Güneşin en tepeye çıkıp ortalığın sessizliğe gömüldüğü vakitlerdi. Köpek bile ne gelip geçeni ne başka bir şeyi umursamıyor badem ağacının kupkuru toprağa düşen gölgesinde şekerleme yapıyordu.Çamura belenmiş minik parmaklarına bakarak yaşını hesaplamaya çalıştı. “Hani bana parmağına” gelmeden bitirmişti saymayı. Başını sola doğru hafifçe devirip, büktü boynunu. Daha çok vardı okula başlama yaşına.Köpeğin uzandığı ağacın gölgesine o da oturdu. Ay çekirdeğini kemirmeye çalışan kuşlara bir taş fırlattı… Git şurdan pis kuş, o bizim yeme onu!Annesi içeride hasta yatıyordu. Eve giren çıkan bir sürü insan… Kadınlar çıkarken konuşuyordu: Vah anam vah!!! Çoluk çocuk pek küçük daha…Birileri kapıya doğru yöneldiğinde Çomar sadece gözünü açıp bakıyordu o kadar. O da alışmıştı belki haftalardır düstursuz eve girip çıkanlara ya da artık çok yaşlandığından havlamaya bile üşenir olmuştu.Biraz önce yoğurduğu çamurun başına döndü yeniden. Dün yaptığı kamyon bugün sürülebilirdi artık. Ama pek de güzel olmamıştı. Polis arabası yapmalı mıydı? Ya da tren? Off çok zor onları yapmak diye geçirdi içinden. Hâlbuki şehirdeki dayısının oğlu Emir’in ne güzel arabaları vardı. “Na ni na ni” diye öten cankurtaranı, rayların üstünde döne döne giden pilli treni…Bezginlikle bir iç çekti. Topraktan tepecikler yaptı. Bir çubukla iki çizgi çekti yola. Ne kadar kötü olursa yol, ne kadar engebeli olursa o kadar iyiydi onun için. O da usta şoför olacaktı babası gibi.Halası geldi elinle bir tepsiyle. Koşarak gitti yanına. Kimseyi umursamasa da halasını severdi. Hem severdi hem de çok özlerdi. “Karşı geçe”de oturuyordu halası. Bir de ne zaman gelse hep Samet’e bir şeyler getirirdi. Bir keresinde gerçek oyuncak araba bile getirmişti. Ötmüyordu ama olsun tekeri vardı dönüyordu. Sonra arkasını kesip kamyon yaptı ondan. Toprak taşıdı, dalları kırıp odun yaptı onları taşıdı. “Bu kışın yakacak derdi yok, aha Samet bize yakacak getirmiş” diye sevdiydi bile onu dedesi.-Hala, hala tepside ne var?Halası öptü Samet’i, tepsinin üstündeki örtüyü kaldırdı. “Kömbe çektim halası kurban, yen mi vereyim mi” dedi. Doldu gözleri..-Yimiycem acıkmadımEniştesinin traktörü park edişini izliyordu bir yandan._ Hamza abi azcık gezdirin mi beni?_ Şimdi olmaz Samet, çok ısıcak az serinlik düşsün hele…Halası ve eniştesi eve girdiler. Evet çok sıcaktı. Ellerindeki çamur iyice kurumuş, elleri büzüşmüştü. Çeşmeye doğru yöneldi. Elindeki çamuru yıkarken etrafında dolanıp duran tavuklara su fırlattı eliyle, hadi gelin, hadi gelin… Her biri avlunun başka yanına doğru bağrışa bağrışa kaçıştılar.Tavuklar kaçıştıkça keyiflendi.Tavukların gürültüsüne evin içinden aniden yükselen çığlıklar, bağrışmalar karıştı.Çamurdan kamyon işe yaramazdı. Ayağından soğukkuyu ayakkabıyı çıkardı. İçine taş doldurdu. Tümsekli, virajlı yolda dağları tepeleri aşarak sürdü arabasını…Iııın ııııııııınnnnnnnn…
yorumlar
ne kadar güzel bir anlatım dili. nefis.
vah garibim samet,hüzün çöktü içime….
