Bir karafatma ile bir tahtakurusu arasındaki farkı bilememek kadar banâl bişey olamaz.
Şöyle düşünün; nasıl ki bir elma ile bir armut aynı değilse, bir karafatma ile bir tahtakurusu da birbirlerinden o derece farklıdır.Fark sadece bedenlerin farklılığında değil ve fakat aynı zamanda zekâlarındadır da.Peki nedir bir karafatmanın zekâsı ile bir tahtakurusunun zekâsı arasındaki fark.Şöyle düşünün; hiç okuyan ile okumayan bir olur mu?Peki çok gezen mi bilir, yoksa çok okuyan mı?Kim tadına varabilir gece denizde yüzmenin, denize mektup yazmanın, kuma resim yapmanın?İşte fark o derece büyüktür.
yorumlar
denize mektup yazmak, kuma resim çizmek zekâ işidir…Ama yazılan mektup okunmalı, resim görülmeli, bu da ayrıca zekâ gerektirir…
kop;bilgin olsun, ben senin yazını tuttum ama görünmüyor…
resim güzelmiş..
Gece denizde yüzmek mi? ayyy ödüm patlar hayatta giremem…
Yazının konusuna göre araya reklam alıyorlar ya bazen çok komik oluyor. Mesela burda bir böcek ilaçlama firması var:)
Yaşamak risk almaktır, ezbere yaşamak yerine böcek olmayı tercih ederim, olsam da her gün farklı duvarda gezeceğimden, eminim..
oooo! bugün herkes tatilden dönmüş!!!!!!!!!linet, o buraya koyduğun resimdeki hayvan var ya, benim…
Yok makalecim ben kopun yazısından kendime göre anlamlar çıkarttım:))Keçilik yaptığını da hiç görmedim:))
Ben geldim, Makaleci, 1 kaç güne gideceğim yine..:)
Fark sadece bedenlerin farklılığında değil ve fakat aynı zamanda zekâlarındadır da.bu nasıl bir cümle iki bağlaçla yazılıp sonuca bağlanamamış.bir bağlacı kaldırıp kullansan yine anlam bozukluğu var.
farklılığı da bu.hep düzgün cümleler kurulacak değil ya.farkı olsun.unutmadan.. farklı görünmek , farklı olmaktan azıcık farklıdır.
:))
Yani diyor ki..:)
Kopanisti, Lesör, ve Manson, neredesiniz, şu Fenere nöbetçi lazım, gece..
kop tatilde pilli melekFenerde ben duruyorum ama gece ayaz fena vuruyor. Nöbete var mısın benimle?
Kop tatilde ise bu yazı nasıl geldi..Nöbete varım tabii, bütün gece çikolata yer, yazı yazarız ..Umarım korkmazsın ıssız olur gece, dalgalar da fena vurur, ıslanırız..Yağmurluğunu al ve de çizmelerini..
Tamam pilli melekKop da önce arroganteyi alır sonrada bizi geçerken yatına alır, onlar güldürür bizde battaniyeleri çenemize kadar çeker tüm gece kıkırdarız:)
kıkırdama olmazsa gelmem zaten..Mangal için tavuk kanadı ve de sucuk ta alalım, serin, taze havaya karışırsa kokusu, nico gibi şiir kitabı çıkarırım yeminle, gelen ilhamdan..
Linet de gelir kestane kebap yapar bize
Linet,kestane torbasını karıştırıp gelirse yandık..
🙂 evet tam beni de alın diyecektim:))Kesinlikle kestane işinde ben yokum, size gözleme yapayım daha iyi:))
oooy linetbenimki patatesli ve kaşarlı olsunDeniz suyundan serpiştir üstüne
Sinirlendiğim bir vakit, iskelenin en ucuna gitmiştim bir gece, dalgalardan ıslanmak harika bir duygu, öyle bir ıslatıyorki, attığı tokatlar seni, kendine getiriyor..Önemsemiyorsun hiçbirşeyi..:)
Denize dair herşey öyle harika ki..Yosunlar hariç
yosundan da peruk yapardım, niye öyle diyorsun ki..
Yüzerken sağdan soldan bikiniye giriyorlar söyletme şimdi pbk
Bir teyze vardı 80 yaşında, her sabah yüzer, çıkmadan önce yosun masajı yapardı kendine…Çok sağlıklı tavsiye edilir…
hahah, tam dejavu için desene..:))
Hiç denemedim. Sen denedin mi Linet?Genellikle şov ana haberlerinde yosunla zayıflama şeklinde haberlere tanık oluyorum. Başka faydalarını bilmiyorum, araştırmadım hiç
Evet bir gün denizde karşılaştık, bende ona eşlik ettim, yapışıyor ama olsun :))
yosuna mı teyzeye mi?
