Biliyorum gözümüzde itibarının pek fazla olduğu söylenemez. Hatta insanlığı pek yakıştıramadığımız bazı homo erectusları anlatırken kullandığımız bir sıfattır eşek. – eşek herif veya eşoğlu eşek gibi– Yüz yıllarca insanlığın yükünü sırtında taşıyan zavallı eşekcikler kabalığın, vurdum duymazlığın, cehaletin sembolu olagelmişlerdir.“Adam adamdır olmasa da pulu, eşek eşektir altın da olsa çulu””Eşeğe altın semer vursan gene eşektir””Eşek hoşaftan ne anlar, suyunu içer tanesini bırakır”
Oysa ilk evcilleştirildiği zamanlardan motorlu taşıtların bulunduğu döneme kadar geçen 6000 senede bu güzel gözlü yaratıklar insanoğlunun hayatının vazgeçilmez bir parçası olmuşlar. Hatta 6000 sene önce Mısır’da ilk evcilleştirildiklerinde atlar kadar olmasa da havalı şeylermiş. At bugünün Mercedes’i ise eşek de en azından bir Toyota veya hundai edasına sahipmiş. Öyle herkes değil soylular filan binebiliyormuş eşeğe.Latincede havalı bir ismi var: Equus asinus. Kuzeydoğu Afrika’nın geniş çöllerinde az bir gıda ile idare edip özgürce dolaşan gününü gün eden eşeklerin makus talihleri m.ö 4000 yılında Mısır’da insanların eline düşüp evcilleştirilmesi ile başlar. Komşusunda gören kendinde de ister. Alışkanlıklar yayılır ve m.ö 1800’lerde Orta Asyada da “eşek olanın sırtına binilir” yani evcil eşek keşfedilir. Buzul çağının sonlarına doğru eski kıtada – yani Afrika, Asya ve Avrupa’da- eşek bir yük hayvanı olarak, tarımda tarla sürme işlerinde ve nadiren de sütünden yararlanılan bir hayvan olarak yaygınlaşır. Keşfiyle birlikte Amerika’da da 15.yy’da boy gösterir.
sıpam benim ;))
Peki neden kaba saba, aptal ve vurdumduymazdır eşek? Okadar vurdumduymazsa nasıl yaşamışızdır, neden katlanmışızdır yüzyıllarca bu meymenetsiz yaratığa? Ya da gerçekten bu kadar kötü müdür? Yoksa biz mi yanlış anlamışızdır onların hayata tutunmak, yaşamak için gösterdiği inadı ve direnci. Bence sabırlıdırlar. Herşeye karşı erdemli ve bilmiş bir sabırla sessiz bir direnç gösterirler.Bilirsiniz eşekler inatları, koca kocaman kulakları ve “aaaaiiiiiii” şeklinde çıkardıkları ve 3 km öteden rahatlıkla duyulan sesleri -anırmaları-ile hatırlanırlar. Oysa ki hepsinin bir sebebi vardır efenim.İnatçı değildirler, tedbirlidirler. Çünkü hayatta kalma iç güdüleri çok kuvvetlidir. Onları hayatlarının güvende olmadığı bir yere götürebilmek neredeyse imkansızdır. Gaza gelmezler, dehlemekten, hadi koçum, hadi aslanımdan anlamazlar. Kahraman olmaktansa hayatta kalmayı tercih ederler. O yüzden savaş alanında suvariler hem boyu daha uzun, daha gösterişli olduğundan hem de çabuk gaza gelen tabiatından olayı atı tercih ederler.Eşekler yaban hayatta sürüler halinde yaşamazlar. Özgür takılırlar. Nerde akşam, orda sabah günlerini gün ederler. Ama diğer eşeklerle haberleşmeye de önem veriler. O sebepten o allah vergisi ahenkli sesleri vardırki doğal ortamları olan çöllerde diğer eşeklere seslenebilsinler. Devasa kulakları vardır ki seslenenleri duyabilsinler.
