Olmadık saatte olmadık şeyler tutturmayı (gece yarısı bir yerde unuttugu oyuncak gibi) huy edinen ve bazen hayatımızdan bezdiren oğluşum için bu cumartesi çocuk pskiyatri doktorundan randevu aldık, doktor bey bunun için mi getirdiniz der gibi baktı ve bunun sebebinin çok basit oldugunu söyledi: Çocuk kendini evin kralı sanıyor, birinin ona evin sadece çocugu oldugunu göstermeli.Tutturdugu ve elinizde o an yapma imkanı olmayan şeyler için uğraşmayın dedi doktor, komşulardan mı çekiniyorsunuz? Kendine birşey yapar diye mi korkuyorsunuz ? Bırakın ağlasın, atlasın,zıplasın ölmez ya bir süre sonra işe yaramayacagını bilecektir diye ekledi.Psikiyatri asistanı olan eşimin kuzeni bugün bu konuyla alakalı olarak iki kitap getirdi bize bunlardan birinden bahsetmek istiyorum.Dr. Hande Gürel tarafından tercüme edilen kitabın adı: Çocuğunuza Sınır Koyma (yazarı: Robert J.Mackenzie)Kitaba şöyle biraz göz gezdirdim çocuklara koyulması gereken sınırlardan bahsediyor, yani bu çocuk milleti nerde duracagını nasıl bilecek , bunun için neler yapmalıyız.Bu konuda ebeveynlerin de sınırları olması gerektiğinden bahsediyor tabi yazar. İpin ucunu kaçırıp her şeye kural koyup, her işe ceza veya sınır çizgisi belirlemek te var işin ucunda.Kitabı tam anlamıyla henüz okumuş değilim ancak her anne-babanın bu tür yayınlardan edinmesini tavsiye ediyorum.Hatta öğretmenler bile okumalı. İşbirliği yapmaya çocukları ikna etmenin yolları, çatışmayı sonlandırma taktikleri, anlaşılır ve etkin sınırlar belirlemek gibi çok faydalı bilgiler bu kitapta.Büyük sabır ve sevgi gerektiren çocuk büyütmek sadece sevgi ile olmuyor, bazen sevgiden ne yapacagımızı şaşırıyoruz kendimizi fazlaca kullandırarak her iki taraf için de yanlış olan bir politika izliyoruz, hatta kural koyan ailelerin sevgilerinden bile şüphe ediyoruz. Ben fazla kuraldan yana olmayan bir anneyim, bir daha o yaşa gelmeyecekleri için doya doya yaşasınlar isterim bu çağları (tabi biz de, öyle ya bir daha onların bu hallerini nasıl yaşayacagız) ama ipin ucu kaçınca gereken yapılmalı, bunu yeni anladım. Sokakta oyuncak isteyen bir çocuga oyuncak elbette alınır, ancak şu an alamayız dendigi zaman çocuk anlamalı, hadi anlamadı çocuk işte der, bırak ağlasın diye düşünür geçersin, ama kendini yerden yere atmak, sinir krizi geçirmek gibi sömürücü eylemlerin işe yaramayacagını belli eden tavırlar içerisine girmek gerekiyor, aksi halde bunun ergenliği var, gençliği var . Nasılsa büyüyünce düzelir mantığı gerçekten bir halta yaramıyor, anne babalar onlar küçükken çektikleriyle kalıyorlar.
Diğer kitabın adı:Çocuğunuzla İşbirliği Yapabilme ( Dr Hande Gürel çevirisi yazar: Elizabeth Pantley) Kitapta yalvarmadan, cezalandırmadan işbirliği yapmanın ve ikna etmenin yolları var, her ebeveyn okumalı.
yorumlar
başlığı gördüm, kesin nazodur dedim, öyle çıktı, kendimle guruu duyuyorum
okudunmu piki?
banamı sordunuz ?
he.
Nazocicim, ben mecbur sınır koyup , sınıra bir de elektirik veriyom…
gery ister…
allah seni inandırsın okumadım ne yalan söyliyeyim
başlık sakıncalı sınıfında değerlendirilebilir..Lütfen biraz dikkat..
aziz Türkçemiz!
diyosun..
nie etsin, parakazanuyo her “Tık”tan yaff!
tıklattırıp para mı kazanıyolar
aaa çok ayıp valla..
ne hissediyorsun buklet bayanı
Hayırdır buklet ?Sen de mi Fransa`ya gidiyorsun ?
geçerken şeyşellere uğra, ananaslar olur sen elene kadar %85 de şu an, harvest ederiz, alırsın dilediğin kadarını
Yaf konumuzla pek alakasuz emme; yazudaki imaj ne? ve ne maksatla konmuş? yapanun başka işimi yokmuş? anamadum ki!
bukletim çok kızmış , gerek var mı insanı böylesine zivanadan çıkarmaya yahu, ayıptır. bu arada harlemim elektirik işine kafam çok yattı
nazom, taze anne babalar ve anne baba adayları için çok bilgilendirici bir yazı olmuş. değeri bilinmeli diyorum.ben de çocuklarımı büyütürken sürekli psikolojik destek alma ihtiyacı duymuştum.özellikle ilk çocuklarda insan nasıl davranması gerektiğini kestiremiyor.ellerine sağlık
okudukça paylaşmaya çalışacagım kahvekokusu ::D mesela çocuklarınıza seçenek koyun diyor, ilk başlarda bu taktiklerin hiçbiri işe yaramaz yada bazıları yarar,bazıları yaramaz ama bir iki ayda düzen oturuyormuş.mesela yataktan kalkınca yelek giydirdigim çocuk, dün giymeyecegim dedi, bende kahvaltıdan sonra giydirmek istedigim sweat’i aldım elime, yelegimi giymek istersin, bunu mu dedim yeleği seçt., ötekini de seçse benim için olurdu böylece sorun halledilmiş oldu. Ama seçeneklerin ikisi de bizim istedigimiz şeylerden oluşacak 😀
paylaşmanı dilerim nazo.. çocuk eğitimiyle ilgili yazıların çoğalmasını da dilerim
😀 paylaşırız
bazı çocuklar ebeveynlerini yönetiyor
aynen öyle:D