Bugün sizlere boktur, sıçmaktır onun gibi iğrenç şeylerden bahsedeceğim. Ama hepimiz insanız ve bunu yapıyoruz. Aranızda ‘Hayır ben yapmıyorum, bok da neymiş efenim. Ben çiçek kelebek dahası konfeti falan sıçıyorum.’ diyecek olan var ise ona buradan ‘tabtab, diiiy mi diiiy mi’ demek istiyorum. Neyse, hepimiz aşağıdaki durumlarla karşılaştık ya da günün birinde karşılaşacağız. Yine de bu size bir uyarı olsun. ‘Bok muhabbeti beni açmaz, ben gelemem öyle şeylere’ diyen varsa bu noktadan sonrasını okumasın. (.) İşte bu nokta, şu biraz önce koyduğum. Ohooooo dostum, ama sen hala okuyorsun. Hişşşt kime diyoruuum.
Hani tuvalete girersin ve uzun oturuşa geçersin de (bkz; urgan yapmak, cumhuriyet sucuğu) işini bitirince tuvalet kağıdı almak için elini attığında yerinde bulamazsın ya o ruloyu, böyle anlarda yaşanılan çaresizlik başka bir şey. Ne yapacağını şaşırıyor insan. Ya o ıslak, yalap şalap kıçına çekersin donunu ya da bu sonu yaşamamak için son bir çare banyodaki kapalı dolaplara yedek rulo bırakılmış mı diye bakarsın. Don ayak bileklerinde, bacaklarını geniş geniş açarak banyoda maymun gibi dolanıp dolapları kontrol edersin. Bunu yaparken de kıçından yere damlayan su damlalarının minimum olması için uğraşırsın. Yedek ruloyu bulduğunda yaşadığın sevinç ise eşeğini kaybedip bulmakla eş değerdir. (-yok deve – deve değil, eşek eşek) Çok küçük şeyler bizleri mutlu etmeye yetebiliyor aslında. (- Bugün öyle mutluyum ki Nejla – N’oldu bi’tanem? – Yedek tuvalet kağıdı desem..!)Bu durumun daha vahimi ise suyun kesik olması ya da taharet musluğunun bozuk olması durumudur. Sucuğu bırakırsın sonra bi bakarsın, eneeeee, su yok. Bir de üzerine tuvalet kağıdı da yoksa ‘tam sıçtın’ demektir. Biraz önce yarattığın eser, bunun yanında amatör bir çalışmadır artık. Ormanda olsan yaprağa, taşa, dala silersin. Şimdi ne yapacaksın ha, ıııiiiyyy, git git giiiiiiit…!
Bitmedi. Bir diğeri ise yarattığın eserin inatçı olması durumudur. (inatçı bok) Bir de misafir olduğun bir evde icra ettiysen eseri, durum çok vahimdir çooook. Artık ne yediysen, ne kadar zaman içinde tuttuysan, o şey beklentinin üzerinde büyüklükte ve tek başına teşrif eder mekana. Kendine ait bir karakteri vardır. Ona sadece bok demek hakarettir. (O biiiiiivvvvv bölünmeeeez bütün, o biiiiiiiv büyük mü büyüüük, o biiv o biiiiv ki üç dövt) İşte karşılaştığın böyle bir şey ise, sifonu tekrar tekrar çekersin. Su dolmasını bekler, yine çekersin. O gitmemeye yemin etmiştir. Kızar sana, yüzüne bakıp kıs kıs güler. ‘Hadi bakalım, elinden geleni ardına koyma’ dermiş gibi bakar. Küvete bakarsın, şans eseri kova falan varsa, kovaya su doldurup hızlı bir şekilde dökerek su ile döversin onu. Belki yaralarsın, azaltırsın ama o yine bütün heybetiyle oradadır. ‘Hadi bu kadar mısın haa, hadiiiiiii’ dermiş gibi bakar sana yine. Sen sinirden ve mücadeleden yorgun düşmüşsündür. Alnından ince ince terler süzülür. Bir de bunun üzerine banyoda çok kaldığını düşenen birisi seslenir dışarıdan. ‘ Kamiiiiiiiil, iyi misin?’