(ben sana ne dedim, sen ne ettin!)
Üç günlük dünyada egonu öpüp göğe mi ereceksin? Sen de kıyametini göreceksin! Çok önemseme milyardan birisin. Üç beş insanınla özelsin. Değer vereceksin.(Egonu öpme ama okşa. Kıyametini göreceksin diye cennetten vazgeçme. Çok önemseme dedik yahu başkalarını kendinden önce getirme. En azında eşitle. Değer ver de hak etmeyene değil. Kendinden yeme. Kararı önemlidir.)Biri gelir biri gider derler..Resmen aşağılama. Yokluğun fark edilmeyecekse nasıl yaşadım diyeceksin?(Pes yani. Gidenin arkasından karalar bağla ve ağla mı anladın? Sana ne diim? )Her ota, otcuğa acıtmayacaksın kendini. Acı çekebilecek yanların kıymetli olacak ki dayanabilme gücü bulabilesin.(Zaten acı ile ilgili en başından becereksiz olduğunu söylemiştin. En sevdiklerini bir kez daha uğurlarken görürüm ben seni..)Bağrına taş basmakmış! Niye iyice nefessiz kalmak için mi? Avaz avaz bağıracaksın ki kederi de tüketesin. Sarkmayacak gündüzüne.. geceyi sürüklemeyi bileceksin.(Bağrına taş basma evet ama böle bağırırsan bağır mı kalır insanda. Al sana yeni bir keder daha. Gece gündüzün var mı ki ! hep uykusuzsun. Olmaz ki! )Bilmiyorsan oturup bekleyeceksin. Zamana emanet edeceksin kendini.Hayatın kendine has düzeni var işte. Muazzam mı? Sana ne?Eşek gibi kabul edeceksin. Bak bu doğrudur. Eşek gibi..Asiliğini de göstereceksin. Yeri geldiğinde tepeceksin. Tepersen devireceksin.(Aferim Zamana emanet ol, hiç bişi yapma. Yerinde say. Hayatın muazzamlığından sana ne demek , hayattan-düzenden sana ne demek değil akılsızım. Harbi eşeksin. )Susuyorsan şayet, duruşuna burdayım dedirtebilmelisin. Ağzını açtığında dinlenebilmelisin. Ayrıca dostlar arasında saçmalama hakkına sahipsin. En işlek caddede saçmalarsan elin kolun bağlı dayağını yiyeceksin. Hiç enterese etmez seçimin, deneyebilirsin.(Enterese etmez demiştim ama üzüldüm valla yüzündeki morluğa. Sen en iyisi dost ortamı dışına çıkma.)İstemek başarmanın yarısı imiş. Pardon ama yok deve. Ben hariç herkes nerde yaşıyor bu devirde? Lakin kişiliğini dilediğin gibi şekillendirebilirsin. Ayrımına erebilmelisin ; statü ile kişiliğin, akıl ile erdemin, yalan ile seviyenin, gülmek ile delirmenin…(Yuh artık. Böylesine ayrım da görmedim. Yakında senle senin nüansına ereceksin.)Denir ki : elinden geleni yapmadığın müddetçe şikayette haksızsın. Kesinlikle katılıyorum. Yalnız eksik. Yaptıktan sonra da şikayetini bildireceksin. Ha gene olmadı. Bakınız yukardaki çıkarıma: her ota…ya da eşek gibi..(Gidip sistemi sisteme şikayet edersen, hadi dokuzuncu köye güle güle. bak bura sınır ha ona göre.)..En önemlisi Morfik..Önce can sonra canan..Düpedüz yalan. cananın içinde can ve an.
Seviyorum diyorsan, iki yüreği eksiltmeden bir edeceksin. Yapabiliyorsan!
(Tuhafsın inan Morfik.En önemlisi kanun yapmışsın kendine.Yiğidi öldür ama hakkını ver demişler. Gerçi ben bu lafa da gıcıktım. Öğreti alışkanlığı işte. Hemen anladın gözlerinden belli. 🙂 Öldürmeden ver yiğide hakkını, öldürürsen bir halta yaramaz.Yolunda devam. )Şimdilik bu kadar..mı?Unutmadan ideal insan zırvalamalarına aldırma. Kırılganlığına kalabalık çok gelir. Birey olmak cesaret gerektirir ama iyidir. Toplumu barındırma bünyende, bırak. Ustalaşma kendini örtmekte. Sen sen ol yeter .Ve son olarak ; bırakma tebessümünü-oyunlarını, inat et yaşlılığa.. Hatırla;‘ Yaşlandığımız için oyun oynamayı bırakmayız. Oyun oynamayı bıraktığımız için yaşlanırız.’Bunları uygula gel. Anlatacaklarım var daha. Aşama aşama, olmaz bir anda.İyi bak sağlığına. Sağlık yoksa dediklerim palavra.(İdeal insanlar gibi zırvalama. İlk geldiğinde dinlemesini bilirdin. Cesaretini bana mı gösteriyorsun?Git katıl oyuna. Sen kendi oyunlarını unut, yaşlan dur.Sağlık mağlık da palavra, ölüm diye bir gerçek var ya ! Tüm söylediklerim palavra. )
yorumlar
mükemmel demek istiyorum…
eline sağlık morfik!!
teşekkürler ..
