28.11.2002/09.50Harbiye…
Yüzüm dünden kalmaSaçlar orta şiddette dağınık,Gözler kan kırmızısı,Ağızda pencere açtıracak koku,Kulaklar dinlemekten bıkmışçasına çınlamaktaNeden ben bu haldeyim?Aynadaki adam ben değil!Yeni fark ettim;Gitarın teli kopmuş,Buzluktan çıkardığım et kokmuşYerde -izlediğim izlemediğim- bütün filimler birbirine karışmış,Salondaki cam kirlenmiş,Ev yine dağılmışBurası neresi ve ben dünkü ben miyim?Başım mı dönüyor ne?Vücudum isyanda, ya ben?..Geçmişin hesabını soruyor -ödediğim halde- faturalarSitem yüklü hayatımdaki tüm kadınlarVe ‘ben niye buradayım’ sorusuna kadar indiysemBeni anlamalıydılar!Yine de buradayımYine de oturuyorum dağınık ama benim olan evdeHayat durmuyor, durmuş olsa da saatYine de böyle cevaplıyorum aklımdaki tüm soruları;Yine de ben benim,Ve bunun ‘sımsıkı bilincindeyim’…