Irak’tan PKK’ya: Ülkeyi terk et 18 Ekim 2007Irak Dışişleri Bakanı PKK’nın ülkeyi terk etmesini istediIrak Dışişleri Bakanı Hoşyar Zebari, “resmi taleplerinin PKK terör örgütünün topraklarından çıkması olduğunu ve bu örgütün daha fazla sorun getirmesini istemediklerini” söyledi.Zebari, Reuters haber ajansına verdiği demeçte, “Bu örgütün, Irak hükümetinin ya da kuzey Irak’taki bölgesel yönetimin onayıyla topraklarında bulunmadığını” ifade etti.”Kesinlikle ve hiç şüphesiz resmi talebimiz Irak topraklarını terk etmeleridir. Zaten çekmekte olduğumuz sorunlardan daha fazlasını getirmelerini istemiyoruz” diyen Zebari, Irak’ın kuzeyinin istikrarlı bir bölge olduğunu ve bu bölgenin istikrarını tehdit etmenin hiçbir partinin ya da tarafın çıkarına olmadığını söyledi.Hükümetin terör örgütü PKK’ya ayrılması için süre verip vermeyeceği sorusunu Zebari, “Mümkün olan en kısa sürede” diye yanıtladı.TBMM’de tezkerenin kabul edilmesiyle ilgili olarak hükümetinin “rahatsız olduğunu” belirten Zebari, “TBMM’nin bu kararının, özellikle Türk ordusuna başka bir ülkenin egemenliğini ihlal etme yetkisini vereceğinden, Irak-Türkiye ilişkilerine yardımcı olmayacağı” ifadesini kullandı.”Irak hükümeti bu tür bir karardan rahatsızdır” diyen Zebari, “Bu izin, Irak’ın ensesinde, birliğinde ve egemenliğinde asılı bir kılıçtır ve biz bunu ciddiye alıyoruz” diye konuştu.IRAK’A ÖCALAN TAKTİĞİÖcalan’ın Suriye’den atılmasında da benzer bir süreç yaşanmıştı. 16 Eylül 1998’te Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Atilla Ateş’in Suriye sınırındaki Hatay’ın Reyhanlı ilçesinden yaptığı konuşmada şöyle diyordu:”Suriye gibi komşular, iyi niyetimizi yanlış tefsir ediyorlar. Apo denen eşkıyayı destekleyerek Türkiye’yi terör belasına bulaştırdılar. Türkiye iyi ilişkiler konusunda gerekli çabayı gösterdi. Türkiye beklediği karşılığı alamazsa, her türlü tedbiri almaya hak kazanacaktır. Artık sabrımız kalmadı.”Ardından Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, “Suriye, Türkiye’ye karşı açık bir husumet politikası izlemektedir. PKK terör örgütüne aktif destek sağlamayı sürdürmektedir. Tüm uyarılarımıza rağmen hasmane tutumundan vazgeçmeyen Suriye’ye karşı mukabelede bulunma hakkımızı saklı tuttuğumuzu, sabrımızın taşmak üzere olduğunu bir kez daha tüm dünyaya ilan ediyorum” diye konuştu.Dönemin Başbakanı Mesut Yılmaz’ın “Suriye’ye karşı Birleşmiş Milletler yasasının 51. maddesi bize meşru müdafaa hakkı vermektedir” sözleri, Suriye’ye karşı izlenen politikaya bir nevi son noktayı koydu.Bu olayların ardından Öcalan, Şam Havaalanı’ndan 9 Ekim 1998’te normal bir yolcu uçağı ile Atina’ya hareket etti. Türkiye, Öcalan’ı adım adım takip etti.Ve son olarak 16 Şubat 1999’da Kenya’da yakalanarak Türkiye’ye getirildi.