Önceleri aklıma hep onun bakışları gelirdi. O bakışlarla karşılaşmak için otururdum televizyonun karşısına. Onun beni görmediğini bilmeme rağmen; belki 1984’teki gibi “Telescreen”ler icadedilmiş olabilir diye düşünmeden de edemezdim.Sanki heryerde o anons var; “3079 Winston Smith……” diye kulaklarımda çınlıyor gibi. Ama konumuz bu değil, o ilk etkilendiğim bilimkurgu roman olmaktan öte gidemedi zamanla.

Önce Smallville dizisinde Lana Lang oldu dikkatimi çeken, Clark Kent olup neredeyse her bölüm hayatını kurtarmaya adadım kendimi.Ama zamanla dizinin etkisini attım üzerimden. Derken yepyeni biri ile karşılaştım. Atmosfer dışında yapılan bir deneme sırasında; Kurt Deliği ( Solucan Deliği olarak da bilinir) Galaksinin öbür ucuna giden biri oldum. Orada karşılaştığım kişi ise Aeryn Sun isimli güzel bir Peacekeeper hatunuydu.

Orada Ka Dhargo, Zhaan gibi iyilerle arkadaş oldum. Rygel gibi bir “Dominor” ile tanıştım. Hatta Peacekeeper’lar ile Scarran’ların savaşlarına tanık oldum. İçinde bulunduğum geminin adı “Moya” idi.Bir müddet oralarda oyalandıktan sonra, dünyaya döndüm tabii. Bu arada dünyada bir tane Yıldızgeçidi (Stargate) bulunduğunu, bununla galaksiler arası seyahatlerin daha kolay yapıldığını öğrenip; önce SG1‘e katıldım, ardından da Atlantis Görevi için çağırdılar beni. burada Wraith’lere karşı yapılan savaşlara katıldım. Onların dünyayı istila etmelerini engelledim.

İnsanların enerjilerini emerek beslenen Wraith’lere karşı savaşımda en büyük yardımları ekibimden aldım 🙂 Teila, Ronon, Mckay, Dr. Weir bunlardan bazıları. Tabii ara ara yardıma gelen “Asgaard”ları da unutmamak lazım.

Bir ara baktım ki; dev gibi bir gemideyim. Önceleri ne olduğunu anlayamadım, ta ki Cylon‘ları görene kadar. O zaman anladım nerede olduğumu; Battlestar Galactica‘nın içindeymişim meğer.Bununla da yetinmedim tabii galaksileri gezip dolaşmaya devam ediyorum, dünyaya ise ara ara uğruyorum. İdare edin beni görev çağırıyor. :))Bakalım bu anlatımımı beğenecek misiniz? Bilimkurgu dizilerinin hayranı olrak onlara yer vermek gerektiğini düşündüm.