Evet, benim gözlemlediklerime, deneyimlerime, düşüncelerime göre cellat-1 ilgisizliğin ta kendisi. Nasıl mı? Anlatayım…Kadın zaten özü gereği duygusal bir varlık. İncedir, düşüncelidir, ilgilidir, çoğu kişiye saçma gelebilecek bir çok şeye ağlar, fazla ağlar, kolay incinir..Kadın zaten bu ve buna benzer yapılar barındırıyorken aklını-mantığı (hele hele aşıksa) ilişkinin herhangi bir yerinde çok ta fazla ortaya çıkarır diyemeyiz. Kadın ilişkisinin her aşamasında ilgi bekler. Ama her! Tanıştıkları hafta, 6 ay-1 yıllık mutlu dönem, sıkıntıların başladığı dönem, evlilik zamanı, doğumdan önce-sonra, hatta regl zamanı. Erkek ise bu ilgi dediğimiz durumu başlarda pekala güzelce gösterir kadına. Bir tatlı sözler, mesajlar, yemekler, iltifatlar.. En , en ,en fazla süreceği dönem 6 ay olsun. (Normal /sıradan bir erkek daha kısa sürede sıkılmıştır bile bundan-aslında kadının kendisinden..)Peki ilgi azalmaya başladı mı ne oluyor?1-Kadının şikayetleri artıyor, adam deliriyor. Kavgalar çok ama çok artıyor.2-Kadın adamla olan özel ilişkisi hariç olan adamın tüm ilişkilerine burnunu sokmaya çalışıyor. Her yerde olmaya çalışıyor. Göt biti oluyor bir anlamda.3-Kıskançlıklar çok ama çok artıyor. Çünkü kadın bu ilgisizliğin altında bir bit yeniği olduğunu yada bu ilgisizlik yüzünden bir boklar olacağını düşünmeye başlıyor.(3 aslında 2 nin de sebebi gibi..)Erkeğin aslında kadını ve dolayısıyla kendini mutlu etmesi gerçekten kolay. Kadınıyla buluşmadığında varolan kırgınlığı azaltmak için 2 tatlı söz etse, yada geri bildirimleri (kadın hatalı bile olduğunda) ılımlı cümlelerle yansıtsa, inanın bu ilişkiler güllük gülistanlık olur. (kadınlar küçücük şeylerden bile mutlu olabilcekleri bir pay mutlaka çıkarırlar- ama bkz. erkekler asla azla yetinmez..) Ama heralde erkeklerde kadının şımarması korkusu var. Evet kimi şımarır, kimi şımarmaz, ama onu da bunca yıllık hayatlarındaki tecrübeye göre anlamaları gerek değil mi? (yani aslında erkeklerin yarattığı bahaneler hep sudan..)Birde şeçeneklerin bolluğu, erkeğin doyumsuzluğu yani ıssız adam psikolojisi varki o da 2. cellat olsun, bir dahaki yazıda anlatılsın…