-Nereye yolun?-Kararımdan caydığım bir yere.-Yani?-Yani , ne yani?-Yani?-Dün öyleydi bugün böyle işte. Başka yere gidiyorum… ???-Niye?-Niye mi? Dengesizim belki, hesap mı soracaksın?-Soramaz mıyım, bukelemun halinle bana mı çıkışıyorsun?-Bukelemun değil o, bukelamun…Tamam, başka bir yere işte. nedenini bilmiyorum ama, içimde birşeyler var, sıkılganlık mı denir ne denir, sığamıyorum hiçbiryere, kafamda kurup duruyorum, son karar da bu işte, …’ ya gidiyorum.-Offf… Ağlayacağım şimdi ya…-Ağla.-Kaç rengin var? Depresifsin değil mi sen de aslında? Renk falan hikaye…-Hı hııı… Renkler de hikaye, herşey hikaye bir yerden sonra. İnsan olmakla hayvan olmak arasındaki fark da hikaye. Ahan da ikimiz de depresiğiz belli ki… Neye yaradı insanlığın şimdi senin…Pehh…- Neye yaradı? Doğru… Bugün şey düşündüm ama, kediler vardı sepetlerin içinde, dedim dert tasa yok ki, kedi işte, kedi olmak… Ne olduğunun farkında olmamak da güzel birşey.. Şimdi sen bukelamun olduğunu biliyorsun ama, onlar da kedi olduğunu biliyor değil mi o zaman…?-Bilmez mi? Senden iyi biliyorlar; kendilerini de seni de… Sen kaç kez hatırlıyorsun insan olduğunu ?-Ne bileyim, düşünülmez ki öyle insanım ben diye… Yani davranışların herşeyin ona göre zaten, hatırlamana gerek yok ki…-Cevaba bak, ben de birşey sandım seni…-Ne sandın ? İnsandan başka birşey mi?-La havleee, o manada mı dedik?-Müslüman mısın sen?-Napıcan?-Merak. La havle deyince… Dinde nedir rengin, merak ettim.- Değilim.-Nesin?-Kafan iyi mi senin yaw, bana sorduğu sorulara bak…-İyi be… Ne diyeceğim, herşey aynı değil mi bir yerden sonra? Milyarlarca şeyin farklı olması bile farklılığını yitiriyor, herşeyin farklı olması da aynı ve sıradan oluyor zamanla…-Yani, nerden baktığına bağlı tabi…-Ordan, burdan… Bırak şimdi maltidaymenşıl bakış açılarını rengine kurban olayım…-Ne şıl?-Off… Kaç rengin var senin?-Renkler benim değil yaaaw, etrafın rengi,öfff…-Renkler senin değil he, cevaba bak, ben de seni birşey sandım.-Ne sandın, bukelamundan başka birşey mi?-Yok öyle demek iste…… evet, başka birşey…-…