Neden bir insan sırf o doğurdu diye herşeyin kaymağını yemek durumda. neden hep haklı durumda. hiç birşeyini bilmediği,sıkıntısını çekmediği yada hastalandığında başında beklemediği halde nasıl göğsünü kabarta kabarta çocuğunun özel günlerine gelir. onunla yaşayan derdini paylaşan,onunla ağlayıp gülen kişi hep bi kenara itilir. sırf anne olmadığı için. nasıl herkes bunları görmeden annesi onun hakkı deyip karşısında emek harcayanı hiçe sayar. nasıl sen otur biz gidip gelelim deyip kapıyı çekip hiç sıkılmadan çekip gider. nasıl bir insan o çocuğun başarılarında en ufak katkısı olmamasına rağmen eee kimin kızı diye böbürlenir. nasıl yapar bunu. anlamıyorum. ve sanırım anlayamayacağım çünkü bana göre ters. hiçbirşey yapmıyorken nasıl kendini dahil eder bu insanlar olaylara. ama hep güzel olaylara yani sıkıntı varken yada hastalık hiç etrafta yokturda işte çok yoğun çalışıyordur gelemez parası yoktur ama güzel şeylerde hep gelir yanında olur. çünkü annnesi değil mi. değil işte kabul etmiyorum. hiç hakkı yokken kendine pay çıkarmasına benim kızımm demesine sinir oluyorum.daha giyim zevkini bile bilmezken benim kızım başarır yapar der. neler çekilmiş o duruma getirene kadar o çocuğu,nelerden vazgeçilmiş,nelere katlanılmış bilmezken nasıl.öfff sinir oldum bak yine
yorumlar
Bazen Çocuklar, olgunlaşmamış ailelelerin, anne babası olur..
anne baba olmak, bir hissiyattan ibaret değildir elbette ama yine de kesinlikle ben de aynı doğrultuda bakıyorum. emektir iyelik kavramının temeli.
Bu yazı çocukta çok emeği olup, adı hiç zikredilmeyen biri ağzından mı yazılmış (baba, babaanne vs) anlayamadım bahard17 ?????
potansiyel bir anne katili daha …
@bahar’ın kendine göre haklı nedenleri var.
tekrar okuyunca anladım, bir evladın ağzından duyguları olduğunu…
evet @kelebek, sanırım anne sevgisinden yoksun kalmış:(
Bir insanin annesi hakkinda boyle seyler dusunebilmesini anlayamiyorum, dusunuyorum dusunuyorum inan hic anlamiyorum, ben okurken utandim valla…
Bahar, daha cok gencsin sen. Bunlari simdi anlayamazsin güzel kardesim. Bir zaman gelecek hic de düsündügün gibi olmadigini görecek anlayacaksin. Seni büyütenin de seni doguran Ana’nin da kiymetini bil. Hangi zorluklardan dolayi seni bir baskasina verdi acaba. Seni isteyerek mi verdi sanirsin sen? Asla inanmiyorum ben. Seni kac defa gizli gizli görmeye gelmistir mutlaka…
Bir paragraflık yazı ile değerlendirme yapılamayacak kadar karmaşık bir mevzu. Belki anne haklı, belki kız, belki her ikisi de haksız, belki de her ikisi de kendince haklı.Muğlak durumlara mutlak yorumlar yapmak güç..
arkadaşlar benimle ilgili olan bir konu değil bu. bu boşanan bir erkeğin tekrar evlendiği yeni karısının kızlarıyla ki kızlar babayı seçmiş. çoğu annede kalır. o kadının sevgisini ve fedakarlıklarını görüp gerçek annelerinin hiç birşey yapmadığı halde herşeyden kendisine pay çıkarma olayı sadece . ben haklı buldum. bu arada @Clicia x sen hemen anne katili diye etiket yapıştırmışsın ama çoğu insan kendinden olmayan çocukları anne gibi sevip sarmalarken gerçek annneler evlatlarını çöplüğe atıyor. düşünmeden konuşma derim. tv seyrederken evladını satanı da çok gördük biz.
xNicox DİYOR Kİ türban konusunda seninle epey tartışmamız oldu yaşını bilmiyorum ama büyüksen saygılar ben darbeleri evet görmedim. 79 luyum çünkü saygılar
Ben boşuna demedim “Muğlak durumlara mutlak yorumlar yapmak güç..” diye.Öğle saati kadın programları yorumculuğuna soyunmanın alemi yok.
bahar’a hak verdim.aynı durumu en yakın arkadaşımla bire bir yaşadım ve o anne müsfeddesine hayretle baktım!daha arkadaşım 4 yaşındayken sevgilisiyle kaçıp gitmiş ve kızını yılda bir kere ancak görmüş olan kadın, kalktı kızının düğününde “annecilik” oynadı! Kızını yetiştiren, her türlü derdini, hastalığını çeken, her sevinci ve üzüntüsüne ortak olan babaanneyi yok sayarak hem de!bazıları doğuştan “annelik arızası” taşıyor galiba. sandığımız kadar “içgüdüsel” değil her zaman.bence anneliğin “emek” kısmını es geçemeyiz.
STRAWBERRY07 DİYOR Kİ, (07 Haziran 2008 22:28)bahar’a hak verdim.aynı durumu en yakın arkadaşımla bire bir yaşadım ve o anne müsfeddesine hayretle baktım!daha arkadaşım 4 yaşındayken sevgilisiyle kaçıp gitmiş ve kızını yılda bir kere ancak görmüş olan kadın, kalktı kızının düğününde “annecilik” oynadı! Kızını yetiştiren, her türlü derdini, hastalığını çeken, her sevinci ve üzüntüsüne ortak olan babaanneyi yok sayarak hem de!bazıları doğuştan “annelik arızası” taşıyor galiba. sandığımız kadar “içgüdüsel” değil her zaman.bence anneliğin “emek” kısmını es geçemeyiz.hak verdiğin ve konuyu anladığın için teşekkür ederim.
Anthro DİYOR Kİ, (07 Haziran 2008 13:31)Ben boşuna demedim “Muğlak durumlara mutlak yorumlar yapmak güç..” diye.Öğle saati kadın programları yorumculuğuna soyunmanın alemi yok.Logos spermatikus // Anthropolis // Deep Purple – Soldier Of Fortunekadın programından değil bu örnek yakınımdan .
Anladiysam Arap olim. Ben ne zaman seninle tartistim valla hatirlamiyorum. Ha, su yazindan bahsediyorsun sanirim. Ben orda seninle degil Clicia ile tartismistim galiba. Sana da kizip yorumlarimi silmistim:) Yaw eski camlar bardak oldu Baharcigim. Amma da kinlisin ha. Unutmadin mi daha? Baksana imzanda bile bana söz carpiyorsun. Aha iste bu yazina yorum yaziyorum. Böylece ödesiriz. Ha, ne dersin benim güzel kardesim?
kinci falan değilim abartma yahu. yazılar gelip geçiyor isimler kalıyor belleğimizde sadece o kadar.