. (-ulen kamil işte, ne kadar iyi olabilir, allağaaan kamili) Stresine stres ekler duyduğun ses. ‘İyi iyi, çıkıyorum şimdi’ dersin ama ne yapacağını bilemez haldesindir. Çömelip banyo duvarına sırtını dayarsın. Kollarını dizlerinin üzerinde birleştirip, kafanı kollarının üzerine koyarsın. Ağlamaklı olursun, belki ağlarsın. İşte o anda ak sakallı, bastonlu, beyaz entarili yaşlı bilge gelir gözünün önüne ve sana şöyle der. ‘ A oğul, (a-om) bir büyük ve güçlü düşman ile uğraşmak yerine, birden fazla ama daha küçük ve güçsüz düşmanla uğraşmak yeğ değil de nedir yaaaaaniiiii, hıııı şaşkın oğlan şaşkın ördeeek. Gel bi de burada oyna haspam, mama yer gibi ye şunu olma aslan. I-ıııhhhm pardon, dalmışım.” Sen yaşlı bilgenin söyledikleri arasından alacağın mesajı çeker çıkarırsın. Sonra da kılıcını (tuvalet fırçasını) çeker çıkarırsın. Düşmanına bir güzel girişir parçalarsın. Sonra bas tetiğe (sifona) gitsin şeeööreeffsiziiüün evladııı…! Sonra kılıcı da temizle ama.Amaaaaaan, ne bokmuş be arkadaşım. Yaz yaz bitmedi. Bu arada uzun bir aradan sonra yazdığım yazının konusunun bok olması ise neden uzun süredir yazmadığım ve ruh halim konusunda fikir veriyor mu hıııııı, şaşkın oğlan şaşkııııııın ördeeeeeeek…!
yorumlar
South Park Mr. Hankey hehehheheh:-))
O değilde pisuvar a işerken erkekler birbirlerinin şeyini görürler mi, onu merak ediyorum..
:)) yok pbk,arada engel var kocaman…
Tamamen boyuna bağlı…
arro adamım, güzel olmuş.wellcome back..
aman yarabbimmm kimler gelmişşş, daha ilk cümlede heyecan yaptımm, hemen okuyup gelicemm, bir yere ayrılmaa arrogante noooluurrr….
Allahh iyiliğinizi versinn emiii… Eski bir hafif yazarı şöyle derdi, ondan çaldım söylüyorumm…Sen beni güldürdün allahda seni güldürsünn.. Çok iyi geldi, gerçi etraftan bakıyorlar neye gülüyor diye, şimdi söylesem daha tuhaf olacak en iyisi kıss kısss gülmekk… kısss kısss kısss…Hamiş: Daha sık yaazzzz daha sıkkk güleyimm (çok bencilce oldu beee, amann olsunn:)) özlemişim vallaaaa…
bok tarihini bokunu çıkarmadan inceleyecek olursak;adam olacak çocuk bokundan belli olurkılavuzu karga olanın burnu boktan kurtulmazbokla yapılan sidikle yıkılırgönül bu ota da konar boka daattık oku vurduk bokubok yedi başıbokunda boncuk bulmakmüneccim boku yemektabakhaneye bok yetiştirmekboku yemekbok püsurbokuyla kavga etmekbok yoluna gitmekbi bok bilmemekbokunu çıkarmaködü bokuna karışmakota boka ağlamakboklu güldü sidikliyenerde çokluk orda boklukboğazına kadar boka batmakbok atmakeneee arrog cigerim gelmişşşş…
arkadaşlar bu güzel yorumlar ve karşılama töreni için size teşekkürlerimi sunarım. tekrar yazmaya çalışırım. esasında bu konu üzerine daha çok şey vardı kafamda fakat yazı baya uzun olacaktı. o sebeple bitirdim. belki ikinci bir bok yazısı daha yazarım..;)
bu bok mevzusundan kaçan, bu önemli konuya eğilmeyen, onunla ilgilenmeyen insanların olması beni gerçekten çok hüzünlendiriyor. kahır bela diye isyan edesim geliyor, hayata, ve insanlığa..bunun yanında boku seven, önemseyen insanlar da var. işte o insanın gözleri hafif çekik, çenesi çukur. aslında o insan biraz senden, biraz benden..