:)) teyzeye ve yosun masajına:))Çok şeker di, biraz çok konuşuyordu ama olsun…
O teyze şu pilli meleğin yazıdaki süpürgeli teyze olmasın:)
mümkün değil, o teyze turistsavar dı..
birden bu bloga cagırıldım. cok hızlı okudum yazıyı ve yorumları. anladıgım kadarıyla yosunlu teyzeye kestane masajı yaparken yattan battaniye ile atlamak icin bir teklifte bulunulmuş bana. cevap veriyorum.- varım, kabul..!
:))) özlemişim arrogantee :))Kulaklarını da çınlattık sen yokken:)
varım diyooouuv
kulaklarımın cınlaması ne kelime linet, anlaşılan benden o kadar cok bahsedildi ki, ben butun tatil kulaklarımdaki o sesten başımı duvarlara vura vura gezdim orayı/burayı..
sen duvarla mı geziyorsun:)
gezdigim yerlerde bulunmasına dikkat ediyordum. mesela bakıyordum ileride duvar yok. çömelip gidiyordum. yere vurmak icin..
biri bunu bana anlatabilir mi?
inan ki çok güzel… fırsatın olursa mutlaka denemeni öneririm…kumda resim çok kısa vadeli, bir dalga bütün emeklerini bir an da silebiliyor..
o-ov..! bi yorumda bana yap. tanıyamadım. yorumdan cıkartırım belki..
oooy oooy.beni hic degismedi nickim, baska da nickim yok..demek ki tanısmamısız..
sanırım askerlik bitmiş…
sen yaz bari..
bir de ufakufak’ın kim olduğunu söylerse inan olduğuna inanacağım…
yok be ne inan’ı..
seni adam yerine koyup cevap yazmakla, bu süreyi kayda değer bir şeye ayırmak arasında kararsızım
@aRRoGaNTe, bilemiyorum. bakalım kim çıksın
yani ne yazarsam beğenilir diyorsun, büyüksün üstad (:
deneme
he gülüm he..Bu yazıdan öfkeli bir beygir geçmiş
Bana mı çatar bu trafik cezasıBenim hatam değil kimin hatasıSözün gelişi çok güzel dinlemeyi sever bakHey anam hey babam hep hayallere bakNolursun polis abiBeni bi kerecik affetBir şans versen, yaylan desenBas gaza aşkım bas gazaKim tutar seni bas gazaYollar senin hic durmaİykkkk
inan ile hakikiinan’ın hiç alakası yok. kendince biri oyun oynuyor. nevdalist’e sordum, kesinlikle alakası yok, inanmayın diyor.iletmek istedim.
yazıyı buluncaya kadar canım çıktı. felaket tellalcısı gibisin suskunluk.velhasıl canım kanım suziq’imin zamanında söylediği bir şey vardı. eşin dostun arkadaşın mı bunlar, ciddiye alıp açıklama yapıyorsun diye. iyice sanalla reel karıştı. siteden kaçmak istedikçe yakalanıyorsun. lost gibi maşallah, yolu bulamıyorum.velhasıl shane şu hakikiinan nickli dingili silmeniz veyahut banlamanız gerekiyor. sanırsam sebebini benden iyi biliyorsun.bunun dışında da ekleyecek, yazacak bir şeyim yok.
bu sitede taklidi yapılamayacak 3-5 kişi varsa biri de inandır..hakiki inan nikini alıp gelmekle olmuyor bu işler..ilk cümlende için gözüküyor..
denize mektup yazmak için nasıl bir araç kullanılmalıdır?yazmaya çalışıyorum, yardımcı olursanız sevinirim. 🙂
bir adet kopanisti lazım
sona deniz lâzım..
denizkop..
su damlası da olu bak…
denize mektup yazacaktım, bütün yollar kapalı…
yazı sahibi arkadaşım, günaydın:) bir mesajım olacaktı, yanıt kabilinden, sana ulaşılamıyor yalnız:((
deniz, kum, güneş, ay, gece, mektup, huzur, uyku…
çileğim, fokuslansak dimi tüm bunların olduğu bir yere seninleNerede olabilir acep hımm
aynen öyle dejavu:)çok lazım çoook…
çilek, deja,beklerim Antalya’ ya!
denize uzanmak istiyorum.Mor parmak arası terliklerimi fırlatıp suyu sıçrata sıçrata yürümek istiyorum çileeeeek:)
deja;mor değilde portakal rengi bir çift terlik olabilir mi?
mor bikinili kızlar ile yüzmek istiyorum
mak, ben mor hastasıyımdırOdamda herşey mor, mor logolu şeyler alırım. Mor terlik ve benzeri şeyler giyerim.
