Carambola
Carambola

Geçenlerde müstakbel kız arkadaşım olarak gördüğüm şahıs, ilk defa gittiğim evinde bana son derece güzel bir (söylemesi ayıp) lazanya yedirdikten sonra, bu güzel akşam yemeğini “sana meyve soyayım mı? yer misin?” diyerek hafızamın son derece namüstesna bir yerine koymaya kararlı olduğu sinyalini verdi. Ben “tabii” nidasıyla gayet mutlu bir şekilde kanepede yamsılıp kumandayı elime alarak “bölgemi belirleme” pozisyonuna geçerken, o da mutfağa doğru yola koyulmuştu (mike hammer romani gibi oldu, pardon).Birkaç şıngırtıdan sonra elinde bir sepet ve 2 kişilik servis olan büyükçe bir tepsiyle geldi, yanıma oturdu ve sepetten ne olduğunu anlayamadığım birşey alarak meyve bıçağını bunun kafasına dayadı. Daha önce bir sürü yerde değişik evsafta sebze-meyve görmüştüm, fakat çaktırmadan uzun uzun incelesem de, o elinde dilimlemekte olduğu şeyin ne olduğunu anlayamadım. “Herhalde muşmuladır” dedim içimden, muşmula görmüşlüğüm yoktur, bizim eve hiç girmedi ama sarı renkte, ekşimsi bişi olduğunu biliyorum. Da, yıldız şeklinde olduğu bahsi hiç geçmemişti. “Kesin bi faydası falan vardır bunun” diye düşündüm, bu arkadaş da bööyle “sağlıklı yaşam”ayı distür edinmiş; muhabbeti geçmişti birkaç sefer; o yüzden bir anormallik sezmedim. Kadın bana yemek yedirmiş, meyve soyuyo, üstelik benimle aynı tempoda içki içebiliyo; “ne verirse ye euqon, kurcalama” dedim kendi kendime :)Derken bitirdi, tabak içerisinde önüme şöyle (resimdeki gibi) bişi koydu.Ne olduğunu anlamadım tabii, ‘lan’ dedim ‘bu benle kafa buluyo olmasın?’ bu hamur işi değişik bi tatlı falan mı acaba? Bende öyle tuhaf tripler yoktur, direk sordum “bu ne yahu?” diye.-“CARAMBOLA”Dedi. O da nesi? Anlattı; efendim okyanusyadan, ekvatordan geliyormuş bunlar. Şöyle faydası varmış, böyle güzelmiş, en son kendisinden hiç beklemediğim bir şekilde “bu ara herkes bundan yiyor” da deyince, açtım ağzımı yudum gözümü. Belki de “faydasını bilen herkes bundan tüketiyor” mahiyetinde iyi niyetle sarfettiği cümleye binerek kızcağızı eşşeğin gerisine soktum soktum çıkarttım. Üzüldüm sonra tabii. Eve gelip internetten bilgilenmeye çalışırken üzüntüm bir kat daha arttı. Meğersem zenginmiş de kadın. “Posbıyıklı kayınbabamın düğün hediyesi olarak holding otoparkında ‘Genel Müdür’ yazılı yeri gösterişi”, hayalimi fade-outla terketti.Neyse… Önümüze bakacaz artık…