güzel kızlar pembe zıçargüzel kızların kakası pembe olur
bence bu yazıyı “Holy Fart” ve “Holy Puke” şeklinde yazılarla triloji haline getir dostum! bu sayede görmezden gelmeye çalıştığımız yanlarımızı daha çok özümser, hatta böylelikle belki hiç aklımızdan çıkarmayız!- bu arada, yabancı eser bombardımanları sağolsun, alkışlarınızla ‘triloji’ de Türkçemize girmiş bulunmakta.- niye ki? ‘üçleme’nin boku mu çıktı?- valla ben http://www.tdk.gov.tr‘nin yalancısıyım.- tdk.gov.nere?- Türk Dil Kurumu abi! her nerede yaşanıyor ve yaşatılıyorsa!- oğlum niye sürekli kısaltmalarla konuşuyorsun? tabakhaneye mi yetişeceksin?- bu biraz bize msn kültürü şeklinde geçti, biliyor musun abi! etkisinden kurtulamıyoruz, böyle “Ye Rin Mok” derken bile bunu daha başka nasıl kısaltabiliriz diye düşünüyoruz.- mok mu yersin? ne geveliyorsun oğlum ağzında?- yok abi, o bir fotoğrafçı. Güney Koreli… biraz dünya görüşün artsın diye dedim. her duyduğun mok’u bok sanma diye. ayıp.- sen de karşıma geçip her bokun ilmini almışsın gibi konuşma öyle. başlatacaksın şimdi bir tarafından!- abi ne diyorsun böyle uluorta? bak tuvaletler şu tarafta…- kahretsin ya! nereden de çattık sana!- onun RTÜK tarafından değiştirilmemiş, böyle cascavlak orjinal hali Holy Shit abi!- aman aman iyi ki söyledin!
p.pati, yazının ismi konusunda gösterdiğin hassasiyet nedeniyle, isminin ‘aziz bok’ olarak değiştirilmesini teklif ediyorum.bu arada kullandığım resim manson’un bok yazısındaki resim ile aynı imiş. onu da değiştireyim. konu ile ilgili olarak buraya eklenecek resimlerin arasında en az rahatsızlık verecek olan (hatta rahatsızlık vermeyecek olan) olması sebebiyle bu resmi tercih etmişiz sanırım ikimiz de. ama başka bir resim bulmaya çalışayım.
aman abicim, ben değiştir diye vermedim külliyatı… ama değiştirmek istersin! orası senin gönlünden geçendir karışamayız. sen benim yorumda gıcık bir taraf sezmedin umarım. senin ünlü komedi diyalogların gibi birşey çalışayım dedim. olmamışsa olmamış de abi.
yok bir şey sezdiğim. ben yorumundaki ‘bu yazının ismi neden türkçe değil’ haklı eleştirisine yoğunlaşıp, ismini değiştirdim. ama yukarıdaki yorumumdaki gibi ‘aziz bok’ değil. başka bir isim buldum.yazıdaki resmi de değiştirdim. manson’un yazısındaki resim ile aynı resim olmasın, ne gereği var canım. ‘diiiiy mi diiiiiy mi’
abi Alla’sen! ben yukarıda triloji kelimesini lügata katan TDK’ya dargınım asıl. geçen gün baktım triloji’yi lügatta görünce beynimde vuruldum Azizim. yazı içindeki değişecek fotoğrafı merak ediyorum yahu. bu renkli görüntüler iyiydi sanki, he?
