Tıb mensubu bir dostum anlattı,olay Ankara’da yaşanmış…Marketlerden birinin parfüm reyonuna bir kadın yaklaşıp,görevli kıza elindeki parfümü uzatarak”Sizden ricam şu kokuyu denermisiniz,benim tenimde pek hissedilmiyor da”der.Kızcağız müşterisinin ricasını kırmıyor ve parfümü koluna sıkıp kokluyor ve hemen oracığa yığılıp kalıyor…Müşteri pozisyonundaki kadın ”koşun arkadaşınız bayıldı”diye bağırarak marketi ayağa kaldırıyor…Tam o sırada markete müşteri gibi giren bir adam,olaya dahil olarak kendisinin ambulans şöförü olduğunu ve kapıdaki arabayla hastayı hemen hastaneye götürebileceğini söyler…Panik halindeki çalışanlar teklifi memnuniyetle kabul ederler ve bir müddet sonra genç kızın cesedi Sincan’da bir mezarlıkta bulunur…Tüm organları çıkartılmıştır…Evet olay çok hazin ve ancak üçüncü dünya ülkelerinde rastlanabilecek cinsten…Türkiye’de 7000 ,Avrupa’da ise 40000 diyalez hastası böbrek nakli için bekliyormuş…150-200 dolara alınan bir böbrek ihtiyaç sahibine 100000 dolara satılıyomuş.Olayın ticari boyutları çok büyük,işin kötüsü Türkiye organ ticaretinin geçiş yolunda bulunuyormuş!Bana kalırsa biz bu ticaretin geçiş yolunda falan değiliz bilakis tam ortasındayız…Bu da hergün adeta buharlaşarak yok olan insanlarımızdan belli olmuyormu?.
yorumlar
standart şehir efsanesi.. bir de şu versiyonu var:OKUMADAN SILMEYIN… VE MÜMKÜN OLDUGUNCA FORWARD EDIN...10-15 gün önce bazi TV kanallarinin anahaber bültenlerine çikan feci bir olayi size aktarmak istedim.Olay Çengelköy’de oldu. Karsidan karsiya geçmek isteyen yasli bir teyze yoldan geçenlerden yardim ister,kimsenin orali olmadigi teyzeye23 yasinda bir kiz yardim eder, karsidan karsiya geçirirken kiz aniden bayilir, masum görünüslü yasli teyze bir taksi çevirir kizi taksiye atar vetaksiciye:-kizim yolda yürürken fenalasti, hemen eve götürmem lazim der.Taksiyi ATA2 sitelerine yakin bir yerde durdurur,taksiciden yardim alarak kizi arabadan indirir komsularindan yardim alacagini söyleyerek taksiciye gitmesini söyler.Taksici oradan uzaklastiktan kisa bir süre sonra arabanin içinde telefon çalmaya baslar kendi telefonunun çalmadigini anlayan taksici kisa bir aramadan sonra arka koltugun altina düsmüs olan telefonu bulur, israrla çalan telefonu açar telefonda bir erkek vardir:-bu telefon kizima ait,eve gelmesi gerekiyordu ama hala gelmedi siz kimsiniz diye sorar, telefonu açan taksici kendini tanitir ve kizinizi annesiyle falanca adrese biraktim der baba hayir annesi yanimda bulundugun yeri söyle beni kizimi biraktigin adrese götüreceksin der ve polise haber verir, polisler baba ve taksici kiziarar ama ne o adreste öyle bir teyze vardir nede kiz ortadadir. Ertesi günü kiz Çengelköy’de MAXI alisveris merkezinin önündeki bir çöp konteynerinin içinde ölü bulunur, tüm organlari alinmisitr, otopsi raporuna göre kiza igne yapilmis ve bayilmasi saglanmis, aile feryat figan tüm çengelköy ayaga kalkmis durumda. kime güvenecegiz.Yardim etme güdülerimizi de köreltiyorlar, gerçekten yardima ihtiyaci olana da yardim edemeyecegiz bunlar gibi soysuzlar yüzünden. Allah ailesine sabir versin. Lütfen daha dikkatli olalim, gün geçtikçe böyle olaylar çogalmakta ve biz neyin nerden gelecegini bilmez halde sans eseri yasiyoruz.
