Sabah telefonuma gelen mesajla uyandım, doğum günümü kutlamış sevgili Türkcell, “Ne zaman temmuz ayına girdik?” derken aklıma, o telefonun bana yaklaşık 5. telefon çaldırma ve yahut kaybetme vakamdan sonra babam tarafından hibe edildiği geldi. Eski model bir panasonic, kimsecikler çalmaz, ama ben kaybederim o ayrı konu. Işık yandı kafamda anında, babamın hattı, babamın günü. Hemen telefona sarıldım, anneme söyledim, onun da aklına sayemde geldi. -Eminim babamın aklına da biz kutlayınca gelecek-Belki de hayatımda ilk kez babamın doğum gününü uyanır uyanmaz hatırlamış olmanın verdiği şerefle -Türkcell sağ olsun- başım dik ofise geldim. Ben babama hava atacağım hayali ile tutuşurken, babama ulaşamadım. Sayın beybabam uyanmış da sahile inmiş. Robinson Crusoehayatı yaşıyorlar sahilde neredeyse. (Abarttım, etrafta köylüler var) İnekler, böcekler, keçiler ve tezekler arasında kendi yetiştirdikleri domateslerden söğüş hazırlayıp, rakının yanına taze balıkları ve sebzeleri meze yapıyorlar. Ziyarete gitmek çok keyifli onları, bir hafta sonu içinde yüksek sesle konuşmayı, ineklere yaklaşmayı, maalesef boklara basmayı öğreniyorsun. Babam çok mutlu, biliyorum. Ender olarak birbirimizi iğnelemeden konuştuğumuz zamanlarda mutluluğunu dile getiriyor, üstelik her geçen gün durumu daha iyiye gidiyor. İyi ki doğdun baba, iyi ki senin kızın oldum. 🙂
Ayrıca bugün, Dünya Çevre Günü, bu yılki teması “Su: 2 milyar insan onun için ölüyor.” Babam, doğa ile iç içe, sanırım her iki güzel günü de kutluyordur şimdi, ben dört duvar arasında, ekran karşısında bu satırları yazıyor olsam da. “Yaklaşık yarım milyar kişi kronik kuraklık çeken bölgelerde yaşıyor. 2025 yılında ise bu sayının 5 katına çıkarak 2-3 milyara ulaşacağı tahmin ediliyor.” diyor bir gazetemiz(*) ve devam ediyor: “Yeryüzündeki doğal ve kültürel çevre değerlerinin, ‘sürdürülebilir yaşamın’ temel kaynakları olarak korunması sözleşmesi, 5 Haziran 1972’de Stockholm’de toplanan ‘BM Dünya Çevre ve Kalkınma Konferansı’nda imzalandı.”Bu bayramın ülkemizde de hakkı ile kutlandığı günleri görmek umudu ile…(*) Cumhuriyet, sayı: 28365