“İyi başlayan iyi gider” diyor Kusturica.
Çok hoşuma gitti, çok. Artık seninle ilgili mottom bu aşkımmm, ruhum, ömrüm.Senin beni sevmen hoşuma gidiyor. Hatta senin beni çok sevmen hoşuma gidiyor. Hatta sen beni birazcık az dahi sevsen cıngar çıkartırım. Tek bir gün için bile bu hakkın yok. Benim de yok. Her gün seni çok çok seveceğim. Sonsuza kadar beni çok, çok sev.Ruhumun huzur kaynağı. Seninle yemek yapmayı sevdim. Şimdi her şeyi seviyorum. Evi toparlamayı dahi sevdim.Neden? Sen geleceksin, bir bakıma sana hazırlıyorum ya, ondan bana zor gelmiyor. Makineye çamaşır atarken sevgi dolu atıyorum, var mı böyle bir şey? “Ne alaka?” diyeceksin. Çünkü senin çamaşırların var. BUndan güzel bir şey mi var…Kahvaltılar muhteşem, seninle geçiyor. Sen çay koyuyorsun, ben senin sevgi dolu davranışlarını ve sabah sabah ne kadar güzel göründüğünü izliyorum.İzliyorum ki, ruhumda kal diye. Gün boyu aklımda eşsiz sevgi dolu bakışların kalsın diye bebeğim…Annenin evine gittin, uzun uzun telefonda konuşuyorsun benimle; oysa yeni çıktın yanımdan. Bu öyle hoş, öyle eşsiz ki… Demek ki, doymamışsın bana.Hoş, çok hoş. Ömrümsün sen benim. Aydınlığım. Dünüm, bugünüm, yarınım. Seninle sıcağım, sensiz üşüyorum. Hep diyorum, ‘Ben seninle iyi değil, çok iyiyim.’ Seni seviyorum.