Bugunlerde cok gazete okur oldum. Genellikle gazeteyi elime aldığımda önce ilk sayfa haberlerini okur, daha sonra içine bir göz gezdirir. Dikkatimi çeken köşe yazıları baslıkları varsa onların içeriklerine de bakardım. Ancak son 2-3 gündür ekonomi sayfalarına dikkat etmeye basladım.
Ekonomi sayfalarında son günlerde dolar ve euro paritelerindeki dalgalanmalardan bahsediliyor. Bu dalgalanmaların da Adalet ve Kalkınma Partisi kapatma davasıyla ilgisi olduğu savunuluyor. Acaba ne kadar doğruydu bu acıklamalar ?…Daha önce Türk lirasının diğer ülke paralarına göre 1994 ve 2001 yıllarında deger kaybettiğini görmüştüm. Basında büyük yer edinmişti bu haberler. Ülkemiz gene fakirleşmiş, büyük amcalara olan borcumuz artmıştı. Yazarkasalar yerlerde dolasıyor, bu basında yer ediyordu.Yazarkasanın zamanın basbakanının önüne atılması ile AK Parti kapatma davası arasında bir bağlantı kurmak istedim. Zamanın başbakanının devaluasyon oldugu zamanlarda basında böyle olaylara geniş yer verilmesi bana ” acaba üstü mü örtülmeye calısılıyor?” izlenimi verdi. Son dönemde yaşanılan dalgalı kurdaki dalgalanma ile kapatma davasının ilgisini kurmaya calısıyorum. ” Hani o sebepten %10 deger kaybetti ya paramız..”Pek cok ekonomist kapatma davası olmaması halinde bile bu değişimin gerçekleşeceğini söylüyor. Acaba bu olanlar “gündem yaratıp gizli bir devaluasyon yapmak ve halkımızın tepkisini cekmeden mi bu işi yapmaktı ? …” – “Yoksa gercekten dalgalanmanın bir sonucu muydu ?”Size bırakıyorum…
yorumlar
ben devalüasyona devalüasyon demem %100 olmayınca. bu sadece dalgalanma, devalüasyon dediğin manipülatörlerin karlarına kar kattıkları büyük oranlı iniş çıkışlar demektir, %10 dediğin 2001 sonrasına göre çıtırçerezdir, dünyadaki krize nazaran hiçbirşeydir. küresel kriz eninde sonunda bizide vurucak, sörf tahtasını sağlam tutmakta fayda var.
Türk insanı her konuda oldugu gibi tolerans sınırlarını zorluyor. Artık ekmegin fiyatını 10 kurus artırması , benzinin %5 zamlanması bizim için birşeyler ifade etmemeye baslamıs yakın zamanda. Herseyi kabullenmenin ne kadar dogru oldugunu tartısmak gerekir bana göre…
bu devalüasyon kesinlikle yurtdışı kaynaklıdır ve doğaldır. Amerika’nın ekonomisinde büyük sarsıntı yaratan mortgage krizi borçlarını bir nebze öngördüğü önlemlerle bertaraf etmeye çalışan Fed (Amerikan Merkez Bankası), ne yazık ki; Amerika’nın Irak’a girişinden beri oradaki Amerikan ordusu ihtiyaçlarının ekonomilerine yarattığı sıkıntıları bertaraf etmeye yetişememektedir. bu iki kollu sarmal şu an Amerika’nın baş belasıdır. içeride ise Yargıtay’ın dava açma olayını bir risk olarak görenler geçtiğimiz hafta içinde mevcut piyasalarda önlemlerini alma ya da fırsattan istifade etme yoluna gitmişlerdir fakat bu hafta içinde olay kendini dengelemiştir.sonuç olarak, yurtdışı piaysalara şu sıralar daha sık göz atmakta fayda var. takip önemli çünkü dalga büyüyecek. işsizlik dataları da çıta yükseltecek. @ok35’in dediği gibi sörf tahtanızın üzerinde dengeli durmaya gayret edin, fon sepetlerinize çeşit katın ve mümkünse açık pozisyona fazla girmeyin.