Öğlen dün yapmak istediğim şeyi yaptım tek başıma bir kafede oturdum, etrafı seyredip hiçbirşey yapmayacaktım, ama anladım ki ben hiçbirşey yapmadan duramıyorum, birkaç dakika etrafa baktım, cafenin apartmanların arasındaki küçük bahçesine yeşilliklere baktım, orda ağacın dibindeki kediye, sonra cafede oturanlara göz gezdirdim. Bir kadın tek başına gazetesini okuyordu. Biraz ilerde 5-6 genç sohbet ediyorlardı. Arkamda iki kız kardeşdi sanırım çok benziyorlardı, diyet sandiviç adı altında satılan kocaman ekmek arası yemeklerini yiyorlardı, ikiside oldukça iri kızlardı. Birşey yapmadan duramıyordum öyle durup sakince düşünmek bana göre değildi, çantamı karıştırdım, çukulatalı sigaramı buldum, yaktım. Kitabım gözüme çarptı, kitap okurken düşünebilirdim, hem birşey de yapıyor olacaktım. Kahvemden koca bir yudum aldım, kreması, çukulatası çok hoş idi. Caddeye bakan kısma otursaydım keşke dedim, amaan zaten yarım saat oturacaktım. Alafortanfonik bir mekandı burası evet, sevgili arkadaşımın kullandığı bu deyim tam buraya göreydi:) Evet ama buralarda gidebileceğim öyle sıradan bir çay bahçesi yoktu malesef, mecburdum buraya girmeye. Peki tamam itiraf ediyorum seviyorum alafortanfonik mekanları, oldu mu?Buraya gelmeden önce bir kitapçıya girmiştim, orda saatlerce kalabilirdim, kitap kokusunu seviyordum. Bütün hepsini almak, okumak istiyordum. Ama buna ne param yeterdi ne zamanım ne de herşeyden çabucak sıkılan bendenizin beyni. Artık satırları atlayarak kitap okuyordum ve bu beni feci rahatsız ediyordu. Özellikle roman okurken yapıyordum bunu, biran önce önemli yerlere gelmek için, oysa her kelime ne zahmetlerle yazılmıştı ve çok önemliydi. Tıpkı bir sohbetin ayrıntılarıyla ilgilenmediğim gibi bir kitabında uzun tasvirleri, detayları beni sıkıyordu. Bunu biriyle konuşurkende yapıyordum ne söyleyeceğini tahmin ettiğim şeyi dinlemek beni sıkıyordu.Zihnim dolu idi okuduğum kitaba kendimi veremiyordum, oysa buraya zihnimi boşaltmak için gelmiştim. Okuduğum satırları tekrar tekrar okuyup, konsantre olmaya çalıştım başaramadım. Bıraktım kitabı, hafifde okuduğum bir yazı geldi aklıma, elindeki kitap nedeniyle kızla konuşan adam hakkında, hemen kitabı çantama attım, ne olur ne olmaz:)Amaan dedim sen bu hafifi okumaya başlayalı çok detaycı oldun, roman gibi yaşanmaz ki hayat yada film gibi, kimse zommlamıyor hiçbir anı, yada birşey söylerken bakarken dakikalar geçmiyor, herşey öyle anlık ki.. Oysa filmlerde, kitaplarda öyle mi herşey öyle detaylı ki, peki yaşarken neden kaçırıyoruz bu detayları.. Birde burda ahkamlar yazıyoruz ya yada sevdiğimiz özlü sözleri, bunları normal bir konuşmada yapınca sana çok acayip birşey yapmışsın gibi bakıyorlar. Geçenlerde işten ayrılma kararı veren bir arkadaşa dedim ki; her karar bir vazgeçişdir, neden vazgeçtiğini biliyor ve önemsemiyorsan doğru karar almışsındır.. durdu linet iyimisin sen dedi, evet ne oldu ki dedim.. bir derdin var galiba senin, alman gereken bir karar mı var yoksa? Dedi yooo dedim nerden çıkarttın çok edebi konuştun, tamam söylediğin çok güzel de, sanki kitap okuyormuşum gibi geldi.. dedi.. Linet dedim kendi kendime sus sen en iyisi:) Alışmışız belli kalıplarda konuşmalara, hayırlı olsun demem gerekiyordu sadece ama ben durup ahkam kestim ya şaşırtıcı oldu:)Mesela bir keresinde de eşinden ayrılan bir arkadaşımı kutlarım seni dedim, deliymişim gibi baktı bana neyi kutluyorsun dedi, seni dedim, yeni yaşamını, verdiğin kararı, güldü herkes neden ayrıldınız, üzüldüm derken ilk kez sen bunu dedin ve nedenini sormadın dedi, sarıldı bana..Önyargılarımız, basma kalıp tepkilerimiz ve bunca ezber doğmatik davranışlarımız kırılmalı yok olmalı, iletişim kurarken daha çok cümle kurmalıyız. Ve ben zihnimi boşaltmayı yine beceremedim. Cafeden çıktım, cafenin önündeki çingeden çiçek almak geçti içimden, şimdi pazarlık yap, cüzdanı çıkar, üşendim. Yürüyebilirdim ama işe geç kalmak istemedim. İlk taksiye atladım, gideceğim yeri söyledim. Bugün çok trafik var dedi adam, bende hergün böyle artık dedim, yok dedi bugün sabahtan beri böyle, eğitimsizlik dedi, eğitim şart dedi.. Güldüm evet eğitim şart dedim:)