uzun yolculuklar çok yoruyor insanı.bizim memleket burdan 15 saat sürüyo,uçak da gitmiyo. neyse biz genciz dayanırız da ya analarımız babalarımız derken annemde son yolculuktan sonra bir bel ağrısı başladı.zaten ara ara sıkıştırırdı ama sert bir yere yatar ya da iğnedir, fizik tedavidir derken geçiverirdi.bu sefer böyle olmadı. bir buçuk aydır annem uyumuyo biz de uyumuyoruz. ayağında uyuşmalar başlamıştı. sol ayağının son 3 parmağında his kaybı olmaya başlayınca doktora gittik.büyük ihtimal cerrahi yöntemin gerekli olduğunu ama fiziğe giderse az bir umut geçebieceğini söylendi. fizik için randevu verecekti güzel devlet hastanemiz… hala aramadılar… allah onlara muhtaç olanları korusun. insan gerçekten zevkleri için değil sağlık için biriktirmeli, doktor şans işi belki de ama kesinlikle PARA her kapıyı açan.sonra istanbula gidildi, hemşerimiz olan bir beyin cerrahı ve güzel bir hastane bulundu.ve ameliyat haftaya dendi. 10 sayfalık sorulardan sonra dakikalık kontrollerle annemi hastaneye yatırdılar. sanki hastane değil de beş yıldızlı oteldi. ameliyat mikroskobik yöntemle olcaktı.yani çok küçük bir kesikten kamera yardımıyla deforme olan bölgedeki ödem halledilecek ve sinirlerin arasından taşan ve patlayan etler törpülenerek temizlenecekti. 45 dakiaka sürecekti.böyle de oldu. doktor kavonozda etleri de getirdi gösterdi. artık iş annemin kendisini toplamasında ve bundan sonraki hayatını titizlenerek geçirmemesine kaldı.ameliyat olalı bu cuma 2 hafta olacak.baya toparladı. bende artık hafife yeniden merhaba diyorum.