Kötü bir yazı yazdığını görmek mümkün değil, biliyorum:))
Uygulayabilirsin helal sana :))
emin ol çokkk. 🙂
astral’a demiştim. kelebek araya girdi. 🙂
bende yanlış yazmışım,uygulayabilirsen, helal sana :))
henüz teori aşamasında..
morfik teorik bilgilerine hayranım:))
senin de bilirttigin en zoru bu:))
ööle..
ama orada bir sorun var, iki yuregi eksiltmeden bir etmek icin ,iki yurekte bunun bilincinde olmalı,tek taraflı olmaz bu:)
ööle.. 🙂
öööle demekle olmaz bu isler:)
ööle.. 🙂
ah morfik ,gec bakalım dalganı:))
dalga geçmiorum.. :(öyle yani..
bal gibi dalga geciyorusun:)ne demek öyle yani :)haklısın, dogrusun,bence de oyle demek yerine,ööle diyorsun:))
bu yazı çok iyi geldi bana..yazara tebriklerimi sunarım..ellerine sağlık.
beğenen tüm arkadaşlara teşekkürler…
ilac gibi geldi demek,zaten yazarda bunun icin yazmıstır heralde,millete ilac olsun diye:))bana da iyi geldi, morfikin yazıları hep boyle:ilac gibi
photo3n,bak canikom, sana şöşe izah edeyim, anlayamadığın şeyleri anlamak için fazla uğraşma oldu mu kardeşim…
tamam kardes:))
aferin …
Morfik dün gece bunun içinmi uyumadın. zzzzzoort. Dede yazdı kesin bunları. Kandırma milleti söyle doğruları. Adama gece gece o kadar yazı yazdırmaya çalışırsan tabi mefta olur. Sen varya sen 🙂
O yazmadı diyorum hoca tebrik mebrik etme 🙂
(Çok sanseyşınıl oldu demi. Boşver dede öldü bari morfik kalsın :))-yok canım şaka, şaka
on yıl sonra gel bücürük.şimdi anlamaman normal.bak sana bu durumu bi şiirle açıklayam. :)Ali Poyrazoğlu yazmış….**’Şunları bir araya toplayayım.Bir güzel muhabbet edelim’ diye düşündüm.Mutfak işinden de anlarım.Donattım sofrayı.Bayağı uğraştım.Hepsinin, ayrı ayrı ne yemekten, ne içmekten hoşlandığını iyi bilirim.Bayağı da para gitti.Birinin yediğini öbürü yemez.Ötekinin içti ğini beriki içmez.Dört kişilik sofra kurdum.Mumları da yaktım. Bak hepsi, Erick Satie severdi. Hatırladım.Müziği de ayarladım. Geldiler.20 yaşında ben, 35 yaşımda ben, 40 yaşımda ben ve bugünkü ben dördümüz.Birden yirmi yaşımı, otuz beş yaşımın karşısına oturttum.Kırk yaşımın karşısına da, ben geçtim.Yirmi yaşım, otuz beş yaşımı tutucu buldu.Kırk yaşım ikisinin de salak olduğunu söyledi.Yatıştırayım dedim.’Sen karışma moruk’ dediler. Büyük hır çıktı.Komşular alttan üstten duvarlara vurdular.Yirmi yaşım kırk yaşıma bardak attı.Evin de içine ettiler. Bende kabahat.Ne çağırıyorsun tanımadığın adamları evine.:)))
• Issız bir gece daha. Ben yine hayalimdeki kayıp kentin sokaklarındayım.Kayıp kentin ortasında kayıp bir ben.Kaybolan bu ben beni nasıl bulacak. Yollar uzun ve dar.Geceyi aydınlatan sokak lambaları.Sessizliğin sesi ürpertici.Duymak istemiyorum, kulağımı kapatıyorum ama yine de işitiyorum.Kayıp kent ; Hem çekicisin hem ürpertici. Nasıl kayboldun bir dertleşebilsek.Yürüyorum.Belki karşıma ben çıkar diyar.Gökyüzü kapkara yıldızlar bile kayıp.Sessizliğin sesi kulaklarımda.Ay kayıp. Ben kayıp. Kent kayıp.Kayıp kentte arıyorum kendimi.Aklım kayıp.Ey kayıplar kentinin sahibi bir ses versen de yolum aydınlansa.Sessizliğin sesi kulaklarımda.Korkuyorum.Yol uzun ve dar.Beni nereye götürüyor ayaklarım bilmiyorum.Ey kayıplar kentinin sahibi bir ses ver.Korkuyorum.İşte ileride bir ışık.Sessizliğin sesi kulaklarımda.Işığa doğru yürüyorum.Belki ben orda, kim bilir. Belki kentin sahibi orda.Korkuyorum.Ayaklarım ilerlemiyor. Duruyorum.Neden bilmiyorum ilerleyemiyorum.Ey kayıplar kentinin sahibi bir ses ver.Korkuyorum.Ensemde başka sesler. Sessizliğin sesinden de korkunç.Çırpınıyorum. Ama bir adım bile kımıldayamıyorum.Işığa gitmek istiyorum.Lütfen yardım et kayıplar kentinin sahibi korkuyorum.Lütfen yardım et.Ve gözlerimi açıyorum. Sabahın ilk sesiyle.Geride bıraktığım kent yine kayıp, ben yine kayıp
iki yüreği eksiltmeden bir yapan var mı? hiç sanmıyorum umarım ben yanılırım.karışık ama güzel ifadeler.
püff
NO COMMENTTT!!
@results, puflamaya devam :))