Bır Kızılderili kız,Ay ı almış avucuna,Dost olmuş kurtla kuşla..Yüreğindeki sürgün,Bitmeyecek, savruluşundaGünler geceye dönse de,Işığı ve kudreti,Yaktığı ateşle var olacak..Güneşli günler, gördüğü aynı rüyada,Atı bekliyor karşıki ırmak kenarında..Herzamanki gibi saat 8.30 da masasına oturmuş, tüm şehre açılan penceresinden dışarıya bakarken dalıp gitmişti..Sevdikleriyle arasına kilometrelerin girmesi, bir saniyede verdiği karar neticesinde gerçekleşmişti..Tüm uzak kalmalara, istenilen yerde bulunamamalara, özlemlere, değer miydi, diye düşündü.Birşey olmalıydı, orada bulunmasının maddiyattan öte, bir amaca, bir neticeye hizmet edecek manevi bir tarafı, tarif edilemeyecek bir hoşluğu, hassas bir yönü olmalıydı..Kapısı çalındı..Tık ve tık..Ürkekçe, belli belirsiz çalınan kapı, sinmiş insan davranışının en belirgin özelliğiydi..-Gelin, dedi.Gelenler şirketin temizlik görevlileriydi. Yeni işe başlayan kişinin, aynı ülkeden olduğunu öğrenmeleri onları oldukça memnun etmiş, bundan dolayı tebrik etmeye gelmişlerdi..Biri söze başladı..-Siz de bizim ülkemiz insanısınız, bizler 20 yıldır buradayız, yabancılara kötü davranırlar, sizin gibi birinin geldiğini duyunca çok sevindik, bizim acımızı çıkarın, zeki olanımızın nasıl olduğunu gösterin onlara..Diğeri,-Biz, onlara uymayız genelde..Zaten dillerine de ilgi duymadığımız için konuştuklarını da anlamayız ama içimize atarız herşeyi, çok kötü insanlar çalışır burada..Bağırırlar, küçük görür sonra da kendilerinin açık sözlü ve direk olmalarıyla övünürler..Bizlere ihtiyacınız olduğu durumda, size yardımcı olmaya hazırız..dediler ve gittiler..Onlar konuşurken gözleri dolmuştu kadının..Aslında mutlu da olmuştu..Nereden haber almışlarsa, bu büyük binada yurttaşları gelip O’nu bulmuşlardı..Hiç tanımadığı bu insanlardaki sıcaklığı hiçbir yabancının gözlerinde görmemişti 2 senedir..Evet, doğru adrese gelmişlerdi..Hatta daha iyi bir yere gidemezlerdi. Zaten gözünü, 2 gün önce sebepsiz yere bir yabancıyı, yaka paça işten çıkaran, birlikte çalışmasının kaçınılmaz olduğu satış müdürüne dikmişti bile..Savaş boyalarını gizlice sürdü yüzüne..-Sinmemek adına, gözlerinde mor far kullanmamaya..-Yanlış yapıp ta kızarmamak adına fazla allık sürmemeye..-Hoşuna gitmeyen bir durumla karşılaştığında, sonucu ne olursa olsun, açık ve direk olmak adına, ok gibi fırlatacağı bakışları için koyu bir rimel kullanmaya..Söz vermişti..