Üniversitedeyken başarılı bir öğrenci olmama rağmen muhasebe derslerini pek sevmezdim. Sanırım ikinci sınıftaydı, o zamana kadar hiçbir dersten bütünlemeye kalmamama rağmen envanter bilanço dersinden bütünlemeye kalmıştım. Sevmiyordum muhasebe ile ilgili dersleri. Bütünlemeden geçtim ama o kadar sıkılmıştım ki, kafamı kesseler muhasebe ile ilgili bir ders seçmem şeklinde bir büyük laf etmiştim.Ders seçme aşamasına geldiğimizde ise öğretmenlerimiz sınıfa gelip öncelikle dersi tanıtıyorlardı. Ben de üst sınıflarla bir ön görüşme yapmış, hangi derslerden daha rahat bir şekilde geçebileceğimizi sormuş, bu derslerin hocaları konusunda bilgi almıştım. Maliyet muhasebesi demesinler mi? Bunu aklımın bir köşesine yazdım. Ama henüz karar vermemiştim.

Bu sıralarda bir rüya gördüm. Rüyamda sınıftaydım. Her zamanki yerimde oturuyordum ama kendimi görmüyorum tabi. Karşımda hocanın masası vardı. Sıralar ve masa gerçekte olduğu gibi açık mavi renkteydi. Hocanın üstünde siyah bir hırka vardı. Hocayı masasında oturur vaziyette görüyordum. Oturduğu için masanın üstünde kalan kısmını görüyordum ama başını görmüyordum. Oturduğum sıradan baktığımda sağ tarafta birkaç kitap üst üste duruyordu. Sonra uyandım. Ders seçim aşamasında olduğumuz için bu herhalde seçeceğim ders ile ilgili bir rüya, hadi bakalım hayırlısı demiştim.

Okula gittim. Sınıfa daha önce görmediğim, bir hocam girdi. Dersini tanıtım amacıyla gelmişti. Sınıfa girince işleyeceği programı özetleyen kağıtları hepimize dağıttı. Programa baktım. Gayet güzel özetlenmişti. Bu şekilde özet bir program sunulması hoşuma gitmişti. Ufak tefek bu hanım maliyet muhasebesi hocamızdı. Masasında oturuyordu. Programın yazılı olduğu kağıttan başımı hafifçe kaldırınca karşımda masasında oturan hocamı gördüm. Masası bizim sıralarımızdan yüksekte duruyordu. Sınıftaki sıralar ve masa açık mavi renkteydi. Hocanın masası yüksekte olduğundan oturduğum yerden başımı hafifçe kaldırdığımda onu masada otururken görüyor ama başımı daha fazla kaldırmadığım için yüzünü görmüyordum o anda. Gerçek hayatta olduğumuz için bu sefer başımı kaldırıp yüzüne baktım. Üstünde siyah bir hırka vardı. Sol tarafında da aynı rüyamda gördüğüm gibi üst üste konmuş kitaplar. Ben karşısında olduğum için bana göre sağında. O görüntüyü gördüğüm anda içimi çok yoğun bir duygu kapladı bu anı daha önce yaşadığıma dair ve maliyet muhasebesi dersini seçmeye karar verdim. Bu dersten de sorunsuz bir şekilde geçmiştim.

Bu karar üst sınıftan aldığım bilgiler doğrultusunda hem mantıklıydı hem de gördüğüm bu rüya ve bu duygu beni etkilemişti. Rüyaların henüz çözülememiş yanları olduğunu düşünüyorum. Bazı rüyalar günlük yaşantımızdan etkilenerek gördüğümüz rüyalar olurken bazıları haberci rüyalar olabiliyor. Sanırım ruhumuz uyuduğumuzda zaman ve mekanda sınır tanımıyor, yolculuk yapıyor. Hiç bilmediğimiz yerlere gidiyor, hiç tanımadığımız yüzler görüyoruz.

Bazen konuşmadan anlaşıyoruz. Bilgiler alıyoruz. Dokunduklarımızı hissediyor, rüyada olduğumuz halde kendimizi gerçek hayattaymış gibi hissediyoruz. Rüyaların hâlâ çözülememiş bir dili ve sırları olduğunu düşünüyorum.