O telaş ve üzüntü arasında hala’nın, herkesin unuttuğu küçük Samet’i düşünüp elinde o tepsiyle birden çıka gelmesi hikayenin en can alıcı yeriydi bence. Hala, tepsinin üstünü açtığında Samet’in gözleri doldu ya, sadece o sahne bile çok şey anlatıyor. Bence o gözyaşlarında, çok geçerli bir nedenle de olsa unutulmuş, yok sayılmış bir çocuğun; kendisine var olduğunu, önemli olduğunu yeniden hatırlattığı için halasına duyduğu sınırsız şükran var.Yine harikalar yaratmışsın Lavinya. Yüreğine sağlık!
annesi öldüğü an sametin hala araba sürüyor olması yüreğimi cız ettirdi.sonrasını düşündüm hemen anasız nasıl büyüyecek diye
Şiveyi ya hiç kullanma not düş bura ege ağzıyla misal ya tam kullan. Şincik de, verim mi de.
Biraz önce yoğurduğu çamur biraz sonra işlevini kaybediyor.
“mıştı”‘dan “dı”‘ya geçerken yaptığın gibi çok zaman kaymaları yapmışsın. Benim gözüme battı yani.Bu köylü çocuk vah zavallım hikayelerinden bıktığım halde kötüleyemiycem. Gayet datlu bir yazı olmuş bence.
kullanılan yöresel ağzın ege ağzı olduğunu sanmam. bana orta anadolu gibi geldi. yazı çok etkileyiciydi…
ııııın ııııııııııııııın mı?düt düt:))))
güzel olmuş güzel!!!
süper hero,sinjob, mavilikler,marconi, menderes utku çok teşekkür ederim.viyolanist aynen öyle düt düt:)) eminim o acayip sesleri halının üstünde araba sürerken sen de çıkarıyordun:))gerçi cinsiyetin hakkında fikrim yok ama, bunun üstüne umarım bayan değilsindir diye düşündüm:)avalınch, hava çok sıcak yahu güneş hemencik kuruttu çamuru anlamadın mı?ayrıca zaman kayması iyidir lazım olunca dileğince kaydır:))o datluluk senden kaynaklanıyor olabilir mi?
Daha bir kere doğru yazamadın lavinya :)Kamyonu dün yapmış çamuru az önce. Ben onu şey etmiştim.
mükemmel
sağol nazo‘mm 🙂 beğenmene sevindim.avalıanch bu kez doğru yazdım:)o çamur başka çamur bu çamur başka çamur o dediğin dünkü benim dediğim bugünkü çamur.çocuk her gün yeniden çamur yoğuryor anlamadın mı ya?:)))
Anlatım dili süper. Nefes almadan okudum birazda içim burkulmadı değil. Teşekkürler.
onurduke çok teşekkürler.imzan da süpermiş:)
çok hoş eline sağlık
çocukluğuma döndüm,güzel hatta harika
Buralarda bir şeyler olmuş;l.Dün yaptığı kamyonu bugün sürebilirdi artık…2.Pek güzel olmamasına rağmen,dün yaptığı kamyonu bugün sürebilirdi..3.Polis arabası mı yapmalıydı? Ya da tren?4.Ya polis arabası yapmalıydı ya da tren..Öykü güzel,ancak yukarda birinin dediği gibi zaman kaymaları bariz. Benim belirttiklerim de dikkate alınmalı…
alla alla gece gece niye uyandırdınız mışıl mışıl uyuyan yazımı şimdi:))metezade çok teşekkürler o sizin hoşluğunuz olsa gerek:)imamofthecemaat (bu nasıl nik ya kısaca imam desek olur mu acep?)çok teşekkürler, bir an için çocukluğunuza döndüyseniz ne mutlu bana:)ivan ivan ivan!!!!bir şarkı vardı sana onu armağan ediyorum.sen beni çıldırtcan mı öldürcen mi aman:))bak şimdi zaman kayması falan yok orda. çocukcağızım her gün çamurla oynuyor. çünkü oynayacak başka bir şey yok. o yüzden her gün çamur yoğuruyor yeniden.bir gün önce bir kamyon yapmış ama güzel olmamış. bugün yeniden çamurdan bir şeyler yapmak istiyor. ama dünkü güzel olmadı. o sebepten bu gün farklı bir şey denemek istiyor. en nihayetinde çamur işte fazla kafa yormana değmez:))çocuğun uykusu geldi uyuyacak şimdi o sebepten şahsınıza güzel geceleeeeeeeeeeer
dilediğiniz gibi seslenin ama tam çevirisi imamın cemaatidir.hani bir laf vardır ordan yola çıkın şifreyi çözersiniz.)