triloji konusundaki haklısın. ama ipin ucu çok önce kaçtı. yani triloji bence tuz biber bile değil.ben bu bağlamda kendimi de eleştirip yazının isminin türkçe olması gerektiğini düşündüm. zaten o ismi koymadan önce de düşünmüştüm. fakat iyi ve yaratıcı bir isim bulamadığım için o ismi koymuştum. gerekli değişikliği yaptım fakat hala değişmemiş. cık cık cık..!resme gelirsek, başka bir bok işte;)
boktur kokar,soydur çeker
ben de diyorum neden olmuyor bu yaptığım değişiklikler deyü. taslak’tan şeyetmişim ben onu, yıh yıh yıh..
bunu ben de yazmıştım ki önceden. götüme de bokuma, hıhh!
ikinci paragrafta afedersiniz popodan damlayan su hadisesinde kullanılacak hızlıca sallama metodu ile kalkmadan maksimum su damlasından kurtulursunuz ki bu da yere damlayan su miktarını minimalize eder.üçüncü paragrafta inatçı bok sonunda gitse de çamur at izi kalsın metodu ile arkada izini bırakır asıl o zaman armut gibi kalırsınız ortada.ayrıca o resim çok yakışmış değiştirmeyin reca ederim.aynı konu ve resmi kullanmış olmaktan mütevellit sizi tenzih ederim sayın arrogante ancak şunu da demeden geçemeyeceğim;bok boku kenefte bulur mirim.
sayın manson, hızlıca sallama metodu demişsiniz fakat sallama metodu yerle birlikte başka şeyleri de ıslatma riskinden başka bir şey getirmez. klozete yakınlıgına göre duş perdesi, lavabo, çamaşır sepeti, çamaşır makinesi bunlardan birkaçı belki de hepsi. sallama hareketi belki bi leğene sıçılıyor ise işe yarayabilir. o da baya büyük bir leğen ise. göt hacminden çok büyük ise mesela.buna ek olarak, inatçı boklar yapısı gereği genelde katı boklardır. bu sebeple bulaşma, iz bırakma gibi durumlar gözlenmez.bok boku kenefte bulur lafı için ise şu söylenebilir.bokların efendisi / bok kardeşliği
yukardaki söylemden afedersiniz ama sizin tombul bir insan olduğunuz sonucuna varıciim nerdeyse, belli ki 160x50lik bir insan değilsiniz.katı boklar inatçılık yüzünden bir süre klozette su içinde bekler ki bu da son bölümde leke yapar.bana belgelerle gelin derim böyle durumlarda ama şu an bunu söylemek istediğimi sanmıyorum. özellikle görsel basın konudan uzak dursun
hepimiz kardeşiz, kardeşim!
konu benim götüm değil. genel konuşuyorum. klozetin yapısı gereği durum bu. ama tabi hatırı sayılır bir götüm olduğu gerçeğini de gizleyecek değilim, o da ayrı mevzu. belgeleri ev adresinize gönderiyorum. “çok gizli” notu ile.
Resimdeki gibi bok çıkaracak babayiğit varsa helal olsun diyorum.Kelebeen bok sözlüğüne ilaveten;Dün boktun bugün koktunDünkü bokYaşasın bok kardeşliği !
vışşş kokmuş burasıı:)))
Biz kardeşlerimle kavga ettiğimizdecanımmmm babaannem derdi; kuru bok, sulu bok hepiniz aynısınız, yok bir farkınızz diye….
aynı bokun laciverdi var bir de..yani böyle bir laf var. aynı bokun laciverdi var mı bilmiyorum. belki vardır. farklı renkte olanlarını görmüşlüğüm var ama lacivert, hıımm lacivert, ı-ıh hatırlamadım.
boktan çok kimse hazzetmez ama önemli bir konudur.meşhur bok sahneleri için danny boyle’un trainspotting ve slumdog millionaire filmlerine bir göz atın derim. çok süpersonik sahneler. özellikle trainspotting’deki. fiiiyuuuuh..!
abi, ya Kusturica’nın ‘Chat Noir Chat Blanc‘ındaki sahnelere ne demeli?
boktur kokar soydur çeker