httpth01.deviantart.netfs13300Wi2008058c3____by_canca.jpg
Sözlerimin sebebisin. Kaynağısın. Her sözüm senden kopup sana koşuyor. Hepsi sonsuzlukta seni arıyor. Sana yandığından delipervane cümlelerden başka sığınağı olmayanı oynuyor siyaha çalan lake bir gecede, yıldızsız kuytuda…‘Sözlerimde sözlerin var’ diyorsun.‘Ah, çok hoş değil mi?’ Nasıl olabilirdi ki başka türlü. Senin için çarpıyor kalbim. Öyle huzurlu bir kadın oldum ki… Kendimi aştım, niye? Seni öyle çok arzuluyor ve hayatımda istiyorum ki, hayatımı yeni baştan yazabilirim.
httpimg123.imageshack.usimg1237463dea22223pw9.jpg
Günler geceler sana geliyor, gözlerim ne kadın ne erkek görmüyor; sen her yerde olansın, biz her yerdeyiz. Her yerde şimdi sadece bizim aşkımız var. Üstelik bu bir simülasyon da değil hani, benim gerçeğim. ‘Zorunluluk varsa ben yokum’ diyenim, sadece öylesine seni istediğim için seni düşlüyorum, keyfim’sin.Nefesin bana yaklaşırken orada olmak istiyorum. Nefesinin altında olmak istiyorum. Nefesinin üzerinde olmak istiyorum. Nefesinde olmak istiyorum. Nefesin olmak istiyorum.
httpimages.google.com.trimgresimgurl=httpz.hubpages.comu550949_f520.jpg&imgrefurl=httpwww.sodahead.com
Nefesin bana yaklaşırken henüz dudakların bana değmemişken, nefesinin sıcaklığından ve kokusundan geberiyorum. Henüz dudakların dudaklarıma değmemişken kalbimi patada patada çarpmasına vesile olan ve dayanamayıp geri çekilmem gereken durumlar yaşıyorum.Nefesine yaklaşıyorum, nefesin bana yaklaşıyor. Ruhun nefesinle ruhumun içine dalıyor. Öyle ulu orta, her yerde; kendinden emin, sakin, dingin ve çok içten; çok çok öncesini sezmiş bir bilgelikle ilerliyor nefesin…Nefesinin tekrarı için gülüyor gözlerim, ‘O gelecek ve çok mutlu olacağız’ diyorum. Gerisi boş, gerisi yalan. Sustu içim, kuruntu yok, senden başka hiçbir şey yok. Sadece sen. Sadece kocaman arzun. Sadece gece, sadece sana sarılıp kalacağım akşamlar var. Lacivert siyaha yakın, yıldızsız. Lakin yıldızsız diye hüzün var hiç sanma. Hikaye.Artık yeni hikayeler yazıyorum. Hepsi kendime. Hepsi sana. Hepsi bize. Her yerde biz varız. Her yerde kalbim var. Her yerde ‘O benim, vermem’ var. Sana sessizce sarılışım var. Ki, zaten o sarılış her şeyi anlatıyor. Söze gerek kalmayan nokta o sarılış. Anlatan. Yeterli olan. Hükmü olan. Güçlü. Etkili. Her şeyi yerinden eden ve edecek olan.Ki zaten o sarılış öyle yeterli ki… Senin beni sarman öyle yeterli ki. O an her şeyi anlıyorum. Dünya dönmüyor. Tarihten hangi gün, hangi ülke, başbakanın adı, ne, elektriğe zam ne zaman geldi; her şeyin evet her şeyin (!) durduğu sessizleştiği an, yer: o sarılış. Yeterli.O kadar yeterli ki. Hani olur ya, filmlerde bütün sesler birbirine karışır, tüm sesler tek ses olup anlamsızlaşır ve kulak hiçbir sesi duymamaya başlar. Algı kafanın içinde kendi sessiz alanındaki sessizliğe çekilir.İşte tam da böyle. Sen bana sarıldığında, sadece sarıldığında dünyanın durduğu, dönmediği, kimsenin konuşmadığı, telefonun çalmadığı, ismimin seslenilmediği, kayıp bir zaman; sanki o an nerdeysek orası anında, kayıp oda. Biz kayıp zamanda kayıp kişiler; kayıp zamanda birbirine sarılmanın keyfine varan iki kayıp nefes.
