O sabah işe geç gelmişti. Sağa sola fazla bulaşmadan yapılacak işlerini bitirip hemen gidecekti ki..Odasında bulunan klimayı dağıtmış tamirciyle karşılaştı.-Kolay gelsin, siz işinize bakın ben yokmuşum gibi, dedi ve başladı telefon görüşmelerine..Çaktırmadan sekreterin yanına gidip,-Haftasonu ya da ben yokken gelseydi tamirci, ne çağırdınız şimdi, dedi.Sekreter, periyodik bakım olduğunu mecburen haftaiçi gelmek zorunda olduklarını söyledi.Tekrar odasına döndü, sağolsun müşterilerden biri bir kutu getirmiş, masasının üstüne bırakmıştı. Hemen açtı. Mis gibi baklava..Tamirciye,-Baklava buyrun, dedi.Tamirci aldıkça alıyor, büyük bir iştahla neredeyse bütün kutuyu bitiriyordu.Kadın İçinden, herhalde çok seviyor, dışından ”Maşallah”, dedi.Adam gücenmiş olacaktı ki, hemen frenledi kendisini.Kadın istemdışı çıkan ”Maşallah” ı toparlamak için,-Aa lütfen, buyrun buyrun diyerek, ısrar etti..Patavatsızlığından dolayı kızdı kendine, o kadar mahcup oldu ki, adama çay da söyledi.Adam, ”kusura bakmayın” diyerek koca takma dişleriyle sırtlan gibi bakıp, masada bulunan kolonyadan da istedi..Kadın, sert bir şekilde ”hayır” dedi. ”Hayır hayır”Tamirci kaskatı kesilip oracıkta donmuştu. Sanki hayatındaki ilk ”hayır” ını duymuş tuhaf tuhaf, bakıyordu kadına..Kadın,-Size demedim, telefona hayır, lütfen buyrun, dedi ve kolonyayı adamın alacağı şekilde masaya bıraktı.-Pardon ya, meşguldüm, buyrun lütfen, dedi..Bir ara genel müdürün odasına gitti, tam dönerken tamirci çıkıyordu ki, kadına;-İyi günler hanımefendi, iyi çalışmalar, baklava için teşekkürler, dedi..-Rica, dedi.Adam giderken çok mahsunlaşmıştı, herhalde baklavadan olsa gerek, tatlı tatlı gülümsüyordu..Aradan fazla geçmeden tüm şirketin, tamirci kılığında giren 3 kişi tarafından güzel bir şekilde soyulduğunu öğrendi. Cep telefonları, paraları ve kredi kartları gitmişti.Kadın ”buyrun” dedikçe, tamirci yani adam yani hırsız, herşeyi bir güzel toparlamıştı.O gün bu gündür baklava yerken hep eli titredi..Ve bir hırsıza ”Hayır” dendiğindeki yüz ifadesini hiç unutmadı..
yorumlar
hmm!
çok eğlenceli bir yazı
Bence de çok güzel elinize sağlık…
Uzun zamandır hikayelerini görmüyorduk pbk. özlemişim.
Pbk, yaşanmış bir hikaye sanki ne dersin?Her ne olursa olsun aynı akıcı dilini kullanman çok lezzetli olmuş. Kolay gelsin.
Calikusu. Best, Fatima cok sagolun..Super Hero, ben hep yaziyorum, gormuyorsun sanirim.Ivan, aynen ikrami severim.. Tesekkurler.
walla görmüyordum, o zaman kabahat bende. kusura bakma.
ben de özledim.. ben de..
Super Hero, oyle iyi ceviriler yapiyorsun ki, affedildin..Morfik, ozlemek en guzel duygu..
pbk valla o kadar güsel bi hikaye olmuşki anlatamam
Bu cok ilginc bir hikaye, gerisi de var aslinda..Calinan teledon 5 yil sonra bana geri dondu..Hirsizi tespit etmek uzere bilgisayardaki resimlere falan baktim..Simdi herkes sanaldaki sapiklar hirsizlar ve hastalar uzerine yazilar falan yaziyor ama aslinda tehlike heryerde demek istedim..
Kalemine sağlık, güzel bir yazı olmuş.
oh be hem soygun yapmış,üstüne de baklava yemiş ohhh…Çok güzel ve esprili eline sağlık..
Şıkır şıkır bir yazı olmuş..
Yazilarim begenilince cok mutlu oluyorum, cok mersi arkadaslar..
defalarca okusam sıkılmam 🙂
Inanir misin ben kendi yazilarimi defalarca okuyorum..
Ben de senin gibi yazsam, kendi yazılarımı defalarca okurdum..
Cok tesekkurler iltifatlarina..
pillibebekkuyuda DİYOR Kİ, (31 Mayıs 2011 13:42)Bu cok ilginc bir hikaye, gerisi de var aslinda..Calinan teledon 5 yil sonra bana geri dondu..pbk devamınıda yazsana o zaman çok güsel olur
Seni mi kiracagim, hemen devam ediyorum..Cok sasiracaksin, devamina..
lütfen, biri bana hayır demeyi öğretsin:)))))
Hikayede bir hirsizlik olayi anlatiliyor, ayak yerine cicek mi koysaydim 🙂
ben bu ayak olayına hala mana veremedim, hırsız ayak fetiştimiydi ne ayak bu anlamadım.