4 saatlik bir uykudan uyanıp alelacele çıktım botlarımı bulamadıgımdan spor ayakkabı giymek zorunda kalmıştım. O yagmurda güzel ıslak ayakkabılarla leventteki işimi halletmeye gittim. işimi halledikten sonra beşiktaşa indim.orada bir arkadaşla buluşup yemek yemege gidecektik. mac’e girdik tam menü söyledim parayı verecegim eyvah! cüzdan yok.. kafamdan aşşagı kaynarsular boşaldı.(Hakikatten çok güzel bir tabir, o durumda aynen öyle oluyor)1-2 dakika safi telaş tabii nerede düşürmüş olabilirim derken minubuste olabilir dedik. Bu arada fatura ödüyecegimden yüklü bir miktarda para allahtan cebimdeydi ama kredi kartı, ehliyet, nufus cüzdanı daha bilumum kimlikde cüzdanda..neyse hemen maslak minubuslerinin kalktıgı yere gidilip anons yaptırılır. Yok kimse kayıp bir cüzdan bildirmemiş. hemen bankalar aranıp kredi kartları iptal edildi. Ardından leventte ugradıgım yer akla gelip hemen minubuse atlanır levete gidilir oralar kontrol edilir. yok yok yok.. napıcaz beşiktaşa tekrar geri dönülür karakol sorulurki uzakta oldugu ögrenilip nedense yürünür. 15 dakikalık yürüşten sonra karakola varılıp tutanak doldurulur.Sonra bitik bir halde vapura dogru yürünür bu arada yagmur nedense sanki cinslik olsun hiç dinmemektedir. Zaten moralman çöküksün üstüne birde o kadar yagmurda yiyince iyice bir bitik duruma düstüm. üstüne üstlük vapurada kıl payı kaçırıp sırılsıklam vapur bekle… Birde tabii bir yere para ödeyecekken arka cebe uzatılan elin sonucunda eyvah cüzdan yok hissini her seferinde tekrar tekrar yaşa.En nihayetinde eve varılır. içerideki odaya gidilir saçları kurutmak için aynanın öndeki saç kurutma makinesini alınırken cüzdan farkedilir.Aıghhh!!
DeepNot: Maslak-Sarıyer Minubus durak Telefonu:0212 2608411 belki ihtiyacınız olur…
yorumlar
çıkarken dikkat etmek lazım tabi.
gecen sene pek bi ayılmamışken evden ofise yetişmeye çalışıyordum. Cep telefonumu çantamda bulamadığımı farkettim ama o gun cep telefonu bana çok lazımdı. Napcam, Napcam diye işe yetişmeye çalışırken montumun iç cebinden cep telefonumu çıkarıp evi arayıp arkadasıma “cep telefonumu unuttuğumu ve ofise bana getirmesi gerektigini” söyledim. Sonra o bana nerdesin diye sorduğunda “yoldayım” dedim. Sonra o bana “ee nerden arıosun?” dediğinde durumumun nasıl ciddi olduğunu farkettim. Ve bir ay arkadas cevremde dalga mevzusu oldum. Cep telefonum cebimdeydi ama çantamda arayıp bulamayınca evde unuttuğumu sandığım cep telefonumla evi aradım. Töööbeee. Neyse ki artık normalim.oluo insanlık hali.. hor görmemek lazım.
cüzdanı evde bulmak mı iyidir bu durumda, bulmamak mı?
bir yerden ayrılırken, “birşeyleri unuttum” paranoyası var bende. bir kaç defa bakınırım etrafa, üstüme başıma. geçen akşam çay bahçesinden kalkarken acele ettim ve arkadaşlara güvendim, cep telefonumu unutmuşum masada.. allahtan ertesi gün buldum bıraktığım yerde. :)geçmiş olsun…
abi yok böle bişi yaaaa
süpersin
olduğunu farketmeyip aramak nasıl bişeydir bileniniz varmı acaba:)))
O da bişimi? Hani derler ya ‘kendini de unutaydın bari’ felan die. Ben bir keresinde sol bacağımı unutmuştum evde. :pp
geçen yıl bir süre lens kullandım.. lensimi gözümün içinde kaybedince bir daha kulanmama kararı aldım. :D(itiraf.com duymasın (; )
genel müdürümüzde (bayan) lensini düşürdüğünü sanıp, bir iki gün sonra gözü acıyınca göz kapağının altında bulmuştu:)
Karakola gidilmiş. Niye gidilmiş? Ayna var mı yok mu diye bakmaya gidilmemiş. Kimliklerimi kaybettim, hükümsüzdür demeye gidilmiş. Olmaz ama, ya o karakoldaki polisler hakikaten işlerini yapıp da nüfus idaresine ve emniyet birimlerine kaybolan (büyük ihtimal çalınan) kimliği bildirmişlerse?İlk kimlik kontrolünde güme gitmek var. Uyarmış olayım.
mucizesiyle rahatça üstesünden geldim ben bu durumun. kapının üzerine yapşıtırılacak bir post it’e sigara, telefon, cüzdan, anahtarlar yazınca her şey halloluyor kolayca.
çok işime yaradı, teşekkür ederim.- rıınnn… rınnnn…- alo, minibüs durağı ben hamit buyrun!- abi, ben ben beş dakikadır levent metro durağında bekliyom bi sarıyer minibüsü geçmedi.- soldan mı, sağdan mı?- soldan.- yoldadır abi biraz önce çıktı, üç dakikaya yanındadır.- saol abi.
o zaman siyah önlük giyerdik ve ben o gün önlüğümü giymeden paoltomu giyip okula gitmişim 🙂
diye not düştüm post-it’e. üç ay asılı kaldı. sonra eve gelen biri almıştıda giderilmişti peçete ihtiyacı.
🙂 hoşuma gitmişti..
olmus resmen. okurken, kendimi senin yerine koydum; bayilacak gibi oldum! benzer olaylar hepimizin basina geliyor ama hala bagisiklik kazanamamisim demek ki.