“Deniz olan bir yere gitmek istersin sanmıştım.”Bir sitem mi saklıydı sesinde? Her zamanki anlayışlı koca ifadesini azıcık da olsa gölgeleyen o şey herneyse cansıkıcı bir şey olmalıydı.Meltem kocasını iyi tanımanın verdiği sezgiyle sesteki bu çatlamanın daha büyük çatlamalara yol açabileceğini anladı ve en tatlı sesiyle “Hayatım, istersen gidebiliriz.” dedi.Bikinili kızlar hayalinde resmi geçit yapsalar da o şimdi gerçek bir dünyanın tam ortasındaydı. Gerçek şeylerden söz etmeliydi öyleyse. Gölgelerle savaşmaya niyeti yoktu.Kaan karısının konuşmasındaki zorlanmayı hemen fark etti. Sanki söylediği her sözcüğü, içinden biri fısıldıyordu ona. Kendisinden daha mantıklı olduğuna inandığı başka bir kadın…Onun bu çırpınışı hoşuna gidiyordu aslında. Kelimeleriyle yüz ifadesi her çeliştiğinde, kendisini çok seven iki kadının çekişmesini izler gibi oluyordu.İkisi de Meltem’di… Ve ikisi de kendisini mutlu etmek için normalde hiç uyuşmasalar da bir uzlaşmaya varmaya çalışıyorlardı.”Hadi itiraf et!” dedi. “Oraya gitmek istemiyorsun. Çünkü Marmaris deyince senin aklına çarşaf gibi deniz ve cennet gibi bir doğa gelmiyor. Üstsüz turistleri ve bikinili kızları düşünüyorsun. Ayrıca rakı balık muhabbetini de ekleyelim. Sinirlerini en çok zıplatan da bu değil mi? Deniz kenarı deyince keskin bir anason kokusu yalar gibi oluyor burnunu.”Meltem daha fazla dayanamadı ve “Evet canım.” dedi. “Dediklerinin hepsi doğru. Ben tatil deyince çok başka bir şey anlıyorum. Seninle başbaşa kalabileceğimiz sakin bir liman arıyorum ben. Bütün yıl başkalarıyla birarada geçiyor zaten. İşmiş, akrabalarmış, komşularmış dalıp duruyorlar dünyamıza. Hiç değilse tatilde başkalarını sokmayalım yaşantımıza. O kalabalıkta yine birbirimizi kaybetmeyelim. Çok özledim ben seni. Bu kez bir kaçamak yapalım seninle. Gizli gizli yaşayalım sevgimizi.””Bu kadar çok özledin beni demek!” dedi Kaan. Gözlerinde muzip bir pırıltı yanıp söner gibi oldu.”Tahmin edemeyeceğin kadar hem de…” dedi Meltem ve kocasının dilinin altındaki baklayı çıkarmasını beklemeye başladı.”Özlediğine kuşkum yok canım. Ben de seni çok özledim. Ama senin şu kaçamak teklifinin sadece bu özlemden kaynaklanmadığı yönünde bazı kuşkularım var doğrusu.”Bikinili bir sarışın peyda oldu birden Meltem’in zihninde. Sanki Kaan da görüyordu onu ve az sonra söyleyecekleri de onunla ilgiliydi. Hemen kovdu o görüntüyü ve kocasının yumuşacık sesine bıraktı kendini.”Mesele sadece beni özlemen değil.” dedi Kaan.”Eyvah! Bir suçlama geliyor şimdi. Dünyanın en kıskanç ve çekilmez kadını olduğumu söyleyecek.” diye içinden geçiriyordu ki kocasının sözleri ılık br meltem gibi yalayıp geçti ruhunu.”Esas mesele bana hala sırılsıklam aşık olman…” dedi Kaan.” Küçük bir kızın, duygularını abartmasını hoşgören olgun bir adamın sınırsız şefkati vardı sesinde. Yüzünde kocaman bir gülümsemeyle ekledi: “Dişi sinekten bile kıskanacak kadar hem de…”