İnsan aç, susuz ve barınaksız…Cahil ve BirbaşınaDüşünce yok.His yok.Yaşamak…sadece hayatta kalmak.Hayat…sadece av!Saldırganlık ve kaçış.Diğer insanlar?-Kendi türünü dişleyen yaratık insan! Cahil ve birbaşına…BilgiBilgi bolluktur!herkese yetecek kadar bir şeylerin olması…ilk irade, saldırganlığa karşı savaş!BaşkalarıPaylaşma duygusu…kendinden vazgeçiş.belki de ilk erdem, vahşetten ilk sıyrılış…saldırganca bakmamak başkalarına…serin kanlı olmak….vs.NihilSaldırganlığı eleştirerek saldırganlığa teslim olma demagojisi! Psikolojik gerçekliği yadsıyarak, var olduğu halde varlığı yadsımak!Hayatİntiharın eşiğine gelip oradan dönmüşseniz,yaşamayı gerçekten öğrenmişsinizdir.Nedir yaşamak?-Anlamsızlığa karşı bir başkaldırı mı?Gerçek HayatAnın değerinin bilincine varmak mıdır gerçek hayat, elde olan bir anın tek oluşu ve asla bir daha geri gelmeyeceği…yeniden bakmak güneşe, yeniden keşfetmek insanı ve sevgiyi…MerhametSana ihanet edenleri affetmeyi öğrendiğin gün gerçekten insan olmayı da öğrenmeye başlıyorsun.Bu zor bir yolculuk, ama gerçekten insan olmanın kolay bir şey olduğunu kim söyledi?KararDirenç! İnsanlardaki duygusal direnç! İkiyüzlülüğün, yontulmamışlığın, ihanetin kanıksanmış ortamına karşı kalmak ve terketmek arasındaki karar!Terketmek kolay olan, tahammülsüzlüğün yolu, sinirlerine sonsuz bir mağlubiyetin yörüngesi.Kalmak zor olan, acı çekmenin katman katman derinleşmesi, derinleştikçe basıncın artması, damarların çatlayacak hale gelmesi…Terketmek ya da kalmak?KARAR!NihilBir kararsızlık!-Kapanmayan, enfekte olan bir yara gibi…Bunları birilerine anlatıp para mı kazanmayı düşünüyorsun?-Neden olmasın?-ÖNCE ZEHİR SONRA PANZEHİR, EN AZINDAN DİRENÇ KAZANIR İNSANLAR!Talip çıkar mı sence bunlara, neden insanlar göz göre göre bunalıma girsinler ki?Ve sonunda ne elde edecekler?-KOCAMAN BİR HİÇ!-O halde yazdıklarım zehirden farksız…-Aynen öyle…daha da beter, UYUŞTURUCU GİBİ YAZDIKLARIN, ADIM ADIM ÖLDÜRÜYOR!-Öldürmeyen bir şey var mı sende…-Çok düşündüm…nereden başlamak lazım…? İzin ver biraz düşüneyim…hmmmmm..Şöyle;(1)- Masumiyet cennet gibidir, yitirdiğinde bir daha geri gelmediğini düşünürsün ama yeterince için için arınınca ruh yaraları kapanır ve o duyguyu yeniden tadabilirsin.-neden masumiyetten başladın?-çünkü yitirdiğim şeylerin ilki o olmuştu!(2) – İnşa ve Tahrip veya Tahrip ve İnşa! Medeniyet ile bedeviyet arasında verdiği bir kavgadır insanın…Tahrip duygusu bir enerjidir, kişiden kişiye farklı şiddetlerde kendini gösterir.Tahrip duygusu sende ne kadar şiddetli, ve bu şiddete ne ölçüde gem vurabiliyorsun, o kadar yüksek olacaktır eserlerin!-Yani yokluk diye bir şey fiilen mümkün değil, ya tahrip edersin ya da inşa öyle mi?-Aynen öyle! Aksi halde zaten ölü olurdun, enerjisizlik öyle bir şey. Göz kapakların açıksa, enerji var demektir, enerji varsa iki seçenek var…YA TAHRİP, YA İNŞA!(3) – Bakmak ve Görmek…senin gözüne çarpan şey ile anlam dediğin şey farklıdır.Anlam ilkin bir anlamlandırmadır.Önce zannedersin ki anlam sadece senin kafanın içinde, görmeye yeni başlamışsındır .Anlamın senin kafandan bağımsız dış gerçeklikte hakim olduğunu hissettiğin gün gerçekten görmeye başlarsın!-Yani NİRVANA YOK, ANLAM VAR!-AYNEN ÖYLE! RESİM YAPARKEN HAZ ALIRSIN, BU HAZZI BİR KEZ TADINCA BAMBAŞKA GÖZLERLE BAKARSIN GÖKYÜZÜNE! CILIZ KABİLİYETİN MANZARANIN KARŞISINDA PES EDER VE GERÇEKTEN KAZANMIŞSINDIR ASLINDA!(4) – Öncesi ve Sonrası! Maddi kültür, aşkınlık algısı bunun da ötesinde bir bütünlük duygusu var! Bu bütünlük duygusundan yoksun bir insan adeta eksik kalıyor, içinde kodlu bütün gerçekliği aktive edememiş gibi!-Peki sen bu gerçekliği aktive edebildin mi?-Sorun da bu ya zaten!