Çay ve kahve kültürümüzün vazgeçilmezi. Bir çayımı içmeden bırakmam da deriz, bir fincan kahvenin kırk yıl hatırı var da..Her ne kadar çaya, kahveye tat katan beraberinde yapılan sohbet olsa da her ikisini de yalnızken bile büyük bir keyifle içebilenlerdenim.Kahvenizi nasıl alırsınız? sorusunun son günlerdeki yanıtlardan biri: sakızlı olsun.Pek çok meşhur cafenin kahve çeşitlerine eklediği yeni lezzetlerden biri olmasının yanı sıra bazı markaların damla sakızlı Türk kahvesi çeşidi raflarda yerini almış durumda..Geçen yaz Çeşme’de içtiğim ve evde nasıl yapabilirim diye düşündüğüm damla sakızlı Türk kahvesi tarifi aynen şöyle:Damla sakızlı Türk kahvesi için aktara kadar gitmek gerekiyor. Nohut büyüklüğünde bir parça damla sakızını evde havanda birazcık döverek ya da robottan geçirerek 100 gr kadar Türk kahvesiyle karıştırıp her zamanki gibi pişiriyoruz.Damla sakızının muhteşem aroması kahveyle birleşince ortaya bambaşka bir lezzet ve aroma çıkıyor.Kahvenin püf noktası soğuk hatta mümkünse buzlu su kullanmak, toz şeker yerine kesme şeker,metal kaşık yerine tahta kaşık, kısık ateş (ah keşke mümkün olsa da köz ateşi olsa) ve bakır cezve..Bakır cezvede kahve biraz daha yavaş pişiyor diğer cezvelere göre. Asıl tercih nedeni bu.İyi köpürmesi için bunlar yeterli ama kahvenin daha iyi köpürmesini sağlamak için bazı cafelerde bir parça karbonat atıldığını öğrendim ama hileye hiç gerek yok zaten çok güzel köpürüyor.Bir diğer Türk kahvesi seçeneği ise çikolatalı tarifimiz. Bunun için de bitter çikolata ya da kahvaltıda çocukların severek yediği saralle tarzı bir krem çikolata kullanabiliriz.2 çay kaşığı kahve, zevkinize göre bir ya da bir buçuk çay kaşığı krem çikolata ve soğuk su. Tarçın seviyorsanız üstüne de birazcık serpebilirsiniz.Hem damla sakızlı hem de çikolatalı olanı denedim. Gerçekten nefis.
Peki kahveyi cezve yerine fincanda pişirmeyi denediniz mi?
Aman canım olur mu demeyin oluyor, pek de güzel oluyor üstelik.Bunun için fincanın içine iki çay kaşığı kadar Türk kahvesi ve arzumuza göre şeker ilave edip ocağın altını yakıyoruz. Suyunu en son ilave edip hep aynı yöne doğru arada bir karıştırarak pişiriyoruz. Taşmamasına dikkat.Ben denedim fincanda kararma ya da kırılma olmuyor. Kahve özeldir, tek kişiliktir, herkesin kahve zevki farklıdır diyenler için bir alternatif olabilir.
Çoğumuzun yazın da kışın da vazgeçemediği bir diğer içeceğimiz çay. Klasik çay demleme yöntemlerini bir yana bırakacak olursak biraz Çin işi Japon işi bir çay tarifi vereyim. Ülkemizde de özellikle Karadeniz bölgemizin bazı kesimlerinde çayın böyle demlendiğini öğrendim ve hayret ettim. Denedim biraz zaman istiyor.Çaydanlığın altına soğuk su, demliğe yeterli miktarda çay ve çayın üstüne soğuk su ilave edip ocağa koyuyoruz. Çaydanlıktaki su kaynayıp demlikteki çayı ısıtıyor yavaş yavaş. Karadeniz de alttaki su iyice kaynayıp üstteki çayı ısıttıktan sonra servisten birkaç dakika önce demliği ateşe tutarak çayın iyice ısınması sağlanıyor. Bu çayın özelliği asla acımaması.Bu nedenle demleme çay servisi yapan pek çok cafede çay böyle hazırlanıyormuş.Denemek isteyen herkese afiyet olsun şimdiden…
yorumlar
Lavinya, sıkı bir kahve tiryakisi olarak yazını şöyle bir okudum ama ilk firsatta daha dikkatli okuyup uygulamaya çalışacağım, eline sağlık
ayrıca senin anlattığın şekilde çay demlemeğe “kafkas usulü” denir. böylece yazına katkıda bulunmuş olayım:) bu şekilde demlendiği zaman her daim taze çay tadı oluyor dediğin gibi
kahve çok büyük bir keyiftir şahsım için. canım çekti.
damla sakızlıyı denemem lazım mutlaka.
ilk görseldeki köpüklü kahve aklımı başımdan aldı. yazıyı okuyamadan kahve pişirmeye gittim:)ocağın üstünde denemek isterim ama biraz riskli olabilir mi acaba?