Antalya bu yaz rengarenk kop, ama sanırım büyücünün öngördüğü sahiller daha cazip olabilir senin için…:)neydi, santorini mi, ibiza mı idi, anımsayamadım
plaj voleybolu oynayan mor bikinili kızlar gördüm tatilde..
Antalya bu yaz rengarenk kop, ama sanırım büyücünün öngördüğü sahiller daha cazip olabilir senin için…:)neydi, santorini mi, ibiza mı idi, anımsayamadımdejacım, mor bir oda hazırlatıyorum o zaman sana otelde, hemen bekliyorum:)
son yorumum nerde yahu:((
🙂
onnupro:)
aslında masirefe gerek yok, mayo giyilmeyen sahiller daha ucuz…
çilek, balayı odanızda hazır; şampanya, meyve sepeti…!ciddiyim arkadaşlar bu arada ben…!
bu yorumumun çıkmaması hadisesi beni sinir etmekte…
spirit of the sea
joker , saa da bi kontr çekmek lazım..
Bu da güzelmiş..
Bir ufak katkı daha..
”bir kadın var tüm parıltıların altın olduğuna inananve bir merdiven satın alıyor cenneteve vardığı zaman oraya biliyor kibir kelimeyle elde edecek orada bulunma amacınıve bir merdiven satın alıyor cennetebir işaret var duvardayine de emin olmak istiyorçünkü bilirsiniz bazen iki anlamı vardır kelimelerinorda, dere kenarındaki ağaçtabir kuş var şöyle diyor şarkısında’bazen kuşkuyla dolar tüm düşüncelerimiz’ah meraklandırıyor beniöyle bir hisse kapılıyorum ki batıya baktığımdasanki ruhum haykırıyor uzaklaşmak içinrüyalarımda duman halkaları görüyorumağaçların arasından yükselenve durup bunu seyredenlerin seslerini duyuyorumah bu beni meraklandırıyorbu beni gerçekten meraklandırıyoreğer hepimiz katılırsak ezgiyegerçeğe götüreceği fısıldanıyor kavalcınınve yeni bir gün doğacak bekleyenler içinorman kahkahalarla çınlayacakeğer bir patırtı varsa bahçenizdetelaşlanmayınmayıs kraliçesinin bahar temizliğidirevet iki yol var gidebileceğinizama uzun vadedehala vakit var değiştirmek için yolunuzukafanız zonklar durur, nerden bileceksinizezgiye katılmaya çağırıyor kavalcısevgili bayan duyuyor musunuz esen yeli?ve biliyor musunuz kirüzgarın fısıltılarındadır aradığınız merdivenestiğimizde yoldan aşağı doğrugölgelerimiz ruhlarımızdan daha uzunbir kadın yürüyor hepimizin tanıdığıbeyazlar içinde parlayan ve herkese göstermek isteyenherşeyin nasıl altına dönüştüğünüve dikkatli dinlerseniz eğer size de ulaşacaktır ezgihepimiz bir ve birimiz hepimiz olduğundabir kaya gibi sağlam olup yuvarlanmadığımızdave bir merdiven satın alıyor cennete…”
”Lakin zordur köprüleri yakmak…Meçhul bir istikbal uğruna bugününden vazgeçmek korkutur insanları… Mazinin hatıraları taze, dostluklar sıcak, kurulu düzen güvenlidir.kendi köprülerini yakmaktan son anda vazgeçersin. Ruhunun köprüleri yerine, cesedini ateşe vererek, bir imkansız aşkı, küllerin buluştuğu öbür dünyaya erteler.Köprüleri yakmak cesaret ister… ama siz kararsızlanırken köprünün karşısından ışıl ışıl yeni bir hayat umudu inatla gülümser insana… Bir elte bugünün yerleşikliğine tutunurken, öbürüyle yarın macerasına uzanmaya çalışır, arada çırpınır durursunuz.Belki orayı bilmemek, bilmekten iyidir. Bilip de gidememek en beteridir çünkü…”
Kop, sen çok özel bir insansın arkadaşım.Nasıl da atlamıyor bak 🙂