Hayal kurar mısınız? Ben küçükken nasıl kuruyorsam hala öyle hayaller kuruyorum, ruh halime göre bazen kısa bazen uzun ama asla hayalsiz yürümem yada uyumam. Küçükken oyuncak, bisiklet veya biraz daha kemik misket,büyüdükçe önce sınıftaki saçı iki örgülü kız, sonra bir kız daha, üç kız dört kız…..Az daha yaş ilerledikçe meslek hayalleri,göreve başlayınca yapılacak Amerikan filmi tarzı gangster kovalamaca,rehine kurtarma , yetişkin olunca köşeyi dönünce yapılacaklar,Lost adasındaki Kate ile çiftleşme, araba yenileme ve renginden jantına herşeyini tasarlama hayalleri falan…Hayal konusunda konuşurken boş vakitlerde bakıyorum hayal herkes kuruyor ancak kılıfına uydurarak, mesela asla köşeyi dönme imkanı olmayan biri orta halli eşya değiştirme veya yeni ayakkabı almak, ille lüksüne kaçacaksa süper lotoda tutturup zengin olmak, Lost adasında kimin ne işi olur,hayali bile abes deyip ancak semtteki sarışın kızla evlenme gibisinden akla hayale,mantığa uygun hayaller…Yok kardeşim öyle hayal olmaz diyorum ben, hayal bu tabiki yapılmayası olacak, komşunun sarışın kızını ne yapayım hayal kuruyorsan olmayacakları kur, trilyoner ol villa yaptır, en güzel hatunları mıncıkla, mankenlerle yüzme yarışı yap neden olmasın hayal değilmi kime ne? Tüm sınırları aşıp,heryere taşmadıktan sonra o şeyler hayal olmaz ki, düşünce olur. Olmadık şeyler düşünmeli,olmadık kızları çimdikleyip, çok paralar saymalıyım, kırlarda harika evlerim, rengarenk arabalarım, bahçelerim olmalı, geceleri en pahalı yerlerde gezmeliyim,Brezilya karnavalında samba, İspanya’da boğa güreşi yapmalıyım. Mahallede debeleneceksem hayal kurmam, direk uyurum.Hayallerimde herşey var sadece aşk yok..