Şu hayatta cahillikten kötü şey yok. Ve maalesef eğitim görenler de bu kategorinin içinde. İnsan düşünebilen bir varlıktır. Ve insan cehaleti yenebilecek kadar çok imkana sahip bir varlıktır. Elinde bu kadar imkan varken insanların hala bilime, akla, rasyonelliğe bu kadar direnmelerinin nedeni nedir acaba?Hepimizin bir hayat koşuşturması bi’şeyleri var, tamam. Kimse her konuda müthiş bilgi sahibi olmak zorunda da değil, buna da tamam. Ama her insan biraz düşünebilir. Ve düşünmesi için ne dine, ne eğitime ne de başka bir şeye ihtiyacı vardır. Yani düşünmek dediğimiz olay insanın mantık kurabilmesi, en doğrusu hangisiyse onu yapabilmesi, rasyonel olabilmesidir. Ve düşünen insanın hiç bir zaman tabuları yoktur. Çünkü her geçen gün, gördükleriyle, duyduklarıyla yeni bir doğrunun olabileceğini bilir. Tek bir doğru yoktur. O yüzden saplantılar saçmadır, mantık dışıdır.İnsan düşündükçe merak eder, bilmedikleri hakkında okur, araştırır. Ama okudukları üzerine de düşünür. Yani öyle olmalıdır. Böylelikle cehaleti aşar, her gün kendini yeniler.Çünkü insan kıyafetleriyle, saçıyla, makyajıyla değil, kafasının içindekileri yenileyerek, düşünerek kendisini yeniler.Ama örneğin dinle ilgili bile güya dinin kültürünü anlatan hocalarımıza ne zaman birazcık karışık ve derin(!) sorular sorsak onlar hep “çok düşünme kafayı yersin” derlerdi. Evet bunu gerçekten söylerlerdi bize. Böyle bi nesilden ne kadar mantık, ne kadar açık düşünce ve ne kadar gerçeğin peşindelik bekleyebilirsiniz?Yani düşünemeyen insandır benim gözümde cahil insan. Ve bunun hiçbir şekilde mazereti yoktur. Bilgiye bu kadar kolay erişebilme imkanı olan bir çağda cehaleti savunulamaz. Eline hayatı boyunca kitap almamış, açıp iki satır yazı okumamış (ve ironiktir ki bununla da gurur duyarlar genelde bkz: HAHA BEN EN SON CİN ALİYİ OKUDUM gibi) insan neyin felsefesini neyin siyasetini neyin muhabbetini yapıyor?Örneğin dinden konuşalım. Ona sorduğunuz iki soruda kitlenip, allah öyle istemiş çünkü diyor mesela. Ve bunu tartışmadan, düşünce paylaşımından sayıyor. Ve bu dediğim insan çevresince ve kendisince din konusunda çok bilgili kabul ediliyor.Yani anlam vermek gerçekten çok zor. Benim aklımın almadığı nokta tam olarak bu. İnsan neden kendisine bunu yapar. Neden cahillikte bu kadar ısrar eder. Neden kendi savunduğu görüşü dışında karşı tarafın da haklı olabileceğini kabul etmez. Ve neden sadece kendi görüşüyle ilgili şeylerle ilgilenir. Neden karşı tarafa hiç şans vermez. Ve bu sorular böyle uzar.Belki de korkuyoruz düşüncelerimizden, çünkü senelerdir inandığımız, senelerdir savunduğumuz şeyler var onlar giderse biz de yok olacağız gibi geliyor olabilir. Kolay değil insanın senelerdir kafasındaki şeyden vazgeçmesi. Ama bir yerden başlamak gerekiyor. Yoksa sene olacak 2129 biz hala “gelişmekte olan ülkeyiz” diye kandıracağız kendimizi, üstelik “geri kalmış bir ülkeyken.” Çünkü bilime bu kadar ayak diremek doğru değil.En çok sevdiğim cümlelerden biri ise şudur: ya doğru bildiğin her şey yanlışsa? Bence herkes bu soruyu bir kere sorsa her şey birazcık daha farklı olabilir.