Yaz aylarının vazgeçilmezidir karpuz… Sıcak günlerin 1 numaralı kurtarıcısıdır. Onsuz bir yaz düşünülemez. Yazlıkçıların en büyük gözdesidir. Kıra bayıra pikniğe gidildiğinde hiç eksik olmaz karpuz. Hatta göl veya nehir kıyısına gidildiğinde buz gibi suya konur, çatlayana kadar soğutulur, sonra da afiyetle yenir.

Karpuz çeşitli milletlerce çeşitli hallere sokulmuştur. Hüzünlü birşeydir aslında karpuz olmak. Herkes eller sizi.Almadan önce elinde hoplatır, vurur birkaç kez.Olup olmadığına bakar.Eğer istenen ses gelmediyse bir kenara itilir karpuzcuk.

İşte resimde görüldüğü gibi Japonlar da acımamış, plastik kabın içerisinde zorla bu karpuzcukları üretmiş. Bu gırgır karpuzcuğun tadı çok güzel olmamakla beraber bir de 60 YTL civarında satışa sunulmuş. Karpuz lezzetini güneşten alır, sen onu alır kare kaba koyarsan, güneşsiz ancak kabak gibi olur…

Çekik gözlü Japonlar küp karpuz yapa dursunlar, Çekik gözlü çinliler yememiş-içmemişler işi sanata dökmüşler.E bakmışlar 60 YTL demişler bu yenmez, bunu işleyip pahalıya satalım, biz kalabalık milletiz para lazım. Bu sayede karpuz sanatı ortaya çıkmış. Karpuz uzak doğu ülkelerinde çok değerli bir doğum günü hediyesiymiş. Çünkü çok pahalıymış.

Onlar birbirlerine doğum günlerinde hediye ede dursunlar, karpuz sağlık için de çok faydalıdır. Bir kere karpuz en eğlenceli diyet meyvesidir. Ama arkasından doğurduğu tuvalet ihtiyacı da ayrı bir işkencedir. Karpuzun kalın bir diliminde diliminde 664 miligramın üzerinde potasyum bulunmaktadır. Görülen Bu miktar bir muzun veya bir bardak portakal suyunun içerdiğinden daha fazladır.karpuzun 1001 derde deva olduğu şu linkte de belirtilmiştir. linkİşte böyle birşeydir karpuz. Bir diliminde ağzınıza dolan dayanılmaz tadıyla hepimizin vazgeçilmezidir. Yanında peynirle mükemmel bir uyum gösterir. Kavunla kardeş olduğu söylense de tutamaz bir dilim karpuzun yerini hiçbirşey…