Arkadaşla on gün önce çıktığımız doğu gezisini tamamladık. Depremi Bingölde yaşadık. Fotoğraf makinesini unuttuğumuza yandık ve Bingöl halkının birbirleriyle yardımlaşmasını ibretle izledik.

Camları kırılmış dükkanlardan etrafa saçılanları bir Allahın kulu almadı, dünyanın başka bir yerinde olsa hırsızlık olayları alıp başını giderdi.Yardım çalışmaları hızlı bir şekilde ulaştı,köylerde fazla yaralı yoktu,bir kaç yaralıyıda arabayla hastahaneye götürdük. Bingöl merkez son on yılda büyük bir kentleşmeye girmiş, onlarca yeni binalar ve yeni devlet binaları vardı, şimdi hepsi hasarlı ya da yıkıldı. Yeni binaların çoğu inşaat halinde bu yüzden insanlar içersinde oturmadan yıkıldı, ölü sayısının az olmasının sebeblerinden biride bu. Ayrıca Ölü sayısı üçyüz ile dört yüz arası.Bu depremde hızlı bir şekilde yardıma koşan çevre illerdeki sivil savunma teşkilatlarına teşekkür etmek gerekiyor. Umarım Bingöl yaralarını erken sarar. Arkadaşım, arabanın en küçük bir sarsıntısında sıçrıyor, deprem psikolojisini hala üzerinden atamadı. Akrabaları Bingöl’de olduğundan onlara ulaşana kadar çok yıprandı. Aslında Bingölde olmamız ailesi için bir şanstı, elimizden gelen manevi yardımı vermeye çalıştık.Şu anda hepsi iyiler, bende iyiyim, arkadaşım?

Bilemiyorum…