kıbrısta zirziro derlermiş bu böceğe, hepimiz biliyoruz yaz akşamları cırcırcır bazen gecemizi zehir eden, bazen de doğada bulunup da sesini duyabildiğimiz için mutlu olabildiğimiz böcek.görünüş olarak kocaman siyah bir çekirgeyi andırır, zıplayabilirler ama çekirgeler kadar değil.gündüz toprak altında yuvalarında olup, gece aktif olan böceklerdir. ötüşlerinin farklı nedenleri vardır, tahmin edilebileceği gibi ilki çiftleşme için bir çağrıdır, bunu erkekler yapar, zaten doğal yaşamda görünüşü ve sesi heybetli, güzel, dikkat çeken bir canlı görürseniz o büyük ihtimalle erkektir. dişilerinin ötüş sebebi ise bir çok insana çok garip gelir, neticede isimleriyle özdeşleşmiş bir sıfatları vardır ki o da tembel olmaları, eğer köylük bir yerde yanmış, parçalanmış bir böcek görürseniz o, içindeki larvaların gelişimini sağlamaları için kendini ağaç kabuklarına sürterek kendi ısısını yükseltip, en son da karnının yarılmasıyla ölüp, içinden yavruların çıkmasını sağlamış bir dişi cırcır böceğidir.sanılanın aksine cırcır böceği ile ağustos böceği farklıdır.kaynak link
yorumlar
Küçücük böcekten o ses nasıl çıkıyor, hala anlamış değilim..Teşekkürler..
isviçre de küçük ama neler yapıyo
Dişisini bağırarak arayan bu böcek, insanın da beynini şişiriyor bazen..:)
Bir keresinde yattığım odaya girmişti o küçük şerefsizlerden biri. Böyle lanet bir hayvan olamaz. Güya davul çalsan uyanmaz olarak tarif edilen ben, sabaha kadar uyuyamamıştım. Pislik üstelik o cırlak sesi öyle bir yankılandırıyor ki, odada ki akustikten sesin kaynağını da bulamıyorsun. Sonunda bir parke çatlağının arasına gizlenmiş olduğu bir yerde kıstırdım. Sonrasında kendisine napmış olabileceğimi yukarıda kendisi için kullandığım sıfatlardan tahmin edebilirsiniz sanırım.Sadece bir külahın içine koyup pencereden aşağı attım.. vallahi. Beni 3 saat yatakta kıvrandırdığı için kötü şeyler yapmak içimden geçti ama kendime mukayyet oldum. Biraz hırpalayıp ve bu kez de ben onu sinir edip, accık gıcıklıklar yapıp attım. Hala yaşıyosa kendileri, dua etsin merhametime..
bir cırcır bocegi hikayesi;kuçuk bir cocuk, bu boceklere hayran. surekli onların pesinde. sonunda birisini yakalıyor. sonra da avucunun arasına alıp, ötüşünü daha yakından dinlemek uzere kulagına dayıyor. cırcır cocugun elinden kurtulup, kulagına giriyor. orada ilerliyor ve surekli otuyor. cocuk bir süre sonra deliriyor.bilmiyorum gercek midir, yalan mıdır, fakat kucukken bir arkadasımın bana anlattıgı bir hikaye idi. cırcır denince hep bu hikaye gelir aklıma. ama cırcır resimdeki kadar buyukse, kulaga girebilir mi sorusu uyandı simdi bak..
dişisini arayor o, Anthro, bula bula seni bulmuş, şansa bak yaa..Yok muydu, kulak tıkaç ın falan..Mani olmasaydın hayven a
Ben gösterecektim zaten ona dişisini, ebesinin hörekesini. Bizim de çok aradığımız oldu dişimizi ama efendi efendi arıyoruz. Efendi olsun biraz bu edepsiz azgın tekeler..
Eskiden özel yetiştirilip alınıp satılırmış bu böcekler, ben alıp sana, koro halinde göndereyim de, gör hörekeyi..
bu seri ne güzel oldu böyle, ateş böceği, cırcır böceği. helikopter böcekleri vardır bir de onu da yazsanız ziuw.
Yusufcuk ta var..
Bu ziuw entomolog olsa gerek. Cidden saydırmış böceklerden gidiyor.Bu arada yukarıda ebesinin hereke halısını yanlış yazmışım ama değiştir butonum taze bitti. Öyle kalmış. Belirteyim dedim.
buyurun
ben bu sese bayılırım…yazı anlatır, hoş akşamlar…fonda cırcır böceğini duyunca, üzerine dinlenen şarkılar daha bir güzeldir, yazın geldiğini anlarsın…!
Manson okusun bu hikayeyi, karınca yiyen var içinde..
utanarak belirtiyorum ki ben cırcır ve ağustos böceklerini aynı sanıyordum.
Kendinden utanmalısın da Puella.Utan!
üzerime gelme anthro, kafam çok karışık zate.
Önemli bişey değil Puella. Ben de yukarda bahsi geçen cırcırla karşılaştığımda anlamıştım farklı olduklarını. Çok utandım, ondan bişey yapamamıştım zaten.
cırcırböcee dün gece selam söledi “bize tembel diyenleri yakalarsam kulaklarından tavana asacam:) bi tembel yaftası astılar boynumuza, adın çıkacaana canın çıksın durumuna geldik. bi bulayım onları, kulaklarının dbinde tembellik yapacaam” dedi.
yani?