Kapının tokmağı 2 kere vuruldu. Açınca karşısında küçük çocuğu ve ayağının dibinde duran kovayı gördü.”Kaç tane” dedi. Küçük çocuk ”istediğin boyda atmışüç tane falan bulabildim” dedi. ”Aferim, ufaklarını napacaz toplamıcaz, bırakacaz ki büyüsünler demi” dedi.Çocuk da başını sallayarak onayladı. Bir müddet kapının önünde konuştular. Vedalaşma sırasında biraz şakalaştılar sonra çocuğun saçlarını eliyle karıştırarak sevgisini gösterirken sesi titreyerek Yosun’u sordu.Çocuk el sallayarak uzaklaşırken yerden kovayı alarak mutfağa gitti.Domatesleri küçük küpler halinde doğradı derin bir tencereye döktü. Kuru soğanı da önce ikiye böldü sonra o iki parçayıda mümkün olduğu kadar küçük doğradı domateslerin üstüne attı.İki diş de sarımsak atmalıydı, onu da ekledi.Tane karabiber olmalıydı, çekmecelerin birinde buldu. Üç parmağını kavanoza daldırarak alabildiği kadar altı ve domateslerin üstüne attı.Saksıdan dört yaprak fesleğen kopardı ve onu da tencereye attı.Dünden kalan şarap şişesinin mantarını dişleri ile sıkıştırıp çekti, birazını içti kalanına şişeyi pencereye doğru tutarak baktı, bu kadarı iyiydi tencereye boşalttı.Bir tutam tuz ekledi.Kovadaki midyeleri iki eliyle beş seferde avuçlayarak tencereye koydu. İki kâse su ekledi, kapağını kapattı ve altını kibritle yaktı.Alev ayarını kısığa getirdi.Avuçlarını şortunun arkasına sürerek kurularken salona doğru yürüyordu. Dağınık duran disklerden birini aradan çekti, çalıcının tavasına koydu ve altıncı parçayı seçti.Goldberg çeşitlemeleri denk gelmişti. Sesi kıstı klafsen bu saatte kulaklarını tırmalardı.Tavana boş boş bakmaya başladı, kendi aklında kalan Yosun’la ilgili anılara bıraktı kendini.Müzik kendi kendine çalıyordu.Diskteki kalan parçalar bitince yerinden kalktı, ateşi kapattı.Su dolu bardakta duran maydanozlardan yedi sap çekti, ince ince kıydı.Kapının tokmağı iki kez çaldı, çocuk ekmeklerle gelmiş olmalıydı.Sıcak ekmek kokusu evin içini doldurdu, tencerenin kapağını kaldırdı, buhardan açılmış midyeler derin tencerenin tamamını doldurmuştu.Onları ordan alarak derin bir kaba aktardı, dipte kalan lezzetli suyu üstüne döktü ve kıydığı maydanozları serpiştirdi.Balkona çıktılar. Beraber yediler. Kalan suyuna ekmek bandılar, ekmeği de midyelerin suyunu da bitirdiler.
yorumlar
git gide yaklaşıyoruz….
nereye…………………
Yazara, direk yemek tarifi vererek rahatlamasını tavsiye ediyorum..
Banyo ve wc yazılaruna doriii….
YA LÜTFEN EN AZINDAN BAŞLIKTA KULLANILAN KELİMELERE DİKKAT EDİN!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!
makalecinin asabını bozmayın
Yalnız, muhallak mı, muallak mı karar veremedim.
maalâk bence
pbk, karar veremedin mi:) tdk’ nın linkine yer verdim bir de tartışmaya açık kalmasın olay diye yani.
yok Osmanlıca aynı zamanda..Ben düşünürken çok yönlü oluyor da..
…
pbk;…
Sen kazandın Makaleci, ben kaybettim, pastırmalı yumurtalı tavayı sana gönderiyorum..Mefkud olsa söylerdi şimdi..
evet doğrusu muallâk, tartışması bile olmaz
muhakâk
kka’sı alt yoruma düştü. pardonne mua!
@limoncello’yu harcamayın. garip bir ışığı var. henüz tam gözümüzü kamaştırmıyor. o da olacak gibi. kimbilir?yemek tarifi tadında yazıları bir sorunsal da olabilir bir zevk de. fazla abartmadıkça tadında okunur kanısındayım. fakat şu ana değin yazdıklarında nedense sonlar hep muallak bırakılıyor. onu anlamış değilim işte. vurucu birşey bekliyor insan. en azından buradaki okuyucular olarak bunu arıyoruz. kimbilir?ve yine belki de seninle uğraşmamız bundandır @limoncello nedersin? 🙂
banyo ve wc yazılarını düşünmüyor değilim harlemsaray ısrarında haklı olabilirsin ama önce düz yazıları halletmek istiyorum.şu ara yazıların sonuçsuz muhallâkta kalma sorunsalına kafa yoruyorum, makaleci kızacak yine belki ama yanlış yazdıysam öyle devam edeyim dedim bana ait bişey olur en azından.teşekkürler pillipati, umarım sizi yanıltmam, ama benden birşey olmaz, fazla ümitlenmeyin diyorum.
belki yazar bu başlığı uygun gördü. zaten yazı da muallak bir durum da yok ki doğrusu muallak olsun demi ya.