:))) siz söylemden ben çözmüştüm zaten efenim.hoş geldiniz bu arada
çok teşekkür ederim.ne mutlu ki güzel insanlarda var imiş.ve onlarla karşılaşmaya başladım.tekrar teşekkür ederim
o sizin yüreğinizin güzelliği olsa gerek:)ben teşekkür ederim, onurlandırdınız yazımı
güzel yazılarınız devamı ve bolluğu dileğiyle…
Yazıya ilgim, arabanın “çamurdan” oluşundan idi.Bana tel arabaları hatırlattı; Eskilerde biz de tel arabalar yapardık, teli eğip bükerek şekil verirdik. Bir de ön takımların tam ortasına uzunca bir tele bağlı direksiyon ekledik mi, keyfine doyum olmazdı o sürüşlerin…Neyse, aslolan sizin çamurdan arabanız ve anlatımınız…
imamofthecemaat çok teşekkür ederim. umarım…ivan‘ım civanım sen beni yanlış anlamadın umarım:))tel araba da ilginçmiş bir günde tel araba hikayesi yazarız belki:)bak ilham oldun ruhuma.çok mersi…
mükemmel!
ben ahşap oyuncaklar yapardım,kendime ve arkadaşlarıma,tam bir imece, bizde çivi yok sen çivi getirsene sende ip der,el birliği ile yapar hep birlikte oynardık
crazy baby biraz abartmış olabilir misiniz?teşekkür ederİm yine de:)imamofthecemaat, ben hep erkek çocukların daha şanslı olduğuna inanırım oyuncak ve oyun bağlamında.anlttığınız tablo canlandı da gözümün önünde ne güzelmiş:) tahta oyuncaklar ha…imece usulüyle yapılan araba akşam kimde kalırdı diye düşündüm. kavga etmez miydiniz?ben olsam bende kalsın diye ağlardımevet biraz fena bir çocuktum:))
Küçükken annemin gelinliğinden, mendil yapmıştım kendime, hiç unutmam..
çok başarılı pbk.O, yaptığın son mendildi sanırım:)
ufak tefek atışmalar olurdu elbet,ama bir kaç tekerleme ile şanslı kişiyi seçer sorunu çözerdik.Ben hala oyuncakçılardaki ahşap oyuncaklara bayılırım.)
pbk sen annenin gelinliğinden mendil yapınca annen senden ne yaptı? :))
:))) bence de
ımamofthecemaat valla ahkamlarınla çocukluğuma gittim. o tekerlemelere sayışma derdik. aklımda kalano piti piti, karamela sepeti, terazi lastik jimnastik:)ooooo kısmı biraz uzun söylenir ve işaret parmağı anlamsız bir şekilde ağıza sokulurdu:))ahşap arabalardan gördüm bir kaç kez ama tabi bunlar usta işiydi.
6 yaşındaki çocuğa ne yapacak ki, hiçbirşey yapmadı..İnsan bağırmaz mı, güldü bile..Gerisi de geldi zaten, bebeğime etek diktim..Danteli süperdi, işe yaradı, dolapta duracağına..:)
:)) ay valla çok güldüm ya. hadi itiraf edeyim ben de salon perdesinden oyuncak bebeğe duvak kesmiştim azıcık.ama annem görünce fenalık geçirdi çünkü perdeyi yeni diktirmişti. sonra tamamını bana verdiler zaten:))
Bak şimdi çocukluk anılarımı getirdin aklıma du yazim bir kaç..Biz de kaldığı gece, uzun saçlı teyzemin saçlarını küt şekilde boyun bitimine kadar kesmiştim..Dolaba saklanıp, 2 saat boyunca annemi deli etmiştim..(bu en sevdiğim şeydi)
karpuz kabuğundan deve ve kırık testi kulplarından inek yaparmış anneannemlerde.o zamanlar durum daha hayaliymiş.öyle kes biç birleştir falan yok.eldeki materyali benzetmek suretiyle istediğin oyuncağı yapmak mümkün.
