bildirgec.org

Müzik Kutusu

admin | 30 December 2010 13:23

Müzik kutularından yayılan o eşsiz sesler beni her zaman büyülemiştir. O zarif hoş sesler kimi zaman beni çocukluğuma götürür kimi zaman düşler ülkesine.Nerede güzel bir müzik kutusu görsem sesini mutlaka dinlerim.Dinlemeden geçemem. Eğer sizde müzik kutularından hoşlanıyorsanız bu sitede çeşitli müzik kutularının seslerini bulabilirsiniz. Üstelik bilgisayarınıza da indirebilirsiniz.Teşekkürlerinizi şimdiden duyar gibi oluyorum.

Yorum yapabilmek için giriş yapmış olmalısınız.

MÜZİK KUTUSU…

maltoferfol | 29 October 2010 15:36

http://boxstr.net/files/download/6554907_wsvdu/01.New%20Moon.mp3Bir çift kediyi canlandırırsın gözünde,bir kadınla bir erkeğin Mart ayında çiftleşmesini sergiler kusursuzca gözlerinin önünde…Bir boyacı sandığında saklıdır tüm renkler…Fırça darbelerinde gizlidir renklerin ustalığı…En ücra yerlerine bulaşır her dokunuşunda rengarenk ve renkler müzik kutusundan seslenir…Bir minare ilişir gözüne, gökyüzünde buluşur gözlerinin mavisi, kavuşmanın duası açılır avuçlarında…Deniz gelir o anda aklına ve ayaklarında hissettiğin serinliğin mavisi gözlerinle buluşur tekrar tekar bir damla gözyaşında çoğalır denizler…Gecenin siyahı gözlerinin kapanışında anılır ve yıldızlar karanlığı aydınlatan sokak lambalarına kayar bir anda…Zifiri değildir artık duygular ve duygulu bakışlar…Güneş gelir aklına kısarsın gözlerini, sarısı düşer ayçiçeği tarlalarına…O ara dağ dağa kavuşur insan insana hasret kalırya geniş düzlüklerin çölde serapları hatırlatan susuzluğunda…Rüzgar yetişir yankılanan sesine, gerçeklerin çıplaklığı ile serildiği dağ eteklerine düşer gölgen ve susar o anda çoban çığlıkları…Yükselir kuzunun kaptırıldığı sürülerde kurt ulumaları gökyüzüne…Kor ateş düşer yüreklere…Kırmızısı sarıya karışır gri bulutlar göğün yüzünde asılı kalır…Ne mavi anılır gök gürültüsünde ne de güneşin aydınlık yüzü…Gecenin karanlığındaki yıldızlar alevin gerçek adı oluverir…Sessiz bir günde güneşin ayla dansı izlenir…Gökkuşağı belirir çetin geçen kışların ardından nisan yağmurlarında…Çoğu zaman mevsimler karışır bir ressamın tuvalinde…Al mora düşer,kızıl siyaha bürünür,mavi sarıya karışır yeşili içinde saklıdır…Tüm renkler sislidir pusuda bekleyen avcı gibi…Ve…Ava giden avlanır bu mevsimde…Maltoferfol…

yorumlar

maltoferfol | 30 October 2010 23:58
SAHNE...
SAHNE…

Görünmezlik iksirini yudumlarken,Saklandığın Kaf Dağı’nın arkasında…Sadece sövüp saydığın geçmişin yankılanacak sesinden…Ve sesinde…Zamansızlığının ardına sığınan bir melodi…La-Si-Do-Re-Mi-Fa-Sol.Anahtarı ile yarılamaktasın zamanı…Kısa bir ziyaret…Geçmişten bugüne….Eslerin dondurulduğu değersiz anların sessizliğine gömülür geçmişin aralanan perdesi…Aralıksız yağan sağnak yağmurun sesinde yumuşar toğrağın geçmişteki ko-r-kusu….Ansızın bir tohum düşer toprağa…Ne kadar değerli var oluşu…Ne güçlü tutunur köklerine; incecik gövdesi ve narin meyvesi ile…Yel vurur savrulur tohumları toprağa…Ve bereketidir toprağın…Sağnak yağmurların ürkek canlısı…Kavurucu sıcakların güçlü bekçisi…Başağa Sarılan ışığın rengi…Geçmişle geleceğin bir parçasını andırır…Görünmezlik iksirini yudumlarken,Gözünden bile sakındığın geleceğinde,Kazma kürek ile sarıldığın toprağa düşerse bir damlası…Devşir toprağı,olup bitenin seyircisi olmayacaksan bu sahnede…Sil gözyaşlarına karışan sağnak yağmurların sesini…Sebebsiz mazaretin bahanelerine uydurduğu kılıfları kuşanmayacaksan in geçmişin sahnesinden…Ve nadasa bıraktığın toprağında,Ne ekersen onu biçersin gerçeği’ne alışık durma öylece…Maltoferfol…

Yorum yapabilmek için giriş yapmış olmalısınız.