Önce ‘ona’ aşık olmakla başladı herşey…Hergün daha çok eridi gözlerinde..Sonra ‘o’ gitti, gölgesi kaldı, kokusu kaldı..Olmayanı gerçek sanmak, üstüne üstlük olmayanla konuşmaya çalışmak, konuşamamak, gölgeye küsmek, sırtını dönmek, kadehi tek başına kaldırmak, gözyaşının silinmesini beklemek, ‘EL’ olmak, odada varolmayana ‘el’ olmak, bir olamamak…Delirdi kız sonunda.Malum, hastaneye kaldırdılar onu da.Gölge özgürlüğüne kavuşmuş, terk etmişti kızı.Kız da mahkumiyetine merhaba demiş, gerçek gölgelerin arasına sonsuz süreliğine hoş gelmişti…Sonrası, artık ne yaşarsa o olacak..