Yumurtadan kukla yapmak vardı bir de..
pbk teyzenin saçını kesmeyi nasıl başardın ya.yani gönüllü olarak saçını sana teslim etmediğine eminim:))bi de sen benden daha yaramazmışsın. annem okusa yazdıklarını sevinirdi:))vitamin senin söylediklerin daha ilginç ha. aklıma on marifet geldi. geri dönüşüm çalışmaları yapıyorlar ya orda:))merak ettim doğrusu nasıl kırık testi kulpundan inek yapılır diye. çocuk her zamanda çocuk yani.ayyyyyyyy anılarınız da sizde çok şekersiniz:))
Lavi, teyzem genç kızdı, ve genelde bizde kalır, benimle vakit geçirirdi. O’nun sayesinde süslenmeyi öğrendim 6 yaşlarımda..Kendisi sarışın, mavi gözlü çok güzel bir genç kızdı..Uzun saçları vardı benimkileri de besleme gibi kestirmişlerdi..Elinden düşürmediği sarı saçlarını uyurken kesivermiştim..Amacım benimkiyle aynı boy yapıp adaleti sağlamaktı..Belki bir yazı yazabilirim bu konuda..:)
Çok adaletlisin pbk:)
Hayal gücüyle tabi ki Lavinya.Kulbu yere diktiğinde inek oluyor işte çok basit:)hatta küçük testi kulpları da buzağıları.
pbk gülmekten koptum ya. teyzenin yerinde olmak istemezdim. uzun saçlı uyu küt saçlı uyan. kabus görüyorum sanmıştır:)))bu kesinlikle hoş bir hikaye olur. bence de anlatayrıca sen bayaa yaramazmışsın. hem de çoook:))
vitamin sağol şimdi anladım. benim hayal gücümde fena değildir ama pek testi görmedim galiba. ya da karıştırdım. sen söyleyince anımsadım nasıl bir şey olduğunu.ne garip değil mi hayal gücü ve şartlar belirliyor neyle nasıl oynayacağını.ahkamlarınız çok şekerdi çocuk olmak istedi canım. sağolun arkadaşlar:)
ne güzel muhabbetiniz var tıpkı uzun kış gecelerindeki gibi..Aklıma geliverdi bak şimdi; Ben de iskambil kağıtlarından yüksek evler yapıp onca emeğin sonunda keyifle devrilmesini izlerdim..Katkım olsun istedim..
Emek katili:)
Evet, domuzun ta kendisi!
haklısın ya. çok hoş şeyler anlattı arkadaşlar keyifle okudum. bazen ahkamlar yazılardan daha hoş oluyor. burda da öyle oldu:)ivan iskambil kağıdından nasıl ev yapılır ya. incecik kağıt yani?yok yok benim hayal gücüm valla çok darmış:)))sağol katkın için ilk fırsatta deneyecem:)
estagfurullah
kullanacağınız malzeme “kem” olmalı.sabır şart.temeli sağlam ve zemin etütlü olmalı.her kat için titremeyen bir el ve kuşbakışı bakan gözler olmalı..rekorum tahminen 60-70 cm civarında idi..Sizi daha yeteneklisiniz aşarsınız mutlak.kolay gelsin…
60-70 metre diyorsunuz, hiç sanmam öyle gökdelen yapabileceğimi.dubleks çıksam yeter bana olmadı tribleks:))
Adam olacak çocuk böyle olur, sonra okudu mimar oldu ablası, şimdi çok güzel evler yapıyor..
cm. dedim.
ilahi lavinya.60-70 metre 🙂 kusura bakma güldüm ama çok temiz kalplisin.guınness e girerdi herhalde o gökdeleni yapsaydı.
:))))))) allah benim canımı almasın demiben de çok güldüm kendimeevet evet çok safım :)))
valla mı? ivan mimar mı?
Dünyanın en geniş evini yapmış şahıs ancak bunu yapabilmiş.
Vitamin bu muhteşem yahu.. Keşke biz çocukken böyle örnekler olaydı!Hayır arkadaşım mimar falan değilim,arkadaşınız latife etmiş..
Şimdi şu yarı finali izleyelim,bu kadar mavra bizi aşar..
witamin bu süper bir şey ya. kafamdaki hayalin çok üstünde olmuş.ben de yapıcam iskambil kağıdından iki oda bir salon:))
anlaşıldı ivan stop.tamam stop:))