Muhâl Aklı evvel Makaleci hanım kızımız başlıkta kullanılan kelimelere dikkat edin demiş, kendisi evvela türkçe öğrensin de ondan sonra insanları tenkit etsin (:
Ayrıca müellif nokta-i nazarımda kötü bir kopanisti mükalliti.
midyeler kovadan alındıgı gibi yıkanmadanmı atıldı tencereye
”pillibebekkuyuda DİYOR Kİ, (07 Ağustos 2009 14:50)Sen kazandın Makaleci, ben kaybettim, pastırmalı yumurtalı tavayı sana gönderiyorum..”Pastırmalı yumurtalı, tavayı geri alabilir miyim..
Katılıyorum, yersiz yorumlarımızla, yazarı yazmaya teşvik ettiğimiz için yanlışı kendimizde aramalıyız bence..
🙂
fevkulbeser; 🙂 aklıevvel hanım kızımız mı? hayret! noldu, yazılarını okuyup beğendiğimiz ve çeşitli yazıların altına ahkam-yorum yazmak suretiyle tüm hafif camiası olarak( bende içlerinde) tarafınızdan radyoda çalınması üzerine şarkılar istediğimiz günler sonrası hemen hemen ilk kez teşrif ediyorsunuz, ediyorsunuz da, bana kötü bir hukukumuz varmışcasına kolaylıkla hakaret ediveriyorsunuz? şaşırdım. vardır bir hikmeti bakalım, neyse konumuza dönelim,başlıkta kullanılan kelime ile vermek istenen anlam buradakinden. dolayısıyla işaret etmesi gereken sözcük de MUALLAK oluyor. hatta örneğin, pilli pati de yorumunda yazıyı bir okuyucu olarak MUALLAK’ ta kalmak kâbilinden anlamış bunu da açıkça belli etmiş.Senin işaret ettiğin kelime sözlükte yer alan, yeryüzünde var olmuş, kimsenin yoklunu iddia etmediği bambaşka bir kelime. Anlamı diğeriyle aynı değil, buradaki başlıkta kullanılanla aynı değil yani:) televizyon diye bir kelime var mesela bu dünyada, yok demiyoruz! ama yazıdaki kullanılan senin bahsettiğin kelime değil zaten.not: hakkaten sana hakaret yakışmadı.
neden herkes kendi biliğini doğru zanar
zanma o zaman sen.
zannedersem bana bir öneride bulundunuz
bulunduğumu sanmıyorum.
sanki bir yönlendirme yaptığınızı zannettim
ben zanarsın sanmıştım.
zandıydım ama sanki sanmadınız zannettim
Akl’ı evvellik yapmasaydın hanım kızım; müneccim misin de müellifin “muallak” demek istediğini anlıyorsun? Akl’ı evvel kelimesi bak yine “cuk” diye oturdu sana.Hafif camiasıymış efendim geçin bu popülist söylemleri, siz değil misiniz benim yazılarımı anlamadığı halde tutan (: Gidin kendi kademelerinizdekilere yutturun bu sofistike söylemleri.Pillipati mevcii mevki mi de bana o da o şekilde anlamış diyorsun. Müellif bir şey demeden evvel sen aman efendim
tadında ukalalık yapamazsın. Yaparsan benim gibi biri gelir milletin gözüne sokar, ve de senin (:İşte bütün bunlar niye oluyor biliyor musunuz makaleci hanım kızım yeterince turp yemediğinizden (: Gerçi kimisi dört yapraklı yonca yiyor da hala aynı…
bu kadar absürd bir yazı daha okumadımnasıl seçiliyor ki
fevkulbeşer’ e teşekkür ederim,bu açıdan bakınca muhal kelimesinin anlamını böyle.lâk kelimesinin de birçok anlamı olabilir ama ben zamk karşılığını kullanarak bir bileşik kelime yaptım.hikayeye uygun bir başlık olsun diye.makaleci’nin ilk okuyuşta doğru kelimenin muallâk olduğunun aklına gelmesi doğal olabilir, bu nedenle uyarı yapmış olsa gerek.
teşekkür ederim limoncelli, yaklaşımımı anlayabildin, bir eleştiri ortamını anlayabildin…bu arada pilli pati harbiden de büyük mevkiidir biliyor musun! yazı-kelime haznesi-bunları kullanım şekli ve objektivitesi bakımından bu sitede adı konmamış bir onaylayıcıdır ki, hemen herkes pilli patinin konuya girmesi, yorum yazması geyiğin bile kaliteli bir şekilde yapılır olmasına verdiği şık örneklerle yorumlara güzel renkler katmasını bekler. O’ nun tatlı bir edit hâli vardır ve kimseyi kırmadan dan diye doğruyu söyler, yazım anlamında alt yapısı ciddi bir şekilde olan bir arkadaştır.
ama makaleci, yazarın rumuzunu da yanlış yazmışsınız
özür, limoncello olarak düzeltiyorum.
kayıtlara alındı
Bende bir yazı yazacam, başluk (“FUCKHARA” ) hazur hamd olsun.şu sıçaklar bir bitsin, yazumu yayumlayacam .Son bahara hit olaçak ,kapak olaçak alimallah.
yahu bizi bekletme öle sonbahara kadar.