Bazen acayip hırslanıyorum. Sonra şu hırs geçmese de işe yarasa diyorum.Birlikte hayalleri kurup sonra da bana kazık atan insanların hayallerini -Google da nereye baksam karşıma çıkmasıyla- gerçekleştirmiş olduğunu öğreniyorum.Elimde olmadan bir araştırmayla gerecekten gerçekleştirmiş olmasına da daha bir içerliyorum. Ah, ben neredeyim diye düşünüyorum. Ben de yapabilirim, hadi biraz hırs, kalk yerinden, hadi plan yap ve uygula diyorum.Şerefsizler bir gün nerede olduğumu öğrendiklerinde içleri titresin diyorum, diyorum…Ah! Benim elimde değil mi tüm bunlar.Bana şerefsizlik yaparken, kendine şerefsizlik yapmamış demek ki… Ben ne yaptım, ona şerefsizlik yapmadım ama hayallerimi rafta bekleterek kendime hala şerefsizlik yapıyorum. Bir özeleştiridir bu.Kendine kızmak, ataletli davranmanın acısını çekmektir. Onun o durumu hak ettiği gibi bu durumu da ben hak ediyorum. Hayallerimiz birdi. 15 yıl sonra şurada olacağız dediğimiz şeyler aynıydı. O, orada. Ben değilim.Ve bu Google çok kötü bir şey. Durup dururken karşına çıkartabiliyor. Yüzüne çarpabiliyor.Günün gidişatını da, hayatın gidişatını da tekrar sorguluyor insan.Hırs lazım, bir parça hırs alabilir miyim? Kıçımı kaldırıp hareket etmeye ihtiyacım var da…Kendini gerçekleştirmek çok güzel bir şey. Şimdi bunu ben yapmalıyım. Hala geç değil. Bunun adı hayata sarılmak olmalı, öyle değil mi?