NURİ BİLGE CEYLAN / UZAK / 2002İnceleyeceğimiz son film olan Uzak, Akad’ın filmlerinden öte bir sadeliğe sahip. Ceylan, filmi hayatın kendisi gibi oluşturmuş, kurgulamamış; o yüzden filmde ölü zaman çok, karakterlerin replikleri düzgün değil. Bu filmin iyi bir film olması da işte buradan geliyor: Hangimiz normal hayatta konuşurken edebi cümleler kurarız ki? Ve elbette değinmemiz gereken önemli bir nokta: Ceylan’ın fotoğrafçılık temeli, filmlerinin her çerçevesini görsel açıdan neredeyse kusursuz kılıyor.SONUÇBu on filmden üçü (Susuz Yaz, Selvi Boylum Al Yazmalım ve Anayurt Oteli) edebiyat uyarlaması. Belli ki ilk ikisinin dramaturjisinin kuvvetli olması senaryoların dayandıkları edebi eserlerin gücünden kaynaklanıyor. Anayurt Oteli ise nev-i şahsına münhasır bir film, tek başına değerlendirilmeli. Sürü filminden bahsederken söylediğim gibi iyi bir filmin en temel unsuru senaryo, ancak tek başına asla yeterli değil. Işık, ses, çerçeveler, gölgeler, müzik tüm bu sinematografik öğeler öykünüzün iletilerine hizmet etmeli zira filminizin tutarlı olmasını ancak bu biçimde sağlayabilirsiniz. Ve elbette oyunculuklar: Bu on filmde vermek istediği ifadeyi verememiş herhangi bir başrol oyuncusundan söz etmek zor. Zira öykülerin belkemiğindeki tüm oyuncular belli ki kariyerlerinin en iyi performanslarından birini bu filmlerde göstermişler.Neticede sinema, birçok sanatın bir araya gelmesiyle hayat bulan büyülü bir karışım. Yönetmense bu karışımın yetenekli aşçısı. Misafirlerine hayatları boyunca unutamayacakları bir ziyafet vermek de, misafirlerinin midelerinin bozulmasına sebep olmak da onun elinde…