Son zamanlarda yaşanan trajikomik gelişmelerden sonra Cem Uzan düştü aklıma..Ülke tarihinin en ilginç en dolambaçlı dalaverelerini çeviren dahi işadamımız,parti liderimiz,medya patronumuz..Uzunca listeleyebilceceğimiz sıfatlarında tek bir eksik vardı ki,o titr’i alabilmiş olsa belki de yaşadıklarının hiçbirini yaşamak zorunda kalmayacaktı.Ona yan gözle bakmak dahi “Cumhuriyet’i tehlikeye atmak” olabilecekti..Ne havuzunu kapatıp kontor bankasına çevirmesine ne de yıllarını verip topladığı koleksiyonları fason adamlarıyla geri toplamaya çalışmasına gerek kalmayacaktı.Hatta şirketin çaycısını genel müdür göstermeye bile ihtiyaç duymayacaktı..Eksik kalan o tek sıfatı da tamamlayabilmiş olsa..,Şimdi ülkenin en saygın,en aydın,en vesaire adamlarından biriydi.. Eksik kaldı..Ülke kaybetti..Zamanında geleceğini iş hayatında gördüğüne,babasının şirketlerinin cazibesine kapılıp parlak geleceğini akademik hayatta aramadığına fazlasıyla pişmandır zannediyorum..Çünkü eğer tersini yapmış olsaydı;üniversiteden sonra üniversitede kalsa,basamakları tek tek tırmanıp profesörlüğe kadar yükselse,nihayetinde de o en tepedeki koltuğa ulaşıp rektör olabilse ne kadar rahat ederdi.Vazifesini hakkıyla eda edebilecek yeteneğe haiz olduğuna dair kimsenin bir kuşkusu olduğunu sanmıyorum zaten.Hintli bilgisayar uzmanlarından,Motorola dalaverelerine uzanan geniş yelpazede ne kadar kabiliyetli olduğunu sadece Türkiye’ye değil tüm dünyaya kanıtladı..Ve “Rektör”lük mesleğini en iyi şekilde icra edebileceğini dosta düşmana gösterdi.Şimdi benim YÖK’e acizene tavsiyem,hem diğer rektörlere aktarabileceği önemli hayat tecrübeleri bulunmasından,hem de Yücel Aşkın Bey’in ulaştığı çıtayı çok daha yükseğe taşıyabilecek olmasından dolayı Cem Uzan’ı ivedilikle “Fahri Rektör” ilan etmeleridir.Görevini layığıyla yapacağından kimsenin şüphesi olmasın..