sonra bilinç, bu bilgileri depolayabilmenizin önüne geçmeye çalışıyor .bu konuda iddia etmiyorum ama ben daha önceden görmüş olduğum bir rüyanın gerçeğini yıllar sonra yaşadım.iki ayrı dünya bir şekilde bir yerde buluşuyor olabilirler ama her iki tarafta da diğer taraftan bilgileri devamlı kaybediyoruz.
benim bahsettiğim de bilimsel bir saptama değildi zaten. Sadece son dönemde üzerinde durulan bir tartışma konusu bu…rüya körleşmesi… teoriye göre yaşamımızda ne kadar yoğun görsel işitsel iletiye maruz kalırsak rüyalarımızla aramızdaki bağ da o kadar zayıflıyor. Yani medya ve eğlence sektörünün etkileri ile ilgili bir iddia. Ben de kesin böyledir diyemiyorum tabii…dediğiniz gibi rüyalar başka bir alem. O alem hakkında çok derin bir bilgim yok.. Tek bildiğim yoğun günlerin gecelerinde rüya görmüyor ya da ertesi gün gördüğüm rüyayı hatırlamıyor oluşum, ki günlerim de sık sık yoğun geçiyor. Biliyorum ki rüyalar çok özel ve önemli… ve sanki sizin deyiminizle “iki ayrı dünya” birbiri üzerinde etki yaratıyor gibi… uyanık bilincimizden yansıyanları rüyalarda görebiliyoruz. Rüyalarda gördüklerimizle de uyanıkken karşılaşabiliyoruz. Gerçek dünya rüyaları rüyalar da gerçek yaşamımızı kısıtlı da olsa etkileyebiliyor, rüyalardan ipucu alabiliyoruz… Gerçekliğinin ne olduğu kanıtlanamayan dünyamdan bana kalanlar azalıyor gibi… benim canım sadece buna sıkılıyor… nicedir; kırlarda, bayırlarda koştuğum, uçtuğum yeşilliklerle haşır neşir olduğum ruhumu ferahlatan bir rüya göremedim de…
Sabahları yorgun kalkacak kadar çok rüya görüyorum.Bir rüyadan diğerine geçiyorum ve tamamı saçmasapan macera filmi gibi şeyler, korsan gemileri, tırmanmalar uçmalar, karanlık şatolar, kovalamalar. Üstelik çoğunu da hatırlıyorum. Sabah o kadar yorgun uyanıyorum ki ilk yarım saat hiç birşey yapacak halim olmuyor. Biraz daha devam ederse iyice sıyırtacam kafayı.
ben de gecede 8-10 saçma sapan rüya görüyordum, sabah uyanınca da hiç uyumamış gibi oluyor insan gerçekten.Bir haftadır rahatladım, nedense 1-2 saçma rüyayla kalıyor artık 🙂
bir ara saat 1-2 gibi düşündüğüm şeylerle ilişkili rüyalar görünce tamam ben bu işi çözdüm demiştim ama nafile.çözemedim ben bu işi ama freud amca sanki bi rüya tabirleri kitabı yazmıştı.