Boşluk dedikleri bu mu?Hislerimi nerede kaybettim ben,Kime emanet ettim ruhumun bandajlı duyumsayışlarını.Hiçbir bakışın ısıtamadığı iklimlerde ateşlerde yürüdü yalın ayak duygularım.Başa sarıyordu her şeyi, kendini tekrarlayan kuşağın birbirine benzeyerek farklılaşacağını bekleyen insanları. Ait olamadım, yol ayrımlarında “garip” sediler hep. Benim ruhumdu gölgesiz suretler senfonisinde sahnede dans eden ve bendim mızıka sesine tav olan, bülbül sesinde serenata tüm sözcükleri harcayan. Bulutlara dur diyen yoktu, bende hızlı saydım seneleri. Düşündüğüm hep birkaç durak sonrasıydı ve hep onuncu köye gönderdiler beni.Deniz fenerime yaslandım,ışığımdı ve bir gün herkesi kıyımda buldum.