güzel gözler
Çoğunlukla gri ve kahverengi nadiren de siyah ve beyaz renktedir. Boyları değişebilir. Ama standart bir eşek 100-125 cm arasındadır. Ömürleri ortalama 25 yıl olmakla birlikte 60 yaşını gören eski topraklar da vardır. Atlar eşeklere göre daha kuvvetlidir ancak eşekler de atların tersine çöl hayvanlarıdır. Azıcık yem, azıcık su ile hayatlarını idame ettirebilirler. Masrafsızdırlar. Çoğu canlının sinridemediği gıdaları rahatlıkla sindirebilirler. O yüzden aynı boyutlarda bir eşekle atı aynı miktar yiyecekle beslemek eşeğin sağlıklsız bir şekilde kilo almasına neden olur.Eşekler aslında çok zeki, oyunu seven, öğrenmeye hevesli yaratıklardır. Güvenlerini kazandıktan sonra sizin için yapamayacakları şey yoktur.
eşeklik eden bir eşek
Artık çok daha modern aletlerimiz var taşımacılıkta ve çiftçilikte kullandığımız. Eşekler nerde peki? Türkiye’de nerdelerdir bilmiyorum. İhtimal ki hala biryerlerde yük taşımak için kullanılıyorlardır. “Eşek” kelimesini “eşek şakası”ndan ayırmak o kadar zor ki dilimizde.Amerika, İngiltere, Avustralya ve Kıbrıs’da artık yaşlanmış, işe yaramayan, terkedilmiş hayvancıklar için kurulmuş çiftlikler var. Oralarda bakılıyorlar. Aşıları, sağlık kontrolleri yapılıyor.
meraklı şey
Günümüzde de eşekler evlerini ve sahiplerini, ikamet ettikleri çiftliklerini çok benimsediklerinden sürülerin içine bir nöbetçi olarak salınıyor. Hem o çok sevdiğimiz sesi ile sadece sahiplerini değil, komşu çiftlikleri de tehlike anında ayağa kaldırıyorlar, hem de destek gelinceye kadar çifteyle ve ısırarark savunmayı tek başlarına başlatıyorlar. Bir de at çiftliklerinde annelerinden ayrılan taylara dadılık ediyorlarmış efenim. Annesinden ayrılan tay eşeğe bağlanıp sakinleşiyormuş böylece.Bir de eşeklerin at ve zebrayla olan hibridleri var. . Katır çoğunlukla annesi at, babası eşek olan hayvancıklardır. Nadiren annesi eşek babası at olanına da rastlanır. Katırlar eşekten daha güçlü ve daha iri olmaları ile anneleri olan ata, uzun kulakları ve inatları ilede babaları olan eşeğe çekmişlerdir.
zonkey
Zebrayla olan hibritlerinde kimin anne kimin baba olduğunun pek de önemi yok. İkisi de olabilir. İngilizce eşek anlamına gelem “donkey” ile “zebra” kelimesi birleştirilerek zonkey denmiştir bu hibride.Değişik oranlarda eşeğe ve zebraya benzerler ancak eşek kadar uysal değildirler.Katırlar ve zonkeyler kısırdır. Üreyemezler.Çocuklğumda çok severdim bu hayvanları. O zamanlarda sırtlarındaki yükün altında ses çıkarmadan duruşları ve hüzünlü bakışları ile kalbimi fetheden bu yanlış anlaşılmış, itilip kakılmış güzel gözlü hayvanları anlatmek istedim.http://archaeology.about.comhttp://en.wikipedia.org/wiki/Donkeyhttp://www.ci.oshkosh.wi.us/Zoo/pdf/Donkey.pdfhttp://en.wikipedia.org/wiki/Mulehttp://en.wikipedia.org/wiki/Zonkey
yorumlar
Baharalı, komik bir anlatım olmuş:))
fotoğraflar süper 🙂
gözleri çok güzeldir!
Bir insan sana “eşek ” derse umursama, ama 5 kişi sana “eşek” derse git kendine bir semer al.
eşeğe altın semer de taksan, eşek yine eşek….
Adam, adamdır, olmasa da pulu, eşek, eşektir olmasa da çulu..
Eşek değiliz ya tutarız bu yazıyı, aferimler..