Ya çok can sıkıcı hikayeler bunlar. O zaman robot gibi, duyarsızca yaşamaktan başka çaremiz kalmıyor. Paronoyaklıkta da sınır tanımaz hale geliriz böyle giderse. Çok acı ya! Ne yapılır, nasıl anlaşılır ki insanların niyetleri? Kendi adıma her iki olaydan da hiç şüphelenmez ve çok kolay bir şekilde o kızların düştüğü duruma düşerdim.
bide şey vardi bi aralar sinemada koltuklara aids li iğne koyan adam vardi hatırladıkca guluyorum yanı =)
ben de bu hikayelerin türevlerini duydum ama inanmıyorum.yani içi boşalmış bir ceset bulunsa gazetelerde çarşaf çarşaf verilmez mi.bu tip sahte hikayelerden o kadar çok var ki ve hepsi birbirine o kadar çok benziyor ki.
evet çok hikaye var ama kabul edin çok da inandırıcı hepsi. Yani akla gelmeyecek yöntemler falan. Ya da beni fosil diye etnografya müzesine falan gönderin. Ne bileyim? Ben inandım:)
BuradaFiat Doblo bir araçla Hayat plaka(31) bir araçla 5 kişilik bir ekip tarafından, bir kaç kişi kaçırılarak organları çalınmış ve vatandaşları bilgilendirmek ve dikkatli olmaları için jandarma tarafından ilanlar asılmıştı.Şu zamanda biraz paranoyak olmakta fayda var galiba.hamiş: şehir efsanesi falan değildir.Gerçektir.
Bu hikayenin türevleri baya bi fazla cidden .Bilmem kaç kişiye birden forward edin türünden öğütler de içeriyor gelen mailler. Bilemiyorum ki asla değil de fasla mı bakmak lazım.Ya bişey değil tedbirli olalım diye paranoya sınırına dahi yaklaşıyoruz hafiften hafiften.
baktığı bebeğin kafasına iğne batıran bakıcı kadın hikayesini biliyor musunuz? son 3 ayda bana 4 kez geldi. hatta bir tanesini annem anlattı. tam namıkkemal‘lik
organ hırsızlığı için şehirler aşırı riskli. daha kolay yöntemler var, evden kaçan çocuklar, kayıp kişiler vs.
bu tür hikayelerin süper internet efsanesi haline geldiğini geçen ay can dündar bile yazmıştı.aslında sabah baktığımda tek bir yorum vardı ve kesin birisi çıkar yazar diye düşünmüştüm. şimdi sabaha karşısına ben yazıyorum. ilginç oldu.
Bana bunu çok yakın bir arkadaşım anlattı o yüzden gerçek olduğuna eminim.Bu arkadaşın eski sevgilisinin kardeşi hafif diye bir siteye üye olmuş. Bir süre haber girip, yorum yaptıktan sonra bunu herkesin giremediği şifreli bir bölüme çaarmışlar.Herkes çok sıcak davranmış ve 3 gün sonra yapılacak site partisine çaarmışlar. Kimseye de söylememesini site sakinlerine özel olduğunu söylemişler. Çocukta kendisine ilgi gösteren güzel kızların hayali ile verilen adrese gitmiş.Demir kapılı metruk bir binaymış adres. Kapıyı çalınca kullanıcı adı ve şifre sormuşlar. Kapıdaki iri yarı,sakallı yeşil suratlı adam bi süre kaybolup geri gelmiş, şifre onaylandı sizi hatırlamamı istermisiniz diye.Bizim çocuk da evet deyip girmiş. Şenlikli bir ortamda bir bira söylemesiyle bayılması bir olmuş. Uyandığında sağ eli buz dolu bir kovadaymış. Elini çıkartınca ORTA PARMAĞINI KESTİKLERİNİ görmüş. Yanında da ingilizce bir not bulmuş “WE GOT THE FINGER”
daha öncesinde partilerde insanları uyuşturup buz dolu küvetlere koyarlardıda uyandığında notu görüp doktora gitsin diye mesajda bırakırlardı.simdi koyun keser gibi kesiyolar deniyo.bütün organları alınıp napılacak onuda anlamış deilim, bu orgaların ustalıkla kesilmesi cerrahi operasyonla alınması grekmez mi, 1 gecede bütün organlar alınır mı,e hadi alındı. o organlar bozulmaz mı,yok mu bi doktor arkadaş.bilgilenelim.
Ustalaşmışlardır artık kesme biçme işlerinde.Bence doğruluk payıda vardır durup şöyle bir çevrenize bakın ,haberlere bakın ,yediğimiz ürünlerin temizliğine bakın uyuşturucu batağından kurtulan insanların söylediklerini dinleyin bu hikayelerle paralellik göstermiyor mu?Evet belki birçoğu uydurmadır ama…
İnsanların para için nasılda insanlıktan çıktığının kanıtı!
redroge’nin hikayesi şimdiye kadar okuduklarımın en gerçekçisiydi. Bir tek şu iri yarı, yeşil suratlı adam kafamı karıştırdı. Hayır bir yerden çıkaracağım ama??
@redogre: hahahaa. boynumda taşıyorum kullanıcı parmaklarını..