Kış boyunca kapalı ve postal tipi ayakkabılarımızın içinde sevgili ayaklarımızda bol miktarda mantar (mikoz) yetiştirdik. Sıcakların bastırdığı şu günlerde kendimizi parazitlere besi yeri yaptırmayalım. Parazit çocuklarımızın yalın ayak (insan dışkısıyla kirlenmiş!) toprakta gezmesiyle birlikte, kirli sulardan iyi yıkanmamış sebze ve meyvelerden, elemanın yumurtalarının döküldüğü çarşaf ve giysilerden geçer. Korunmanın tek ve en ucuz yolu sadece su ve sabundur.Çocuklarımızda diş gıcırdatma, ağız kokusu, çok yeme kilo alamama(dünyayı yiyor kilo almıyor beni de yiyecek),kaşıntı ve döküntüler varsa (birkaçı aynı anda bulunabilir) çocuğum orası kaşınmaz, kımıl kımıl kıpraşıyorsun kurtlu musun nesin demek yerine hemen bir sağlık merkezine götürmemiz gerekiyor. Aksi takdirde çocuklarımızda anemi (kansızlık) ishal ve yetersiz beslenmeden ileri gelen birçok hastalıkla karşılaşabiliriz.Aileden bir kişide parazit bulunması durumunda tüm aile fertlerinin tedavi olması gerekir. Yetişkinlerimizde bazı nahoş durumlarla karşılaşabilirler. Yıllar önce bir bayan öğretmenimizin bacağında arpa şehriye renginde ve büyüklüğünde bu dikdörtgen mahlûkatı ve yaptığı aşağı yukarı kıvrılma hareketlerini şaşkınlık içinde izlemiştik. Bu tenya denilen parazit bazen bağırsaklardan dışarı firar edebiliyor…