“Adam saydık eşşeği, alnımıza deydi taşşağı” deyimi de unutulmamalıdır.
🙂
fevkul bey bir laf daha vardır sonu eşşeğe dayanan, lakin onu burada zikredemeyeceğim siz telepatik olarak okuyunuz..(:
“Eşşeğin amına su kaçırmak” var acaba onu mu tahayyul ettiniz?
çüşşşşşş yani, o kulağına…
bi de “yok eşşeğeeeen zki” var idi. fekat ben kendime ceki duzen vereceğidim. o sebeple bu sozu size hatırlatamayacagım. neey? halihazırda soyledim mi? yok eşşeğeen zki efenim..!
Demek biz yanlış öğrenmişiz (:
yok devenin pofuduk terliği arrogante:)Yok efenim o değildi ama sayenizde literatüre bir yeni eşşekvari deyiş daha ekledik.. Bu yaşıma kadar ettiğim en ağır küfür “hay ağızına eşek tükürsün” olmuştur..
eşşeğin aklına karpuz kabıı düşürmek var.eşşek hoşaftan ne anlar var.eşşek bile aynı çukura iki kez düşmez var.eşşolueşşek var.eşşek gibi çalışmak var.var da var.
Biz kibarlık yapıp ”Fevkul Bey” dedikçe, siz daha bir aşıyorsunuz kendinizi, doğru öğrenin efendim..
hızımı alamayıp yazıdakileri de yazdım, değiştir butonunu özlemle andım annndıııımmmmmmmmm…
çalış ulan çalış adam ol baban gibi eşek olma, gibi virgülün kıymet ve anlamını vurgulayan bir sözümüz de vardır araya sokuşturmak istedim..
Eşek gözlü derler ya, aslında kızmamak lazımGüzel olur gözleri
su kaçırmakla ilgili deyimi ben de fevkul’un yazdıgı gibi bilirim. zaten o fevkul’un yazdıgı gibi yazılır, pibek’in dedigi gibi okunur.
eşek bizim eşek ama semeri değişmiş…
ikinci (eşek ) sözciğünde link var ama belli olmamış neden bilmem….
Teşekkür ederim arkadaşlar beğendiğiniz için. Aslında dha önce yazacaktım ama Davudun elleri, Furuğ Ferruhzad gibi kültürel yanı ağır basan yazılar çıkınca böyle bir yazıyı yazmak eşeklik olur diye düşünüp vaz geçtim. Ama sonra sevimli olacağını düşünüp yazıyım dedim.Beğenmenize gerşçekten çok sevindim.
pilli patinin link sorunsalı
Estağfurullah efendim, bizim burda halk arasında söylediğim biçimde kullanılır, ne kadar kaba insanlarız. İlk belirttiğim deyim ise antep ve ege bölgesinde aynı şekilde kullanılmakta. Deyimler dilin, edebiyatın gülleridir, biraz dikenlidir ama güzel kokar. Kolay kolayda yetişmez misal sadece mart ve nisan aylarında dikebilirsiniz gülü, ve misal 10 dal dikseniz ancak 5’i tutar; tabi şimdi suni gübreler var onlarla beraber hepsi tutuyor. Neyse lafı uzatmayalım.
ben de eşekten düştüydüm 14-15 yaşlarındayken.. daha doğrusu eşek beni üzerinden attı.. rodeodaki kovboylar misali samanların üzerine uçuvermiştim.. o gün bu gündür feleğim şaşmış durumda… bir daha iflah olmadım..
Katırdan düşmekten iyidir. Sağır mıdır nedir ne bağırmandan anlar ne dürtersin anlar alır başını gider sürükler seni. Tavsiye etmiyorum:)
ahkam sayısını sevmedim:)
ben hiç katır görmedim abi. acaip ezildim şu an dej.
ben en çok anırmalarına hasta oluyorum, Çok içten bağırıyorlar..
deyince kafamda soyle bir cumle yankılandı. “Size şiddetle katır tavsiye ediyorum.”nası yaa..;)
Ben katırı bilirdim de asıl zonkey’e şaşırdım.
kırk katır mı kırk satır mı diyerek iyice saçmalayarak size katılıyorum arrogante.
fevkul un ilk söylediği deyimi “shrek” in türkçe!! seslendirmesinde (komiklik yapmışlar güya ) duymuştum da apışıp kalmıştım. Shrek shrek olalı böyle zulüm görmemiştir..
hay katır tepmiye arroganta:)
Aaa-hiiiiiii, deyince koşup kucaklayasım gelir..