httpth01.deviantart.comfs28300Wi20081322fbelow_the_surface_by_hypnotic_sunrise.jpg
Sadece birbirine koşan iki kayıp nefes, birbirini bulan iki kayıp nefes; nefesleri buluşan nefesler ve o nefesin tekrarı için yeniyi yakıp yeni denileni tanımadan ‘Bir dakika, benim hayatım bu, istediğim gibi yazarım’ diyecek kadar coşacak ruh var o nefeste.Ki, o nefes sadece senin nefesine koşarken bunları iç sularında duyumsuyor, biliyor; çok çok öncesinden seziyor, bu hayattan da önce. Bu hayattan da önce, senden benden önce, gene nefeslerimiz birbirine delicesine değiyor ve hatta daha değmeden deliriyorduk. İşte bu yüzden nefesine deliriyorum.Seni bırak, öpüşünü bırak, dokunuşunu bırak, sözlerini, gözlerini, saçlarını hatta kokunu bırak; sadece nefesine deliriyorum. Sen bana değmeden dahi nefesin değmiyor mu? Nefesinle nefesim arasında santimler varken, ‘Ruhumu veriyorum Yarabbim!’ dediğim andır ki; o noktada nefesin yakalıyor beni sıcaklığıyla, ıslaklığıyla ve tüm kavrayışıyla, varlığıyla.Benliğim senin. Nefesini istiyorum.Nefesin için deli olan kadın, bir tek nefesin yeter…
httpfiles.myopera.com
1- (Yazılar herhangi birine yazılmamış olup, hayal gücünün özgür uçuşlarıdır.2- Yasal Haklar: Kaynak gösterilsin ya da gösterilmesin, hangi dilde olursa olsun içeriğin bir kısmı ya da tamamının kullanılması yasaktır. Bu yazının yasal hakları www.hafif.org ve Astral’a aittir. Bu madde, altında yazmıyor olsa dahi, Astral’ın tüm yazıları için geçerlidir.)
yorumlar
güzel dokunuşlar bunlar.
nefes almayı özledim..
nefesim kesildi astral!
böylesi var mıdır? vardır.
resimler mükemmel
görsellerde öpüşenlerin hepsi gözlerini kapamış. öpüşürken gözler açık mı kalmalıdır kapalı mı?
kapalı olsunu tercih
kapalı tutunca öptüğün kişiyimi öpmek istediğin kişiyimi hayel edersin diye sorsam ve bu soruyu sadece taha 404 cevaplasa?
hep derler seven insanın gözleri kapalı olur açıksa bir cinlik vardır 🙂
yaşa
gözleriniz açık öpüşün ey halkım. öptüğünüz kişiye başkasını arzulama şansı vermeyin.
dikkatin dağalır, tadını alamazsın
öperken sevişirken severken sevilirken kredi alırken hesap öderken araba kullanırken gözlerini hep açık olsun.
takla atarken
tanrı gözleri açık veya kapalı öpüşen herkesi korusun.
hayırlı cumalar
görseldeki kızın sarı sarı bıyıkları var. bu nedenle çok etkileyici bir foto değil.
alguda seçici ol! nefes enfes……
bıyıklı bir kadının nefesini hissetmek. tiksinç.
enfes
bıyık deyil, ayvacık tüyü onlar, harlem nefes enfes cicim.
sen genel eve gidiyorsun,orda kaşuğuna ne gelirse!Pehhh eleştirene bak.
genelevde ağda yapılmaz! notunu görmüştüm bir kaç kez haklısın 🙂
Dios te bendiga Sacre!
halen ezel in etkisinden çıkamadım yeğen.