Evet şu an da olmak istediğim yerdeydim!Uzun zamandır hiç bu kadar mutlu hissetmemiştim kendimi…3 yıldır aklımda bu an vardı;gerçekleştirmek istediğim bu an!Gökyüzü ne kadar güzeldi bugün,deniz ne kadar mavi!Hayat ilk defa gözüme bu kadar berrak gözüküyordu.Derin bir nefes aldım.Burun deliklerimden ciğerlerime doğru inen havaya “ben burdayım” diye eşlik ediyordum;Ben burdayım!Ben burdayım!Varım ve hep varolacağım!Buraya gelmek bu kadar muhteşem bir şeyken bunu neden 3 yıl kadar geciktirmiştim?Ömrümden 3 koca yılı çalmış gibi hissettim birden kendimi.İlk defa kendime bu denli bir saygısızlık yapmıştım.Birden içim öfkeyle doldu!Ama hayır bu güzel günün içinde öfke olmamalıydı!Gözlerimi kapadım içimden zikrettim mutlağımı derin derin nefes alarak.Evet iyiyim!Çok iyiyim.Bu hayatımın en güzel günüydü ve işte olmam gereken yerdeydim…38 katlı binanın 37.katının balkonunun kenarında oturuyordum ve ayağa kalktım dikkatle,aşağıya baktım ve birazdan olmak istediğim yerin doruğunda olacağım!
yorumlar
nası yani?
ne nasıl yani kopcum?
37 kattaki balkondan 38 e mi tırmandın yani
hayır yere çakıldım!
şimdi iyisin ama de mi, uf falan olmadı bi tarafın di mi
yeniden doğmuş olmalıyım.bu dünyadaki 16. kişiliğimi buldum.
fevkalâde…
orda havalar nasıl? hep bize kötü anlattılar. hesap çetin dediler. doğru mu?
ÂLÂ!
gidince görürsün huaryu 🙂
bence de söyleme zoey, işin sürprizi kaçmasın
Beni bekleme bu gece, çünkü gece siyah ve beyaz olacak. Gérard de Nerval.
dimi yani!hem gidipte dönmemek dönüpte bulmamak var!herkes benim kadar şanslı olmayabilir…
tebrikler!kazandığınız puan 1000 sayın zen insanı!
Ne yapacağım ben şimdi bu 1000 puanla zoey insanı.
yapabileceğiniz çok şey var aslında…geçenlerde bir mağaza gördüm ne alırsan 1000 puan.ordan bir şeyler alabilirsiniz!
🙂
Tövbe tövbe, akşam akşam… Birde ünlem koymuş utanmadan.
benim de feysbukta akvaryumum için puana ihtiyacım var zen. bir kısmını alabilirim hatta lazım değilse hepsini.
Hepsi sizin olsun puanların.
ben pazıllardan 100 kilo bal topladım onu puana çevirip sana balık alabilirim manson,
çok incesin kopanisticim. lazım valla gelene yok demem. bi de bahçeye tavşan lazım. artık ağanın eli tutulmaz.
Çeşit çeşit insan türemiş, ya sabır.
ne yaparsın zen insanı.hayat nelere kadir…
Yok yok, bu gün bir haller var bende, zaten bu havalar sıcaklanalı beri hiç keyfim yok…
belki yemeği fazla kaçırmışsınızdır zen insanı.hani gaz yapar o da fena sıkıştırır!
sıcak? yaşadığımız kentler arasında (ülkelermi demeliyim yoksa) termometrelerimiz yanlış gösteriyor sanırım. en sıcak kent burasıdır aşşa yukarı (adana). burda montsuz çıkamazsın dışarı. (benmi fazla abarttım konuyu?)
zen oysa ben bahçede havuç balkabağı yetiştirdimdi. manav için.
Efendim Şili’deyim ben. Colo colo kasabasında mütevazi bir hayat yaşıyorum. Sorun sabah sabah yediğim kapari imiş anlaşıldı durum.
kapari soslu köftede pek bi güzel olur…of nerden çıktı bu kapari canım çekti şimdi.
kapariyi osmancıkta yicen. gebere derler orada. o dokunmaz zen.
Türkiye’de en iyi kapari, nevşehir’de yetişir mansonilized insanı.
kavgaya mahal yok zen kardeşim ve yandaşları. söyle onlara. ben osmancığınkini severim. sana da nevşehirden koli yapar yollarım.
……………..Melek gülümsemiyor artık Öteki AnamÇekil!Çünkü “siyah ve bayaz olacak gece.”Ulaşır mı yaralı hayvan gibi bağırsamSesim bencil,sevgisiz,muhkem ev içlerine?Onulmazım.Çağcıl kentin yabanıl yitiği.Tek giysim vebalı ışıklarla melankoli,Bir redse kurtulmak bile istemem yazgımdan…NERVAL
fena oldum okuyunca…oturun oturduğunuz yerde ya!ne çakılması, ne düşmesi, ne atlaması???germeyin insanı, üzmeyin.ölüm hep merak edilir. korku basar yaklaştığında. e ne de olsa bilinmeyene yolculuk…pek düşünmemeyi tercih ediyorum uzun zamandır.
ne fena oluyon çilek…inan ki çok eğlenceliydi 🙂
37. kattan bir şey olmaz çocuğum.50. katı dene.
oldu da bitti geç kaldın genç!
ee bir dahakine dedik, herhalde.
bi daha denemeyi düşünen buyursun…
böyle bir fıkra vardı.kadının biri 50. katta sevgilisiyle beraber, sevgilisi yatalım deyince kadın fıttırıyor(ne varsa) tüm erkekler böyle diye söylene söylene bırakıyor kendini 50. kattan aşşa. iş bu yerçekimi ivmesi ilen yere düşerkene, 30 katın balkonunda birinci markalı cigarasını tüttüren zatı karadeniz temelin kucağına düşüveriyor.temel şaşkın. ben olsam ben de şaşırırım. kadın hemen benimle yatmak istermisin yollu temelin ağzını arıyor, temelde bu kelama sinirlenip, bu kadınlar niye böyle yollu hem söylenip hemi de kadını/karıyı balkondan aşşa yerçekimi ivmesinin kucağına bırakıyor…bu fıkra böyle değil, daha uzun ve daha leziz di. lakin…ben de kendimi yüksek bir yerden aşşağı bırakmayı düşünmüştüm bir zamanları. halan da intihar cazip gelir. çünkü sonu olan birşeyin başı da var sayılmaz gibin. yani var gibi görünsede yok aslında. yoksa niye cedelleşeyim diye düşünür dururdum. lakin bu sistemi kuranın bir mesajı var yollu uyarı alınca neymiş o mesaj diye söylenerek dünya yoluna çıktım. çıktım çıktım da daha bir merhalen katedemedim. halan alık alık seyreylerim diyarı…
huaryu?weraryu?
ne de güzel demişin…alık alık seyret saçmalamaya devam et…zaten bu gidişle inan bi bok anlayamazsın!anlayamassın çünkü bacak arasından bakmakla direk bakmak arasında fark olmalı…
gel…