Ama bu yorum çok geç kaldı yaaa
@baharalı, Davud sana kurban olsun. bir yazı bu kadar mı güzel ve komik yazılır?gücüne ve gözlerinin güzelliğine hayran olduğum eşşeği de anmadan geçmeyelim. velhasıl, çeker insanın çilesini sağolsun…
@baharalı, bir eşşek bu kadar güzel anlatılabilir.Kaç yıl oldu saymadım köyden göçeliMevsimler geldi geçti görüşmeyeliHiç haber göndermedin o günden beriYoksa bana küstün mü unuttun mu beniDün yine seni andım gözlerim dolduO tatlı günlerimiz bir anı olduAyrılık geldi başa katlanmak gerekSeni çok çok özledim arkadaşım eşekArkadaşım eş arkadaşım şek arkadaşım eşekYaban tayları çayırda tepişiyor muÇilli horoz kedilerle dövüşüyor muSarıkız minik buzağıyı sütten kesti miKuzularla oğlaklar sevişiyor muUzun kulaklarını son bir kez sallaTüm eski dostlarımdan bir haber yollaAyrılık geldi başa katlanmak gerekSeni çok çok özledim arkadaşım eşekArkadaşım eş arkadaşım şek arkadaşım eşekBarış Manço’nun şarkısını eklemeden duramadım..SIPALARDA bir başkadır..
“eşek cennetini boylamak” var bir de… yahu ne çok şey istiyoruz biz bu hayvanlardan? ölünce bile rahat bırakmıyoruz mekanlarını…
Pilli Pati, Eşek adası var değil mi bir de..
var var… ayrıca @baharalı “nerede bu eşekler?” demiş. Kıbrıs’ta dolu var. ayrıca @kop söylesin, Santorini eşekten geçilmez.
burda…
çeşme eşek adası burda
şanslı eşeklermiş
@kop’un verdiği linkte son fotoğrafta adam sıpayı neden kucaklamış acaba?
seviyo seviyo
pilli pati, koptum :))
hayır hayvancık da sakat değil birşey değil yani… nasıl bir komedi anlayışı var insanımızın… adam belini de sakatlayacak durup dururken… bak bak diğer de öbürüne hıyar veriyor yesin diye…
arkadaşlar bugünlük eşek muhabbetinin dibine vurduracak görüntüleri getiriyorum şimdi ekrana…yani altın semer vursan eşek yine eşektir de insan insan mıdır?
ben de yeşil alanda hacet gideren amcayı taciz eden esek videosu sandım idi.
yuh! diyorum affınıza sığınarak, bu nedir ya..
yazıyı beğenen, tutan, üşenmeyip yorum yazan link veren arkadaşlara teşekkür ederim. Ben de sayenizde türkiyedeki eşeklerin ne alemde olduğunu öğrendim.Her hafta sonu köyüne giden erkek arkadaşım köylerinde hiç eşek olmadığını söyleyince soyları tükendi sandım dı. Meğer yurdumuzda eşek cenneti ve eşek cehennemi olan yerler halen mevcutmuş.
dünyanın en güzel gözleri…baharalı çok tatlı bir konu yakalamışsın. tebrikler… tü tü tü nazar değmesin eşek sıpalarına…. çok şeker……
Adam bildim esegi, altina serdim dösegi, aklıma geldi yazmadan edemedim.
arkadım eşarkadaşım şekarkadaşım eşşekBarış Manço’nun her konu için bir şarkısı olurdu.anmak istedim.
