daha henüz sınavdan çıkmış ; üstüne bir ders daha dinlemiş ve uykusuz olan fakat buraya yazmakta azimli de olan biri olaraktan, konumu “bazıları hep çok çalışır; bazıları hep yan gelir yatar fakat sonuçta kimin iyi şeyleri iş bazında yaşayacağı şansa kalmış” adlı hipotezim üzerine seçiyorum.

tüm zamanlarım boyunca okul hayatımda hep çok çalışan ve parlak bir öğrenci olmuşumdur. dersenki bunun sonuç olarak mezun olduğunda ve mesleğini yapmak için iş seçme konumuna geldiğinde sana ne gibi faydaları oldu……ımmmm……hiç…fakat bu benim o anda fark ettiğim ve hayal kırıklığına uğradığım birşey değildi…çünkü bunu üniversiteye girdiğimin iki sene sonrası zaten anlamıştım ve üniversite adaylarını stresler içinde görürken onlara öğütler vermek istemişimdir: “bu kadar yıpranmak aslında geniş delikli bir süzgeçte tortu bırakmaya çalışmak kadar acı verici ve bir bakıma *sonun* başka şeylere bağlı olduğunu” ..peki fark ettiğim neydi(birkaç satır üsteki): lise sonda ölesiye çalışıp çok yüksek puanlı bir yere girmek yerine zengin ve geniş bir eş dost efratına sahip bir babadan doğmayı tercih etmek her zaman iyidir, ilkesi…. saha ( arazi ) da çalışmak istemiyor ve direk koltuklu sıcak odalarda bir işe başlamak istiyorsan daha 20 yıl sürünmen gerek…. benim üniversite de ya da çevremde de arkadaşlarım hep çok çalışan insanlar oldu…fakat biraz geç olsada bir gün geldi ve fark ettimki “aaa!! bazıları hep yan gelip yatmış” yani ilkokul+orta+lise falan bunlarda akşamları sadece ödevlerini yapıp üniverste kazanan ve orda da işte bir şekilde bitiren ve sonuçta da iyi işler bulan insanlar senden bir eksik değil…ee o zaman eziyetin karşılığı nereye gitti..anladımki hiçbir önemi yokmuş bazı yersiz çekilen acıların..yani 18li yaşlarda daha çok eylenmek belki de daha +lar getirecekmiş……