Yanlızlığı sevmiyorsan,Eski sevgilinle konuşma cesareti bulamıyorsan,Demek istediklerini bir türlü söyleyemiyorsan,İçeceksin.Dünyadan kesmişsen umudu,Süresi 24 saate çıkarılmışsa meskün mahallelerde ağlamanın,Şarkılar yakmıyorsa içini,İçeceksin.Rakı,şarap,bira,vodka,Kadehlere doldurarak,Alıp karşına geçmişini,Söve söve içeceksin…Sevgilinden darbe yemişssen,Hayattan hep darbe yemişssen,Bugüne kadar hiç içmemişsen,Bundan böyle;İçeceksin!
yorumlar
Töbe töbee… Yassah hemşerim yassaah.
Haklısın. Alkolik insanlar gerçek dünyanın acımasızlığından uzak olurlar. Burunlarının dibini görecek halleri yoktur çünkü. O yarı uykulu hallerinde dünya yansa oralı olmazlar. Mutlu mesut yaşayıp giderler. Tabii yakın çevrelerindekiler için aynı durum sözkonusu değildir. Onlar için hayatın en büyük acımasızlığı alkolik bir yakınları olmasıdır çünkü.
Şiirde Alkolik insanlardan bahsetmiyor Sn.Mavilikler.Yerli yerinde adabıyla içen insanlardan bahsediyor aslında. Ha siz tutup da şiirin hiçbir yerinde böyle birşeyden de bahsetmiyor diye çocukca sidik yarışına girecekseniz o ayrı.Ayrıca pekala içen insanlar da burunlarının dibini görüp, dünya yansa umutlarında olmayacak değil, dünyanın kaderini değiştirecek duruma ve karaktere de sahiptirler. Ayrıca çevresinde kimse kendisine alkolik diye yaklaşmamış yaklaşanda halt etmişlerdir. (bkz. Atatürk.)
Evet, alkolik insanlardan bahsetmiyorsun. Ama sen adabıyla içen değil, alkol kullanmayı bir yaşam tarzı haline getirmeyi düşünen birinden söz ediyorsun. Yani şiir kahramanı alkolik olmasa da alkolik olmaya aday biri.
Hah işte tam tahmin ettiğim gibi bir yorum yazdın aslında önceki yorumumda da bahsettim bile bile lades bu olsa gerek. Neyse Aslında konuyu uzatmaya gerek yok. Ne biliyim, arama seçeneklerini kullanarak başka alkol içeriği bulunan yazılara yönelip o yazılarda da biraz vaaz verin, ne biliyim Cübbeli Ahmet Hocayı falan izleyin. Nasıl olsa sizden toplu taşıma araçlarında,sosyal ortamlarda vs. heryerde var ve ben, (bakın özellikle ben diyorum) gerçek hayatta ne kadar sizlerden varsa hep bana denk geldiğini düşünen bir tipim ve sizin gibilerle uğraşmaktan hem sıkıldım , hem de artık gerek olmadığı düşüncesindeyim. O yüzden sanal ortamda da sizinle uğraşmak istemem. Ben bu tip yazılar yazarım , beğenmezseniz okumazsanız, yorumlamazsınız olur biter. (Aç parantez şunu da söyleyim sizin gibilerin düşüncesini artık okuyabildiğin için belirtiyorum ; eleştiri kaldırmıyorum değil sadece sizin gibilerle uğraşmaktan sıkıldığımı yineliyorum.) Üzülerek tekrar birşey yazmanız durumunda size cevap vermeyeceğimi de bilmenizi isterim.Saygılarımla.
Zkud, öncelikle bana verdiğin karşılıklarda saygılı üslubunu özenle korumaya çalıştığın için teşekkür ederim. Senin ricanı kırmayacak ve bir daha asla rahatsız etmeyeceğim seni. Son kez düşüncelerimi yazmak istiyorum. Sonsuza dek susacağım sonra. Aklına estiği an alkol tüketmeyi, zilzurna sarhoş olmayı savunmakla Atatürkçü olmak çok ayrı şeyler… Tıpkı benim gibi sülalesinde çok sayıda alkolik olan, bu nedenle de alkolün zararlarını, hayatları nasıl cehenneme çevirebildiğini çok yakından bilen biri olmakla, Cübbeli Ahmet Hoca fanatiği olmanın çok ayrı şeyler olması gibi… Yani ben de senin kadar hatta senden de fazla Atatürk’ü sevebilirim (ki çok da seviyorum). Alkole karşı olmam; Atatürk’e değil alkolün fiziksel ve ruhsal zararlarına karşı olmamdan kaynaklanıyor yani. Haddimi aştığımı kabul ediyorum. Sonuçta senin sayfan burası, ev sahibi sensin. İzinsiz girip canını sıkacak şeyler söylediğim için kusura bakma. Ama sen de beni Cübbeli Ahmet Hoca gibi bu dünyadaki en nefret ettiğim insanlardan biriyle aynı kefeye koydun. Bu da benim canımı acıttı. Ödeşmiş olduk. Hoşçakal!
Yılmaz Erdoğan’ın Neşeli Hayatlar filminde bir sahne vardı. Uzun zamandır ağzına içki koymayan Yılmaz Erdoğan sonunda bir gün üzerindeki sıkıntılarla baş edemeyip yine içer ve eve sarhoş gelir. Karısı “Şu zıkkımı içince her şey düzeliyor değil mi?” diye sorar. O da, “Hayır, hiçbir şey düzelmediği için içiyorum.” der.Aklımda kaldığı kadarıyla yazdım. Kelime kelimesine dememiş olsalar da bu anlama geliyordu.
aksırana, tıksırına değin içeceksin…
Hayat alkol ve seksten ibaret değildir.
Ailesinde baba ya da ana modeli cok icki icmisse, icki gorunce korkan cocuklar icin de psikologlar tedavi oneriyorlar..
Hayat bana güzel.
İçkiyle alakam olmamasına rağmen yazını samimi buldum Zkud; ama şarkılar gerçekten de içini yakmıyor mu? İçkiye eşlik edince de mi yakmıyor.. Orayı anlamadım.
sırrı burda zaten sorduğun soruya bak!çöz çözebilirsen..
şu mısra gözüme batıyor, yılmaz erdoğanın sesini duyuyorum okurken.._iç,_yarasın.