Aa suiza:) tatil bitti mi acep?bak bu yönteme kafkas usulü dendiğini bilmiyordum. çok teşekkür ederim katkın için.sevdimdeme bir riski yok ya da ben karşılaşmadım şu ana kadar. fincanlarımda öyle alalede şeyler zaten özel bir fincan bile değil yani. umarım bir şey olmaz. olursa çalın kafama fincanları anacım:))
bir de kahvenin ritüelleri vardır değil mi? yanında mutlaka su ile servis edilir. minik su bardağı içine atılmış bir tek yaprak nane, kahve tabağı kenarına türk lokumu ya da çikolata…gidip kendime damla sakızlı kahve yapayım görsellere bakınca benim de canım çekti:))var mı isteyen?
çeşit çeşit granül kahveler ithal edildi.kıvamı yerinde bir türk kahvesini hiç birine değişmem.yazına katkım olsun zencefilli kakuleli yapılanlar da var.tatmadım gerçi ama damla sakızlı türk kahvesini en kısa zamanda denemek isterim.eline sağlık
Türk kahvesi ve nane likörü, breh breh breh.
:)) nane likörü nerden çıktı??ben nane likörü demedim
menderes teşekürler zencefilli ve kakuleli hiç duymamıştım.
evet lavinya, şimdilik tatil bitti, damla sakızı bulabilirsem bir yorgunluk kahvesi yapmayı planlıyorum:)
damla sakızını sevmiyorum. o koku bana bir şeyler çağrıştırıyor ama tam çözemedim. belki damla sakızının kokusunu duyduğum an biraz sabretsem neyi çağrıştırdığını çözeceğim ama vakit vermiyorum kendisine. sakızın kendisini sevmem ki zaten ben. ama kahve delisiyim hafta sonları hiç bir şey yemeden sadece çeşit çeşit kahve ve çikolatayla geçirdiğim günleri bilirim. bu hafta sonunu bekliyorum, bakır cezveleri hazırladım
suiza dönüşüne sevindim:)hadi iç bakalım afiyet olsun.
galanthus herkes sevmez zaten damla sakızını.bende muhallebide dondurmada hiç sevmem ama kahvede fena olmuyor.ayrıca kaldır bakır cevzeyi falan şu an kahvemi içip yazıyorum bizzat ocağın üstüne yerleştidiğim fincanda yaptım. öyle bir köpürüyor anlatamam tadı da mangal közündeki gibi. ama alırken elin yanabilir bir şeyle tut çünkü fincanın sapı ısınabiliyor.afiyet olsun şimiden…
görseli görünce hemen bir kahve yaptık biz de aksam yemeğinin üstüne içtik. İzmir’de Kemeraltında fincanda kahve yaparlar,uzun süre fincana el değmez ama çok lezzetli olur.
fincanda tadı da kıvamı da bir başka oluyor.dün misafirlerime kahveyi böyle yaptım. mutfakta ateşin üstündeki fincanı görünce şaşırdılar ama köpüğünü görünce bir daha cezvede yapmayız dediler.evet fincanın sapı çok ısınıyor dikkat:)
evet ben de bu sabah denedim hatta gece hiç uyumadım hayal etmekten.harika oldu.biraz beklemesi gerekecek misafirlerimin ama artık fincanda yapılmış kahve içecekler.teşekkürler lavinya.
Bu konuda yazilmis cok yazi da olsa daha once, guzel olmus..(Aramizda kalsin, kahveyi hopurdeterek icmeyi severim, kimse yokken yanimda..)
witamin beğenmene sevindim. artık cezveleri kaldırabiliriz değil mi? :))köpüğünden içilmiyor böyle…pbk tatil bitti mi nihayet?kahvede höpürdetmeden içilir mi ya tadı öyle çıkar:)yazımı beğenmene sevindim sağol…
Bitmedi de kahve icerken hafiften takiliyor yazilar gozume..:))
E hala iyi tatiller, köpüklü kahveler o zaman:)
hemen kahve yaptırdı bu yazı bana, çok yaşa sen
afiyet olsun nazo: cezvede yapmadım umarım, devir fincan kahve devri:))
fincan kırılır ama
porselen kırılmıyor.cam fincan kırılır heralde.
camda olmaz zaten sanırım.ama porselene hiç bir şey olmuyor. ocağın kahve gözünde kısık ateşte yapıyorum ben. ama bir kaç fincan yapılacaksa kahve, ocağın tüm gözlerine koyuyorum fincanı.şu ana dek bir terslik yaşamadım. siz de yaşamazsınız garanti veriyorum. zaten fincan es kaza kırlırsa gelin çalın kafama dedim, daha ne diyeyim:))