sucugu guzeldir ve lezzetlidir. Her kalitesiz sucukta yeterli derecede bulunur ve kalite katar, sucuklu yumurta yerken gozleri aklima gelir de huzunlenirim…
eşek sudan gelene kadar dayak atılırmış ya:((
Eskiden köylerden esekler toplanirdi. Hatirladigima göre tanesi o zamanlar yüz lira’dan satilirdi. Allah affetsin arkadaslarla bu tüccarlara cok esek sattik. Sonradan ögrendik ki niyetleri baska imis. Bi da o gara gözlülere dokundurtmadim…
karşıma çıkan ilk eşşeğin boynuna sarılmak istiyorum :::)
eline sağlık sevgili @baharali. çok güzel olmuş.
Kıbrıs’ın Karpaz Eşekler’i ayrı bir güzeldirler. Hatta Makarios’un onlara atıfta bulunduğu orjinal bir sözü vardır:”Ne Rum, ne Türk.. Kıbrıs’ın esas yerlileri Karpaz’daki eşeklerdir” diye.
Çok uzun olacak diye kısaca link yaptım, HARNAME
http://www.egze.com/forum/seyhi-ve-harname-istek–vt5876.html
kop’un eklemiş olduğu fotoğraf bence tüm trafik lambalarının altında bulunması gerekir.. çünkü eşekler kadar olmayanlar var..
Geçenlerde erkek arkadaşımla aramızda geçen muhabbetBen –Hayatım bahçeli bir evimiz olursa eşek besleyebilir miyizArkadaş:– Hallahım bu kadın ne zaman normale dönecek. Halla halla nerden çıktı yaa…Gerçi hafifteki geçmişim çok eski değil ama her cuma buraya bir yazı göndermeyi adet edinmiştim. Bugün tatile çıkıyorum. Bu hafta ve gelecek hafta yazı yazamayacağım gibi hafifteki yazılardan da mahrum kalacağım. 10 gün sonra görüşmek üzere arkadaşlar…
iyi tatiller..
Teşekkür ederim…
eşek deyince aklıma hep bu gelir…
ha bu arada 1-6 da var…
hiç yakışıyor mu sana, cık cık cık..(nıç nıç nıç mı yoksa? bu sesin tam karşılığını yazana, 100 bin lira vereceğim. yok o cocugumu bulana idi..dıızztt..)
buddhala cuk oturdu maaşallah:)
hööytt. fener’e uzanan eller/diller itinayla kırılır/kesilir..
Kime dedin sen bakayım?Fotomaçın bu sayfasını bastıran yetkiliye söylediğini düşünmekteyim, öyle olmalı öyle
arrogante, ben fenere değil yeminlen-ekmek musaf çarpsın- manşete gülüyorum:) fenerle alıp veremediğim yok ama literatüre girmiş bile bu manşet…
1992 nin gazatasi-manseti,gel zaman comel zaman isin bitti git zaman.. N e yillar di
yıllardır eşşek görmedim, ne zaman görsem gülerim ama 🙂
shrek’teki eşek geldi benim aklıma.dublajda zaten eşşeklere hep şey gözüyle bakıyolar diyodu :))))
buddhala, biliyorum cok eski ve bilinen bir manşet. eski yıllarda da cok kez o lafı hakeden bir cizgide oldukları icin, sorun yok. cok daha kotuleri de soylenmistir eminim.
azizim, üç büyüklerden hepsinin böyle bir yenilgisi ya da kötü sonucu var. Fotomaç denen gazete artık, yazarları mı gassaraylı ne bilim, bi tek fenere bu manşeti atmış. Yoksa ben beşiktaşlıyım ben de biliyorum samsun’ a 4-0 yenildik, ya da cimbomda bursaya 5-0 yenilmiş. Fener’ de aynı aydınspora 6-1 yenilmiş. Seviyoz ama yine de, varsa yoksa üç büyükler:P
yok hayır:) google’ da eşek resmi aradım, en eşek bu resim geldi o an!
majorian ne alem insansınız vesselam
Eşekler dilimize gerçekten çok büyük katkıda bulunmuşlar.Örneğin benim aklıma gelen “Vay benim eşek kafam…”.Çocukken yazılışının “eşşek” olduğunu sandığım ki bu yanılgıya düşmekte haklı olduğumu düşündüğüm kelime.İnsanların çoğu sinirlenince “eşşek” derler daha etkili olması için herhalde.Bizim köyde halen taşımacılıkta kullanılmakta.Hatta başıboş bir eşek sürüsü bile var.Sonra Barış Manço’nun şarkısı var arkadaşım eş arkadaşım şek arkadaşım eşşeeekkk..Bir de Murat Kekilli’nin şarkısı “Dünyanın en güzel gözleri eşşeklerdediiirr.”Çok eğlenceli bir yazıydı.Paylaşımınız için teşekkürler…
SEZERCİĞİN EŞEĞİNİ SATIN ALMAYA ÇALIŞAN ÇOCUK
binicem üstüne vurucam kırbacı…
yavruları çok tatlı oluyor,eşeklik etmedim umarım:)
enteresandır, dün sevgili ems ile murat kekilli’yi gördük
başlığı “eşek” diye görünce geçiyordum sonra dur bir bakayım dedim iyi ki bakmışım eşek ile ilgili bir merakım olmamıştı bu zamana kadar ama çalışmanızdan sonra eşeklere daha farklı bakacağım.güzel çalışma yapmışsınız tebrik ederim.
Biraz saçma bir soru olacak ama ben yine de sormak istiyorum, bir bilen vardır elbet. Zebralar madem kısır ise bunlar nasıl çoğalıyor? Belgesel kanallarında gördüğümüz zebra sürüleri nasıl meydana geliyor? Belirli zamanlarda atlar ve eşekler bir araya gelip üremeye mi çalışıyorlar 😀 Çok saçma oldu galiba soru
MOCALTE DİYOR Kİ, (23 Temmuz 2008 18:22)” çalışmanızdan sonra eşeklere daha farklı bakacağım.”nasıl yani ? 🙂
:)Bu yazıdan her geçişimde aklıma o video geliyorNeyse üç aylardayız
Kısır olan zebralar değil. Zebra ile eşeğin çiftleşmesi sonucu doğan zonkeyler. O sebepten doğada zonkey sürüleri yok. Ancak zebra ile yaban eşeklerinin bi arada buluduğu yaban hayatta bir zebrayla bir eşeğin yasak aşkının bir meyvesi olarak olarak doğuyorlar. İçiniz rahat olsun efenim. Zebralar kısır değil. Zebra sürülerinin de geleceği güvende
ne eşekmiş be!
çiftesi pek olur.
Bence çok tatlı hayvanlar…
şu eşekleri bir bağlayalım da birbirleri ile kaynaşsınlar.
ayrıca dün akşam Cnn Türk’te Türkiye’nin Hatıra Defteri adlı programda Nebil Özgentürk Eşekli Kütüphaneyi tanıttı/hatırlattı. bir insanın ülkesi için kendi imkanları ve gayreti dahilinde eğitime katkı serüvenini dile getirdi. eşeklerin sırtında köylere nasıl kitap taşıdığını… merak edenler için fotoğraflarla hikayesi ve sayfa sonunda Güzelgöz’ün kendi sözlerinin, görüntülerinin yer aldığı video…Torağın bol, mekanın cennet olsun Mustafa Güzelgöz!
Toprağın bol, mekanın cennet olsun Mustafa Güzelgöz
TRT çift “ş” ile söylenen eşek kelimesini yasaklı olarat tutuyor. Çünkü çift “ş” ile söylendiği vakit küfür oluyor:) eşşek sıpası, eşşekoğlu eşşek gibi:)))
Ha tek ‘Ş’li hali küfür değil yani.
Güzel yurdumda; eşeklere tahsis edilmiş, tesis yönünden biraz yetersiz fakat tertemiz denizi ve her yaz bitmek bilmeyen ziyaretçileri ile özgür, mutlu ve huzurlu yaşadıkları bir ada var. Çeşme açıklarındaki Eşek Adasını hatırladım hemen. 🙂
bilgiler için teşekkürler.ilansahibindenemlakikinci elaraba